‘ihtiras’ var olmak için mutlaka bir şeyleri yok etmek durumundadır ve eder.
Sayfa 105Kitabı okuyor
Merhum Safer Efendi buyururlardı ki: “Oğlum ahirette öyle insanlar göreceğiz ki şaşıracağız. “Bunlar Müslüman mıymış?’ diye soracağız.
Öyle insanlar da göreceğiz ki, ‘Dünya hayatında biz bunları Müslüman olarak bilirdik ama değillermiş’ diyeceğiz.
Hiç belli olmaz bu iş…
Sayfa 102Kitabı okuyor
Kalbe giren Allah’tan gayrı her şey ‘is, leke ve toz’ olarak adlandırılır.
Sayfa 100Kitabı okuyor
Talebin neyse o'sun sen
Kapitalizmle birlikte, arzular ihtiyaç haline getirildi. Fakat ben önce kendimi bilmeliyim. İhtiyaçlar bana tâbi olmalı ben ihtiyaçlara tabi olmamalıyım; kendi kimliğimi tarif ederek başlamalıyım işe.
Sayfa 37 - Tutikitap
Şimdi insanlar kitap okuyamıyorlar. Çünkü beyinler sanki bir denizanası gibi olmuş, bütün kıvrımları adeta kaybolmuş, düz bir satıh haline gelmiş. Hemen sıkılıyorlar. Onlara avantür, biraz daha ilerisi, 'görsel' lazım. Böyle olunca da bütün kavram dünyası yok oluyor.
S.ökten
Sadettin Ökten
Neticede, maddi refahla ilahi emir arasındaki çelişkiyi çözebilirsek yürüyeceğiz.
Sayfa 98Kitabı okuyor
Modern hayata hakim olan olgu ‘teknolojidir’.
Sayfa 98Kitabı okuyor
İslâm, evrensel olduğuna göre çözüm mutlaka var.
Sayfa 98Kitabı okuyor
‘Ene’ (benlik) hayata hâkim olduğunda ‘maddi varlık’ her şeyin üzerine çıkar.
Sayfa 97Kitabı okuyor
Sizin derdinizi dinleyecek hiç kimse olmamalı, hiç kimse size 5 Lira, 5 Dolar, 5 Avro vermemeli ki üstat(!) kapitalist sizin üzerinizde rahatça işini görebilirsin.
Sayfa 97Kitabı okuyor
Halbuki Ortaçağ’da her papazın bir cemaati vardı. Kapitalizm önce onu yıkıyor, yani cemaati istemediğini deklare ediyor.
Çünkü siz, bu hayatta yalnız kalacaksınız ki ‘savunmasız, yönlendirilebilir ve tüketebilir’ olasınız.
Sayfa 96Kitabı okuyor
Batının bireyselleşmesi ise bencilleşmeyi ve egoistleşme içeriyor, hem de olabildiğince…
Bunun neticesi tahakkümdür. Yani “itaat” yerine “isyan” ı gündeme getiren bir bireyselleşme:
“Ben de Var’ım” iddiası!
Sayfa 96Kitabı okuyor
Allah size diyor ki: “Sen bir ümmetin-cemaatin içinde yer almalısın ve bu varlığınla bir değersin.”
Buradaki cemaat ‘cem etmek’ yani ‘varlığını, nefsaniyetini cemaatin içinde eritmek’ anlamındadır.
Sayfa 96Kitabı okuyor
Allah; adınızı , varlığınızı ve ef’alinizi ( fiillerinizi) her yönüyle bilerek size bir birey olarak muamele ediyor.
Sayfa 95Kitabı okuyor