"Herkes gibi yaşasaydım eğer, yaşamı onlar gibi görebilseydim çarşılar yeterdi avutmaya beni... Bir gömlek, bir ayakkabı, bir elbise; bir televizyon, halı, masa ve daha nice eşya yeterdi yalnızlığı örtmeye, kendimi göstermeye, varolmaya, dar çevre yitiklerinde önem kazanmaya..."
Herkes gibi yaşayamadığım bir dönem vardı. Bu kısım beni çok etkilerdi. Sırf bu kısım için bile şair ile birçok ortak yönüm olduğunu düşünüyordüm. Yıllar sonra altını çizmiş olduğum bu kısmı tekrar okuduğumda beni o kadar da etkilemediğini fark ettim. Çünkü artık şair ile aynı duyguları paylaşmıyordum.
O an fark ettim ki artık herkes gibi yaşayabiliyordum. Şairi artık anlamıyorum ama en azından çarşılar beni avutmaya yetiyor. Bunun verdiği huzuru yaşıyorum.