Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
139 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Ramazan ayının başlangıç arefesinde İstanbul'un ikinci tepesini kendisine yurt bellemiş olan Nur-u Osmaniye Camii'nin avlusunda otururken şu alıntısı gelmişti aklıma Karakoç'un: "...ve oruç tutmak, insan yüreğini canlı, cıvıl cıvıl sesli kuşlarla doldurmak değil midir?" Sıcak bir İstanbul gökyüzünün altında bir meltem estirmişti
Samanyolunda Ziyafet
Samanyolunda ZiyafetSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20233,318 okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Metin Karabaşoğlu'nun okuduğum ilk kitabıydı #kısasurelerinsınırsızdünyaları Ramazan vesilesiyle yeniden okumak istedim ve iyi ki de okumuşum. Bu kitabında kısalıklarından dolayı namazda okumayı tercih ettiğimiz surelerin aslında nasıl derin ve sınırsız anlamlarla yüklü olduğunu,yüzyıllar önce dönemin şartlarına göre inmiş olsalar da nasıl günümüze ışık olduklarını,yolumuzu nasıl aydınlattıklarını gösteriyor. Fatiha suresini okurken, nasıl Kuranın bütün sureleriyle insana bildirdiği hakikatin özü ve özetinin bu 7 ayette toplandığını kavrattırıyor. Kafirun suresini okurken 'standart' mitinden kurtulmamızın gerekliliklerini anlatıyor. Hele ki ihlas suresinin neden Kuranın mesajını özetleyen çekirdek bir sure olduğunu okuduğunuzda namazda sadece bu sureyi okumak isteyebilirsiniz. Yani efendim yaşadığımız hayatı bu surelerle yüzleştirerek doğru yolu bulmamıza imkan sağlayan tam bir başucu kitabı ve öyle bir kere okuyup kaldırılacak türden değil.Tavsiyemdir efendim.
Kur'an Okumaları 5 - Kısa Surelerin Sınırsız Dünyaları
Kur'an Okumaları 5 - Kısa Surelerin Sınırsız DünyalarıMetin Karabaşoğlu · İz Yayıncılık · 2017307 okunma
Reklam
Bu ileti vesilesiyle
Zeyneb Öztürk
Zeyneb Öztürk
hanıma ve bütün vicdanlı doktorlara selam olsun.. YERİ DOLMAYAN ADAM (Çok Seneler Önce) Bir arefe günüydü. Sabahtı. Telefon insafsızca çaldı. “Enişten kalp krizi geçirmiş, hastanede.” Yorgun bir günün sabahına böyle bir telefonla uyanmak. Pek nadir ve pek sarsıcı sabahlardan
Ramazan vesilesiyle...
Ramazan-ı şerif, İslâmiyet’i sanatkârane bir şekilde yaşadığımız aydır. Milletimiz ibadet etmesini bildiği kadar yaşamasını da çok iyi bilir. Âdeta sahur, iftar-bayram birer merasim hâlini alır. İnsanımız her türlü lezzete bu ay başka türlü ikbal buyurur. Devleti sanat eseri olarak gören filozoflar, sanki milletimizin hayat tarzına bakarak bu hükmü vermişe benzerler. Teravih namazları; tekbirler, salavatlar ve ilâhîlerle musikî meclisleri hâline gelir. Budapeşte’de gürleyen, Belgrad’da gümbürdeyen davul, Ramazan’da tekrar çalınarak Türk iklimine davetin sesi hâline gelir. Ramazan geceleri, minarelerin yaptığı mahya ve kandil nümayişi, İstanbul’un milliyetinin ne olduğunu tartışmaya ihtiyaç bırakmayacak derecede gösterir. Bu toprakların kollektif nabzı Ramazan ayında atar. Herkes herkese her şeyini imkân bulduğu ölçüde bir sebil gibi açar. Bektaşi “Ramazan geldi gitti. Acaba onu memnun edebildik mi?” sorusuna “mübarek memnun olmasa her sene on gün evvel gelir mi?” şeklinde cevap verir. Fatih Mehmet Şeker
"...Ramazan-ı Şerif orucu vesilesiyle nefsine açlık çektirmek mecburiyeti olmazsa şefkat kanalları işlemiyor, zayıf kalıyor. Bu durumda mükellef olduğu yardımı ve ihsanı yapmıyor. Yapsa da, gerçek açlığı görmediğinden, tam yapmıyor, içinden yapmıyor, yaptığında minnetle yapıyor, belki de yaptığını burnundan getiriyor. Oysa açlığı tanıdığı zaman fakirin fukaranın halini anlıyor, elinden geldiğince yardım etmenin mühim bir insanlık görevi olduğunu hissediyor, buna kendine mecbur biliyor, yaptığını içinden özünden halisane ve sırf Allah için yapıyor.İşte insan bu ihlası Ramazan-ı Şerifteki oruçla kazanıyor..."
272 syf.
9/10 puan verdi
·
18 günde okudu
Yazarın daha önce de birkaç eserini okumuştum. Bunların içinde en cok sevdigim bu kitabı oldu. Tabii digerleri de guzel eserlerdi. Çünkü öyle bir kitap yazmis ki okuyan her genci aşka getirecek şeklinde. Yani bu kitabı okurken " Allah Allah Allah" nidalarıyla cihada gidesim geldi diyebilirim. Bu kitap bana birçok sey kattı. Öncelikle Islam'ın gençlerin omuzunda yukseldigini bu kitap vesilesiyle ogrendim. Ikinci olarak; herkesin hayalinde "biri gibi olmak" dusuncesi vardir. O "biri" dedigimi hepimiz icin degisir. Bu kitaptan sahabeler gibi olabilmeyi, onlar gibi düşünebilmeyi ve bunun için çabalamam gerektigini öğrendim. Sonrasinda en etkilendigim yerlerden ve daha once hic aklima gelmeyen bir yer vardı... "Ramazana gitmek..." Bu yaşıma kadar meğer hep Ramazan bana gelmis, bunu farkettim... Yani yazar; Ramazan'a gitmekle, onun icin hazırlıklı olmamizi söylüyor, diye algıladım ve bu çok hoşuma gitti. Kendime soruyorum, bu zamana kadar neden hiç böyle düşünemedim, diye... Kitapta birçok yerin altını çizdim velhasıl herkese tavsiye edebilecegim güzel eserlerden biri olarak kitaplığımdaki yerini aldi.
Hür Yürekli Genç
Hür Yürekli GençNureddin Yıldız · Tahlil Yayınları · 20212,228 okunma
Geri17
113 öğeden 106 ile 113 arasındakiler gösteriliyor.