Biz, Zonguldaklı Madenciler…
Keşke bir grizu bizi sinesinde eritince, kokusu içimize işlemiş çam ağaçlarımızın arasında ezilince, katar katar gelen kömür kavlaklarının altında kalınca ve incesindense kömür bir de havamızı kaplamışsa metan nefesimizi boğunca veya omuzlarımıza bütün ülkenin enkazı yüklendiğinde hatırlanmasak.
Yerin altında bir yerlerde de olsa biz hep vardık zaten. Günyüzü görme umuduyla yaşıyorduk. Fakat hep geç kalındık geç farkedildik.
Belki hiç olmayacaksın. Büyük ihtimal hiç olmayacaksın demiyorum çünkü içimi bir ihtimaller heybesi olmaya layık görmüyorum. Allah’tan istemekten geri durmam ben. Ümitsizlikten beri dururum.
Hiçbir keşke veya acaba kalmasın içinizde, acaba yapsam mı söylesem mi diye bir günden fazla kendinizi yormayın artık. Korkarak yapılmayan yaşanmamışlıkların uktesi çok daha ağır. Keşke dememek için içinizdeki sesi dinleyin. Onu susturmayın.