Günlüğümden:
Dün Eşrefoğlu Rumi Divanını bitirip Kaygusuz Abdal Divanına başladım. Pir Eşrefoğlu’nu zevkle okudum, bazı şiirleri işaretledim. Bazılarını çok sevsem de yanımda o an kalem olmadığı için ille de işaret koyayım diye uğraşmadım.
Şiirlerden biri “boş ver” ya da “sal gitsin” anlamında da okunabilecek bir şiir. Dünyanın aslında pek de üzülmeye, kafaya takmaya değmeyeceğini anlatıyor. İlaç gibi geldi, antideprasan… Hep böyle salmak pek tavsiye edilmeyebilir, dünyanın da kendince bir değeri vardır belki ama özellikle stresin bastırdığı anlarda bu bakış açısına yapışmak rahatlatıcı olabilir.
N’olur ise ko ki olsun n’olısar
Tek gönül Allah’ı bulsun n’olısar
Aşk deryası cûşa geldi kan akar
Âşık-ı bîçare ko ki dalsın n’olısar
Dost bağında bize güller açılır
Ömür bağı ko ki solsun n’olısar
Bu denize düşen ölür dediler
Ölür ise âşık ölsün n’olısar
Âkıbet şol göze toprak dolısar
Bir gün evvel ko ki dolsun n’olısar
Dünyanın mansıbların izzetin
Kodı Rûmî alan alsın n’olısar
Aşk gelicek cümle işler bitiser
Bitmez ise ko ki kalsın n’olısar
Özellikle topraklı dizeler: “Sonunda bu göze toprak dolacak, bırak bir gün önce dolsun ne olacak?” ve sonu, “Aşk gelince bütün işler biter, bitmezse de bırak bitmesin ne olacak ki?”
Yani kim var ki her işini bitirip giden? Olduğu kadar artık.