Arkadaşlar selam.
Uzun bir süre oldu, sanırım 1.5 yıldır inceleme yapmıyorum. Bunun sebebi zorlu bir dönemden geçtim, kafa olarak iyi değildim; yeni yeni toparlanabildim.
Aklımdan inceleme fikri geçmiyordu, ancak son zamanlarda yazdığım bazı incelemelerden çok güzel dönütler aldım, kenarda köşede yazdığım bazı lakırtıların okurlar tarafından
İncelemenizin başlığı yüzünden "yine bir Atatürk düşmanına söveceğiz herhalde" diyerek okumaya başladım ama gayet iyi bir yazı yazmışsınız, tebrik ederim. Buradaki bazı Atatürk düşmanları da bu yazıyı okur da buraya fesli deli ve türevlerinin artıklarını paylaşmaya utanırlar diyeceğim ama maalesef o utanma onlarda bulunmuyor. Güzel yazıydı, tekrar tebrik ederim.
- Maddi anlamda erkek kadından üstün olmalı
- Yaratılıştan ötürü kadın naif ve duygusal, zevklerine düşkün bir cinsiyet. Bu yüzden kumanda erkekte olmalı
Bunları yazan bir kadın. 2020 yılında yaşıyor. Muhtemelen tek amacı evlenip, çocuk yapıp, insta sıtorisinde mutlu aile fotoları paylaşmak, çocuğu 4 yaşına gelince namaz kılarkenki fotosunu instaya koyup like toplamak.
Ayrıca kendi kusurlarınızın suçunu cinsiyetinize atmayın boşuna. Siz böylesiniz. Sizin kaliteniz bu. Siz gidip hesap kitap yapmasını bilmeyen biriyle hayatınızı birleştirmişsiniz. Siz evlenmenin ortaklık olduğunu bilmiyormuşsunuz.
Bireysel eksikliklerinizin, yanlışlarınızın sonucunu cinsiyete yıkmaktan vazgeçin bence. Şu sitede çağ dışı yazanları gördükçe cidden dayanamıyorum. Buranın popülerleşmesi kötü oldu. "Herkes benim gibi düşünsün" istemiyorum. Farklılıklar olsun ama bizi geriye götüren farklılıklara tahammülüm kalmadı artık.
Albert Camus’a Nobel verilecekse, “Düşüş” adlı eserine verilmelidir bence! Jose Saramago’nun “Körlük”ü kadar can sıkıcı, eserin son düzlüğüne kadar ite kaka cümlelerle yazılmış bu kitabın neresi Nobel’i hak ediyor anlayamadım! Okuyucunun aklıyla alay etmektir bu...
Kupkuru bir lokmayı susuz yutmaya çalışmak gibi bir şeydi Yabancı’yı okumak! Katlanmaktı zihni bir kabızlık haliyle ıkınarak, zihni bir dışkılama haliyle ortaya bıraktığı saçma sapan anlatılara zaman harcamak... Kitabın son düzlüğündeki üç beş sayfa dışında bu kitap tam olarak çöptür açıkçası! Düşüş gibi bir eser ve bu çöp, “Yabancı” Camus’ya mı ait gerçekten diye düşündürüyor.
Kitap yazmış olmak için saçmaladığı bir eser bence! Okumaya asla değmez! Zaman kaybı oldu benim için! Nobel ödüllüymüş! Buna ancak gülünür! Puhahahaha!
YabancıAlbert Camus · Can Yayınları · 2019111,4bin okunma
20 sene önce bu hesabın fake olduğuna ve incelemenin de trollük amacıyla yazıldığına %100 emin olabilirdim ama daha önceki yazılarına ve "gazeteci-yazar" etiketine bakınca maalesef ülkemizde böyle insanlarla denk gelmek artık normal oldu. Gerçektir böyleleri, kesin vardır.
Aynı oksijeni tüketmiyor muyuz biz ablacım? Siz nasıl bir element yakıyorsunuz o beynin çalışması için a ve q.