Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
06.02.2023 04.17
O geceyi anlatmaya çalışmak ne kadar doğru bilmiyorum, ya da ne kadar kendimi ifade ederim onu da bilmiyorum. Bazı acılara sözler anlam yüklemiyor, tesirsiz kalıyor. 2022'de Haziran ayında öğleleyin yatak alttan üstte doğru sıçradı tabi bu durum bana normal gelmedi. Herkesin dilinde bi maraş depremi vardı zaten, hep ne zaman olacak
St. Petersburg’ da Son Tango
(Mayıs ayı hikaye etkinliği) hizliresim.com/yK11pC (Resim No:3) İkinci evlilikler bana hep aşka daha yakınmış gibi gelir. Yani iki dulun evliliği. İlkinde üzerinden hamlığı, tecrübesizliği atarsın. Kimi güzeller güzeli karısının ne kadar hızlı çirkinleşebileceğini; kimi de kocasının kalbinin, cüzdanı kadar dolu olmadığını
Reklam
Son Çağrı
Aybalam Rahman ve Rahim olan Büyük yaratıcının adıyla Başlıyorum senin için şiirlerime Adını nakış nakış kalbime İşliyorum, seni tanıdığım Karanlık geceye dönerken Umursamıyorum canımı
SOKRATES’İN SAVUNMASI
••• Atinalılar! Beni suçlayanların üzerinizdeki tesirini bilemiyorum; fakat sözleri o kadar kandırıcı idi ki ben kendi hesabıma onları dinlerken az daha kim olduğumu unutuyordum. Böyle olmakla beraber, inanın ki doğru tek söz bile söylememişlerdir. Ancak, uydurdukları birçok yalanlar arasında, beni usta bir hatip diye göstererek sözlerimin
Seni ne kadar seviyorum : Seni yolunu görmediğim yol kadar Seni izlemeye doyamayıp dalıp dalıp gittiğim manzara kadar Seni ucu bucağı görünmeyen gökyüzü kadar Seni sana kelimelerle bile anlatamayacağım kadar Çok seviyorum🌿🌼
Ne bileyim ben
Ne bileyim ben
~AHMET ARİF~
#Türünün son örneklerinden olsa gerek :)# Sevgili Leyla, Nettin anam? İşin gücün nicedir? Gene astın beni bu sıralar. Ben de sıkmağa başladım ya. Elimde değil. Sensiz tadı yok evrenimin. Bütün günlerimi hemen hemen seninle konuşarak geçiriyorum. Bir yargıya mı varıcam, sana danışıyorum. Çok güzel bir şey bu. Yaşamamı anlamlı kılan bu. Herhal o azizler, evliyalar, İsalar da Tanrılarıyla böyle konuşurdu. Bir tertemiz sükun, riyadan, zulümden, içsel murdarlıktan bir uzaklık...Bu yüzden mi ne? Çok tehlikeli konularda bile bazılarının zorunlu saydığı tedbirli dövüşü hor görüyorum. Beni o orta çağ yiğitlerine götürüyorsun. Forumu okudun mu bilmem. Tabii senin düşünlerin kesin bir önemde benim için. Sana güvenmediğim hiçbir konu yok! O hayın zekana anlatamayacağım bir hayranlık duyuyorum. Ben megaloman sanılacak kadar kendimi bir şeyler sanırdım oysa. Biraz da şımartılmadığım değil! Oysa senin o çırılçıplak meseleleri ortaya koyuşunla benim terletici uğraşım nispetlenemez bile. Seninki bir deli uçan su, hatta bir Niagara. Benimkiyse şu bizim Allahlık terkos musluklarından herhangi biri! Müthiş özledim seni. Apışıp kaldığım da bu. Yahu ben ömrümde hiçbir kavram üzerinde yarım saatten fazla uğraşmadım. Ya hep kolay işler çattı bana, ya da her nasılsa söktürdüm işte. Ama şimdi. Dünyanın en tükenmez mutluluğundayım. Ne yana dönsem sen. Elimi neye uzatsam yalnız değilim.
Reklam
anlatamayacağım kadar çok ağladım ağlayamayacağım kadar çok anlattım yara bere içinde diktiği yaralarımın üstüne kuyruklu yıldızlar çizip tekrar tekrar kanattın seni bulamadım bulsaydım daha çok yaralanırdım bana çizilen yolların ortasında kayboluyorum yavaş yavaş Gitmek istediğim diyarlar istemiyor beni her kapı yüzüme çarpılırken ben hâlâ senin kapının deliğinden bakıyorum oysaki evde değilsin bunu biliyorum Biliyorum aslında sen benim beklediğim yerlerde değilsin her seferinde sana yenilmekten yoruldum sen bir kere bile beni kazanmak için uğraşmadın ben seni her köşe başında başka birine kaybettim çektiğim acılar yüzünden kalbim bana lanet okudu seni sevdiğinden gözyaşına bile kıyamadı olan bana oldu ölen bana öldü...
