Mehmet Akif Ersoy Avrupa gezisinden dönünce soruyorlar; "nasıldı" diye...
Diyor ki, "İşleri dinimiz gibi, dinleri işimiz gibi!"
*
Napolyon'u belirli sıfatlarla anlatabiliriz sanırım.
Tutkulu: Napolyon, aşçılıkla başladığı kariyerinde bile tutkulu bir şekilde ilerledi. İşine olan aşkı, sonradan siyasi alanda da başarılı olmasını sağladı.
Etkileyici: Napolyon'un liderlik yetenekleri etkileyiciydi. Askeri dehayı kullanarak hızla yükseldi ve Fransa'nın lideri oldu.
Stratejik: Napolyon, askeri stratejisiyle savaş alanlarında zafer kazandı. Bu stratejik zekası, onu siyasi arenada da güçlü kıldı.
Lider: Napolyon'un liderlik vasıfları eşsizdi. Halkı peşinden sürükleyerek devrimci bir lider haline geldi ve Fransa'nın kaderini değiştirdi.
İnançlı: Napolyon, hedeflerine olan inancıyla tanınıyordu. Her zorlukla karşılaştığında pes etmedi ve nihayetinde Avrupa'nın en güçlü liderlerinden biri oldu.
Mücadeleci: Napolyon, her zaman mücadele etti. Hem kişisel hayatında hem de siyasi arenada karşılaştığı engelleri aşmak için kararlılıkla mücadele etti.
Başarılı: Sonuç olarak, Napolyon'un hikayesi, aşçılıktan askerliğe uzanan bir başarı öyküsüdür. Tutkusu, stratejisi ve liderlik yetenekleri sayesinde siyasi alanda büyük başarılar elde etti ve tarihin akışını değiştirdi.
Kitapta bahsi geçen diğer bir karakter ise Piyanist Suhlin.
Suhlin, genç yaşta müziğe olan tutkusunu keşfederek piyano çalmaya başladı. Yeteneği ve disipliniyle kısa sürede dikkat çekti ve uluslararası alanda tanınan bir sanatçı haline geldi.