Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tanrının yeryüzüne inip öğütlediği ve Prenses Mariya'nın bana ögretmek isteyip de benim anlamadığım sevgi; işte bana hayattan ayrılırken acı veren şey bu sevgiyi anlamamış olmamdır, ölmeseydim bana kalabilecek biricik şey de bu sevgi olurdu. Ama artık çok geç, bunu biliyorum.
Prenses Mariya
Oymalı cam fener karmaşık, kaba görünür, ama içinde ışık yandığı zaman hayranlık uyandırır; işte Prenses Mariya’nın yüzü de öyle birden değişivermişti. Şimdiye kadar yaşadığı bütün o temiz, manevi hayatı ilk kez dışarı yansıyordu. Onun bütün derin ruhsal yaşamı, ıstırapları, iyiliğe eğilimi, sabrı, sevgisi, fedakârlığı, bütün bunlar şimdi bu ışıklı gözlerde, ince gülümsemede, onun zarif yüzünün her çizgisinde ışıldıyordu.
Sayfa 1207 - Can Yayınları
Reklam
Bkz. Travma Sonrası Stres Bozukluğu
"Bu dünyada kurtuluşun nerede olduğunu ve sonra orada, ölümden sonra bizi neyin beklediğini bilmek ne iyi olurdu! Şimdi ben, 'Merhamet et bana Tanrım,' diyebilseydim ne kadar mutlu olurdum... Ama bunu kime söyleyeceğim? Ya belirsiz, ulaşılmaz bir varlıktır, ki ben ona seslenemem, seslensem de söyleyecek söz bulamam; ya da bir hiçtir," diye konuşuyordu kendi kendine, "ya da o, buraya Prenses Mariya'nın şu muskaya işlediği Tanrı'dır. Anlaşılır şeylerin hiçliğinden ve anlaşılmayan ama her şeyden önemli olan bir şeyin yüceliğinden başka gerçek olan hiç, hiçbir şey yok!"
Sayfa 471 - Can Yayınları
Prens Andrey sessizliği bozarak Nataşa’yı işaret etti: – Ya, işte böyle. Kader bizi böyle garip bir şekilde tekrar karşılaştırdı! Bana bütün gün bakıyor. Prenses Mariya ağabeyinin söylediklerini dinliyor, ama ne söylediğini anlamıyordu. O duygulu, şefkatli Prens Andrey nasıl olur bunu sevdiği ve sevildiği bir kadının önünde söyleyebiliyordu? Eğer sağ kalacağını düşünmüş olsaydı herhalde bunu böyle soğuk ve içinde hakaret anlamı bulunan bir sesle söylemezdi. Öleceğini bilmeseydi ona hiç acımadan yanında böyle konuşabilir miydi? Bu tutumunun tek bir nedeni olabilirdi. O da her şeye karşı tam anlamıyla kayıtsızlığıydı, her şeye karşı bu kadar kayıtsızlığının nedeni de çok daha başka, daha önemli bir şeyin kendisine açıklanmış olmasıydı.
UYUYAMIYOR MUSUNUZ
UYUYAMIYOR MUSUNUZ? Yatağınıza girdiniz. Tanıdığınız eşyalar arasında kendi kokunuz ve anılarınızla dolu çarşaflar, battaniyeler arasına yerleştiniz, başınız yastığınızın tanıdık yumuşaklığını buldu, yana döndünüz, bacaklarınızı karnınıza çekerken boynunuzu öne eğdiniz, yastığın serin yüzü yanağınızı serinletti: Birazdan, birazdan uyuyacak,
Sonra, yedi yüzyıl önce Bizans'tan Moğol Hakanı Hülagü'ye gelin olarak yollanan Prenses Mariya Palaeologina'yı düşünün. Sizin yaşadığınız bu şehirden,Konstantinopolis'ten de İran'a Hülagü'yle evlenmeye yollanmış, daha oraya varmadan Hülagü ölünce,yerine tahta geçen oğlu Abaka ile evlenmiş, İran'daki Moğol sarayında on beş yıl yaşamış,kocası öldürülünce sizin de üstünde huzurla uyumak istediğiniz bu tepelere geri dönmüştü. Prenses Mariya'yı içinizde iyice hissedene kadar onun yola çıkışındaki hüznünü düşünün,geri dönüşündeki, dönüşte yaptırıp içine kapandığı Haliç kıyısındaki kilisede geçen günlerini düşünün.
Sayfa 227Kitabı okudu
Reklam
Bir süredir yaşadığı kapalı dünyadan çıkmak Prenses Mariya'ya ne kadar acı, ne kadar azap verici olursa olsun, hayat kaygıları ondan ilgi bekliyordu,o da ister istemez kendini teslim etti
144 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Son derece güzel bir tarihi roman. Malkoçoğlu Kasım Bey, Macar elbiseleri içerisinde gezerken bir prenses olan Mariya ile karşılaşır ve ondan hoşlanır. Bu arada bir mareşalden dayak yer ve öcünü Mohaç'ta alacağını söyler. Mohaç Zaferinden sonra kayıp Macar tacını aramaya başlar ve bu arada Rodos'ta öldürüldüğü zannedilen Cem Sultan'ın oğlunu kurtarır. Osmanlı ordusu Japolya'yı korumak için Viyana sınırına gelir ancak hazırlıkları eksiktir. Kasım Bey de sürekli çalışmaktadır. Kalenin zayıf yerlerini belirten bir haritayı temin eder ama iş zor iştir. Acaba Kasım Bey sevdiği kadın olan Mariya'yı Macarların elinden kurtarabilecek midir? Keyifle okunan bir roman.
Malkoçoğlu
MalkoçoğluAbdullah Ziya Kozanoğlu · Bilge Kültür Sanat · 200088 okunma
Geri14
70 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.