Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Konuşmaktan vazgeçtin ve sana cevap veren tek şey sessizlik oldu.Ama bu sözcükler,boğazında takılıp kalan bu binlerce, milyonlarca sözcük, arkası gelmeyen sözcükler, sevinç çığlıkları, aşk sözcükleri ,budalaca gülüşler, peki onları ne zaman bulacaksın yeniden?
Sayfa 80 - Metis yayınları
Yaşamını bir saat gibi kuruyorsun, sanki kendini kaybetmemenin,tamamen dibe vurmamanın en iyi yolu kendini gülünç işlere vermek, her şeyi önceden kararlaştırmak,hiçbir şeyi rastlantıya bırakmamış gibi.
Sayfa 84 - Metis yayınları
Reklam
Zamanı unutur gibi yapabildin, geceleyin yürüyüp gündüz uyuyabildin:Ama onu hiçbir zaman tamamen aldatamadın
Sayfa 102 - Metis yayınları
Ölmedin.Delirmedin.
Felaketler yoktur, başka yerdedirler.Ufacık bir bela seni kurtarmaya yeterdi belki de: Her şeyini kaybederdin, savunacak bir şeyin olurdu, ikna etmek için, duygulandırmak için söyleyecek sözcüklerin olurdu.Ama sen hasta bile değilsin.Ne gündüzlerin ne de gecelerin tehlikede, gözlerin görüyor, ellerin titremiyor, nabzın düzenli, kalbin çarpıyor.Eğer çirkin olsaydın, belki çirkinliğin gözalıcı olurdu, oysa çirkin bile değilsin, ne kambursun, ne kekeme, ne çolak, ne de kötürüm,topal bile değilsin.
Sayfa 102 - Metis yayınları
Ama aynı zamanda o akıl almaz çılgın güç! Tutkuya, açlığa, aşka dair mutlak bilginin baştan çıkarıcılığı; sahih bir bilginin, içi boş olmayan bir konuşmanın altyapısı; öz bilincimizin hakiki dili, daha açıksözlü bir kahinin, daha sahici bir ilişkinin, daha az ölü bir canlının öz dili.
"keşke insan türüne ait olmak, o dayanılmaz ve sağır edici gürültüyü de beraberinde getirmeseydi." diyordu Georges Perec.
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.