başkalarını ölümüne yargılamak isteyenler kendilerini de yargılayabilmelidir. Başkalarını savunmak isteyenler önce kendilerini savunmayı bilmelidirler. Başkalarını özgür kılmak isteyenler de önce kendilerini özgür kılmayı bilmelidir. Böylelikle hiç özgür doğmamış çocuklarımızın belki de özgür doğma hakları bir gerçeklik haline gelebilecektir.
Susup söyleyemediğim tüm duygularımı ve düşüncelerimi özgür bırakıyorum bugün. Rüzgarla savuruyor, aşkla sana gönderiyorum. Hissetmen, anlaman ve beni seninle tamamlaman için. Aşkın gücüyle imkansızı başarabilmenin mucizesi ile yeniden doğuyor, yaralarımdan aşkla iyileşiyor ve şifa buluyorum...
Politik anlamda kadınlar hakkında edilecek kelamları, binbir farklı tartışmanın içinde derinleştirmek mümkün fakat ben yalnızca bizden bahsetmek istiyorum. Ekseriyetle arkadaşlığımızdan. Kadınlık üzerine düşünmeye başlamam hangi yaşlara denk geldi, çok da emin değilim. Çalışan bir annenin kızı için tek dileğinin parasal anlamda özgür olduğu bir
"sevebilir misiniz ?
Karşılıksız,beklentisiz, hesapsız çıkarsız..
özgür bırakarak Sırf bir başkasının iyiliğini mutluluğunu isteyerek."
Dream world
#ÜlkemdeCharlieHebdoDağıtılamaz Çünkü sözde Özgür düşüncenin en iğrenç halide ondan...
Sorgulamayan hiçbir varlık özgür olamaz.
En büyük sorunlarımızdan biri bize sunulanları sorgulamadan kabul etmemiz. Şikayet ettiğimiz bir durum karşısında başkalarının bize sunduğu çözümleri düşünmeden kabul etmek. Şimdi diye bilirsiniz ki neden başkasının sunduğu çözümlere katılmayalım? Burada ayırt edici olan nokta katılıp katılmamak değil aslında. Sorgulamadan, körü körüne katılmak. Niçin ve neden katıldığımız bilerek katılmalıyız. Aksi takdirde sürüden kurtulduğumuzu zannederken başka bir sürüye mensup olmuşuzdur. Karanlığa kızacağımıza bir mumda biz yakalım...
"Farkına vardığın seçimleri uygulamak güç ister, kendini özgür olmaya adamış olmayı ister. Özgürlüğe kavuşmak, hızla gerçekleştirilen bir devrimle değil, basamakları sabırla çıkılan bir evrimle mümkündür."
''GERÇEK ÖZGÜRLÜK'' Doğan Cüceloğlu
'Biz birbirimizin hiçbir şeyi olmayacaktık ama her şeyi olduk.' diye yazmıştı Alman yazar Goethe...Evet belki de tüm hatamız birinin bizim her şeyimiz olmasına izin vermek.Hiçbir şey olmak için girdiğimiz yolda her şeyi olarak ilerlemek.Ya da daha büyük bir hata yaparak, en baştan her şeyi olmak için yola çıkmak...
Ne yazık ki eksikliklerimizi biriyle tamamlamaya çalışıyoruz.Dik yürümek,eli kolu özgür bir şekilde,alabildiğince kafasına estiği gibi yürümek yerine,biri benim her şeyim olsun;hayatımı o yönlendirsin istiyoruz.Bundan daha büyük bir acizliğin olduğunu düşünmüyorum.
Şunu unutma; ne arkadaş,ne aile, ne de sevgili...Ben kimsenin her şeyi olamam, kimsenin de her şeyim olmasına izin vermem.
-alıntı değildir...
Henry Miller
"Benim için kitap insandır ve benim kitabım benim olduğum insandır: aklı karışık, savsak, huzursuz, kösnül, edepsiz, kavgacı, düşünceli, kılı kırk yaran, yalancı, şeytancasına içten ve gerçekçi insan."
Alman göçmeni bir ailenin çocuğu olarak 26 Aralık 1891'de New York'ta doğan Henry Miller, Brooklyn sokaklarında büyüdü.
Bilginin size gelmesini beklemeyin,kendiniz aramak için zaman yaratın ve yol boyunca öğrenin. Neler olduğunu anlayabileceğiniz tek yol bu! Bu dünya toplu hipnozun kurbanı ve özgür olabilmemizin tek yolu televizyonumuzu kapatmak.
Michael Jackson