Sevgilim İnan ki seni her zerremle delicesine bir tutkuyla seviyorum. Sana aşık olmanında.ötesinde bir sarhoşlukla dolaşıyorum bütün gün çaresizce Geceyle gündüzüm senin hayalinle karıştı birbirine Delirmemek için ben seninle hayallerimize sığınıyorum Biliyorum uzansam dokunamayacağım kadar uzak Sarılsam hissedemeyeceğim kadar yoksun yanımda Ah bir bilsen nasılda hasretim sana anlatamayacağım kadar anlatsamda kelimelerin eksikliğiyle sana olan hasretim hep eksik tanımlamalar arasında kaybolup gitmekte Sevdiğim ne olur gel artık bırak dindireyim içimde sana olan çoşkularımı sukutum çığlıklara dönüşsün sensizliğim gelişinin müjdesiyle içimde bayram sevinci yaşasın tıpkı bir çocuk gibi bayram şekeriyle mutluluğu yakalar gibi seninle tatlansın hayatım Ne olur sevdiğim özlemim içimde taşıyamayacağım kadar çok sevgim dillere düşüremeyeceğim kadar derin sen olamayacağın kadar büyüksün bende Şimdi kapattım gözlerimi yine seni yaşarım anılarımızda sen gökyüzünün maviliğinde üzerime güneşler saçarken bense bütün savunmasızlığımla içimde saklıyorum seni Sevgilim bilsen ne çok seviyorum seni Anlatasabilsem ne çok seviyorum seni Seni hiç kimsenin sevemeyeceği kadar çok seviyorum Çok seviyorum Seni çok seviyorum... Ö.K
S E N İ D Ü Ş Ü N M E K
Seni Düşünmek Seni düşündüğümün 1 dakikanın 60 saniye silsilesini bilsen. Ömrünün en güzel baharını yaşarsın. O yüzden seni düşünmediğim hiç bir anım yok. Her anımın bir sonraki gününü bile resmini ezberleyerek geçiriyorum. Yani günün 24 saattini hesaplayacak olursak eğer 60< dakika çarpı * 24 = 1440 dakika yapıyor. Yani günün 1440 dakikasını
Duyunca, kıraati tecvitliymiş dersin ablam
Havuz problemi: - Nasıl abla, çok var mı pahalılık? - Ya öldük bittik ya. Ne demek yani... CHP'nin yaptığı bir şey. - CHP nasıl yapıyor? - Belediyeden gelen bir şey bu. Başbakanımız ee cumhurbaşkanımızla hiçbir alakası yok. - Suçu günahı yok diyorsun cumhurbaşkanının. - Hayır. Hiçbir suçu günahı yok. - Nasıl yapıyor abla belediye, CHP zammı? - Valla benim şu an anlatamayacağım ama kendi aklımın erdiği kadar bunun sadece CHP'den kaynaklandığını ben şuramdan biliyorum. (Elini kalbine götürür). Adam çalıştırdığı işçilerin ücretlerini ödeyemiyor ya. - Kim ödeyemiyor abla? - Adam. - Hangi adam? - Ee İmamoğlu. Ödeyemiyor. - Kim dedi bunu sana abla? - Yani şimdi bak oğlum (sinirlenir), şimdi oğlum bak, geçen kış salatalıkları veyahut patatesleri, şunları bunları, söyletmeyin insanı, ya sinirlendirmeyin insanı, bütün meyve sebzeyi adamlar dağların içerisine depoladılar, ondan sonra inekleri de... - İmamoğlu mu depoladı abla? - Ya işte bu ve bunun gibi insanlar. - Ekonominin sorumlusu benim dedi, ben ben. - Kim? - Erdoğan. - Duymadım. Ben duymadım.
Reklam
Sana ömrümde sadece iki kez yalan söyledim Biri senin güzel olduğun iki seni sevdiğim Seni anlatamayacağım kadar çok seviyorum Ve sen anlatamadığım kadar güzel sin....
Mektuplar
Sevgili Bay Ash, Ben yalnız ve rahatsız edilmeden yaşıyorum. En iyisi böyle. Ormandaki bir prenses gibi değil, daha çok ağdaki örümcek gibi ziyaretçilere ve izinsiz gelenlere saldıran aradaki farkı çok geç anlayan bir örümcek gibi. Bu yüzden ziyaret etmek akıllıca olmaz. Christabel LaMotte Sakin bir hayat sürdüğünü biliyorum ama ben çok sessiz
youtube.com/watch?v=dNj33IB... Without Words-Jang Geun Seuk Kalbimin derinliklerinde hissettiklerimi Görmezden gelmeliydim Çünkü şimdi bilmiyorum bile Gitmene nasıl izin verebileceğimi Oh evet… Anlatamayacağım kadar çok acıtıyor Sadece uzaklaşmalıydım Çünkü sadece yanında duramam Çünkü arkadaştan fazlası olamayacağımızı
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.