Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Milli"yi maddede değil mânâda arayalım. Karagözün milliliği ne ışgırlağında, ne pabucunda, ne son derece geri ve çocukça dekorunda, mizansenindedir. Karagöz'ün milliliği onu Nasreddin Hoca'ya, Pîşekâr'a ve Kavuklu'ya bağlayan aydınlık ve tatlı hicvinin bize sezdirdiği Türkvârî hayat ve varlık telâkkisindedir. Millî ve ebedî olan yalnız bu telâkkidir, yalnız bu mânâdır. İşgırlak, pabuç, saz semaîsi formu, şalvar, kubbe, yörük havası ve Memiş'in çubuğu hep tekâmüle tâbidir. Değişecektir ve değişiyor.
"Görülecek, işitilecek, tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar çok şey birikiyor ki, bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişmeyeceğinden korkuyorum. "Kendi kendime karşı çok borçlandım. Kendime vaadettiğim şeyleri yapamazsam utancımdan aynaya bakamayacağım.
Reklam
Beni susturan şey nefretimdi. En basit içtimaî dâvaları anlamayacak kadar yabancı tesirler altında şahsiyetlerini kaybeden bu insanlarla münakaşaya mecbur olmanın küçüklüğünden muzdariptim.
Hakikati seviniz, o da sizi sever; hakikati arayınız, o da sizi arar ve üstüne yalan Çin setleri gibi kalın duvarlar örsün, altında kalan hakikat bir ince iniltiyle, bir hafif rüzgâr dalgasıyla, herhangi bir küçük işaretle mevcudiyetini bildirir: "Buradayım!" der.
Felâketimizi başka biriyle taksim etmek saadettir, fakat annelerle değil, annelerle değil. Annelere anlatılan kederler taksim değil, zarbedilmiş olur: Çocuklarının felâketini iki kat şiddetle hisseden anneler, bu ıstıraplarını çocuklarına fazlasiyle iade ederler; böylece keder anadan çocuğa ve çocuktan anaya her intikal edişinde büyüdükçe büyür.
“Elâlem keyfinde. Ne fena huyum var, Yarabbi! Niçin kendimi bu şüphelerden, kuruntulardan bir türlü kurtaramıyorum?”
Sayfa 82 - Ötüken NeşriyatKitabı okuyor
Reklam
Şaşkın bakışlarımız o kaybolan şeyleri arıyor
Sayfa 378Kitabı okudu
"En çok düşündüğümüz kelimeyi en az kullanmaya bizi mecbur eden gururumuzu aldatmak için, sevmek fiiline sözden başka ifade şekilleri ararız."
Sayfa 53 - Ötüken yayınlarıKitabı okudu
Bir edebiyat konferansının bir stadyum kadar kalabalık toplandığı gün, gazeteler edebî hâdiseye de spor kadar alâka gösterirler. Fakat, Allah o günleri göstermesin. Futbol gibi ayağa düşen bir edebiyatın değerinden de gelişme şanslarından da şüphe ve endişe etmek lazımdır.
Büyük dâvaların derinliğine konuşulacağı yer gazete değil, dergi ve kitaptır. Hâlis gazete bunların fonksiyonlarını birbirine karıştırmaz.
Reklam
şimdi de orhan veli'ye diss geldi :D
Kolayın ömrü kısadır. Edebiyatın zor tarafı, kulis arkasında, sahnenin boşalmasını bekliyor. Kolaylık amatörleri birer ikişer çekiliyorlar. Süleyman Efendinin nasırı eskidi. Hayret ve heyecan vermiyor. Basit, sırrını saklayamaz. Çabuk yakalanır ve gülünç olur.
Modern san'atların dandy'leri, snobları ve salon münevverlerini hayran eden formel tarafına bakarsanız, bunun geçici bir tarzdan, hayret arayan edadan, bir modadan başka bir şey olmadığını görürsünüz. Nitekim bu moda geçmiştir, geçmek üzeredir ve kendisine yeni ifade şekilleri aramaktadır. Fakat modern san'atları insan ruhunun derinliklerine verdiği değer bakımından, kaba tabiatı, maddeyi ve duyularımızla aklımızı aşan gerçeklerle şuur altımız arasındaki temas ve münasebeti sezmesi bakımından dikkate alırsanız, donmuş ve katılaşmış güzellik telâkkilerimize yepyeni bir hava ve tazelik getirdiğini kabul edersiniz. Bu hava geçici değildir, ebedîdir, çünkü insanın içini büyük varlık bütününe ve Allah'a yaklaştıran sırlı teli boydan boya ve derinden derine titretmektedir.
Rimbaud'ya göre her sesli harfin bir rengi vardı: A siyah, E beyaz, I kırmızı, U yeşil, O harfi de maviydi. Ayrıca bir kelimenin harfleri ayrı ayrı birer nota idi ve manâya değil seslere bakmak doğru idi. Çünkü manâyı telkin eden bu seslerdi.
Dünya böyledir. Kimse kimseye acımaz..
Sayfa 117Kitabı okudu
"Sevgilinin hayaline, onun realitesinden daha büyük düşman olmadığını bilirsin, değil mi Meral? Çünkü en büyük rakip odur. Bu hakikati kendine mesele yap ve deş. Göreceksin ki, Meral, sevgilinin hayali sandığımız şey, onun bütününden tecrit edilmiş bir realite parçasıdır."
Sayfa 369Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.