Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Özetle, bu ülkede çocukların önemli bir çoğunluğu soru sormadan, düşünmeden öğrenen, anlamadan inanan özerklik duygusu kısıtlı kişiler olarak büyümektedirler. Bu toplumun insanı yalnızca sünnet etinin kesilmesi ile değil genel bir öğretim-eğitim düzeni içinde, özerk benlik duygusunun, bilseme duygusunun, araştırıcılığının, kişiliğinin az ya da çok kesilmesi ile karşılaşarak yetismektedir. Böyle bir eğitim-öğretim ortamında özerk benlik duygusu eksik kişilerin çoğunlukta olduğu bir toplum oluşmaktadır.
İnsan oğlu ne tümüyle çevresinin ne de tümüyle biyolojik yapısınının kölesidir. Hem çevreye hem de biyolojik yapısına bir dereceye dek bağımlı, bir dereceye dek bağımsızdır. Kişiliğin ve benliğin özerkligi kavramının temel niteliği budur.
Reklam
Dil bir ulusun en önemli kimlik öğesidir.
Sayfa 129 - Okuyanus YayınlarıKitabı okudu
Ama insanoğlunun bağnaz ve acımasız önderlere boyun eğmeme, kendi içine kapanıp kalmama, ilişki kurma, birbiriyle konuşma, sevme, sevişme, savaşma, barışma, özerk varlık olma, yeni şeyler araştırma, yaratıcılık gibi yetenekleri de vardır. Eski çağlardan beri düşünce özgürlüğünü en çok savunanlar özgür düşünebilen, özerk kimlik duygusu taşıyan sanatçılar, yazarlar, düşünürler, bilim insanları, toplum eleştirmenleri olmuştur. Bir toplumun kültürel kalkınması ancak özerk kimlik duygusu olan, özgür düşünebilen insanlarla gerçekleşebilir.
Genelde özgür düşünceyi kaldıramayan, düşünceye yasak getiren yönetimler sanki kişilere "bizim gibi düşünmek zorundasınız, düşünceleriniz bizim politikalarımuza ters düşemez" demiş olmaktadırlar. Bu da kul benlik duygusu ağır basan kişilerin çoğunlukta olduğu toplumlarda önemli bir sorun olmayabilir. Böyle toplumlarda kişiler zaten kendileri için düşünen, kendileri için karar veren bir yetkeyi (otorite) kabullenmeye hazırdırlar.
Akademik yükselmeler bilim üretmeden gerçekleşebildiğine göre bilim üretmeye gerek kalmamaktadır.
Sayfa 43 - Okuyanus YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Çoğunlukla kadına eşduyumla yaklaşamayan erkeklerin egemen olduğu bir toplum kadın-erkek eşitliğini yakalayabilir mi? Kadın-erkek eşitliğini yakalayamayan, kadını düşük değerde tutan bir toplum uygar olabilir mi?
Sayfa 108 - Okuyanus YayınlarıKitabı okudu
Özgürce düşünebilme yetisini geliştirmeyen eğitim öğretim ortamlarında yetişen bireylerin çoğunlukta olduğu bir toplumda sanatçıların, yazarların, düşünürlerin, bilim insanlarının görüşlerini özgürce dışavurabilmeleri, yani düşünce özgürlüğü neden önemli olsun ki?
Sayfa 69 - Okuyanus YayınlarıKitabı okudu
Ülkemizde çocuklar çoğunlukla soru sormadan,düşünmeden öğrenen,anlamadan inanan kişiler olarak yetişmektedirler.Böyle bir ortamda özerk benlik duygusunun,özgür düşünmenin toplumsal değer olarak yerleşmesini,köklü kişilik özelliği olmasını bekleyebilir miyiz?
Bir miktar delilik karışımının bulunmadığı mükemmel bir ruh yoktur.
Sayfa 165 - Okuyanus YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Türkçe yalın sözcükler, kimilerince, bilim diline yakıştırılmıyor.
Sayfa 136 - Okuyanus YayınlarıKitabı okudu
'Erkeği kadına karşı duyarsız kılan, eşduyumdan(empati) yoksun erkek egemenliğinin ağır bedelini kadınlar ruhsal, bedensel sagliklarını harcayarak ; onların çocukları da yetilerini, yeteneklerini geliştiremeyerek ödemektedirler.'
Bilimsel yayınlar, konuşmalar, dersler, seminerler yalın, açık, saydam, öğretilebilir, öğrenilebilir olmalıdır. Bilim insanlarının yabancı terimleri aşırı kullanarak anlaşılmazlığa sığınma eğilimi bilimsel olmaktan çok bilimsel görünmek gereksiniminden kaynaklanmaktadır. Gerçek bilim insanı bilimsellik görünümüne gerek duymaz.
Sayfa 142 - Okuyanus YayınlarıKitabı okudu
Sanat, bilsemenin hem ürünü hem üreticisidir. Yeni, güzel sesler aramayan müzik yaratılabilir mi? Sözcüklerdeki sesin, anlamın büyüsünü aramayan şiir olabilir mi? Özgün renk bileşimleri, yeni biçimler, içerikler aramadan sanat resimleri yapılabilir mi? Bir öyküdeki, romandaki anlatım biçimi ve kurgular yazarın merak duygusu ile örülmüyor mu? Çocukta merak uyandırmayan bir masal, masal olabilir mi?
Bir toplumun, bir kurumun bireylerinde temel bir kişilik öğesi olarak özerk benlik duygusu yerleşmiş olmalı ki o toplum ve kurumları özerk olarak varlıklarını sürdürebilsinler, gelişebilsinler.
Sayfa 49 - Okuyanus YayınlarıKitabı okudu
55 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.