Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Varoluşçuluğun temel eğilimleri
"Bireyciliğe (ferdiyetçiliğe) aşırı yer vermek, kişinin varoluş sorununa büyük ilgi göstermek ve 'herhangi bir düşünce okulundan olmamak, herhangi bir inançlar kümesini, özellikle sistemleri yetersiz görmek; sığlığını, bilgiçliğini, yaşamdan yoksunluğunu ileri sürerek gelenekçi felsefeyi küçümsememek'-bütün bunlar, Kirkegaard'İn, Jaspers'in, Heidegger'in olduğu gibi, 'Nietzche'nin de belli başlı özellikleri've 'Varoluşçuluğun çıkış noktalarıdır."(Önsöz/Asım Bezirci)
Sayfa 9
Ne kadar isterdim şu an kendimi salıvermek, unutmak ve uyumak. Yapamam oysa, boğulacak gibiyim çünkü. Varoluş her yanımdan içime işliyor, gözleriyle, burnuyle, ağzıyle sokuluyor. Ve anîden, bir vuruşta gözlerimin önündeki perde yırtılıyor, anladım, gördüm artık.
Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kendimi bırakmak, unutmak, uyumak istiyorum. Ama yapamıyorum bunu. Boğuluyorum. Varoluş her tarafımdan, gözlerimden, burnumdan, ağzımdan içeri dalıyor. Ve birden, perde yırtılıyor, anladım artık, gördüm.
Sayfa 188 - Can yayınlarıKitabı okudu
Her şey dopdolu,varoluş her yerde,yoğun,ağır ve tatlı.Ama bütün bu tatlılığın ardında,ele geçmez,yakın,ama yine de uzak,genç,acımasız ve durgun şu...Evet,şu eğilip bükülmezlik var
Sayfa 155Kitabı okudu
‘’ Descartes'ın şu cümlesi oldukça meşhurdur: «Düşünüyorum o halde varım.» Bu, Descartes'ın şüphesidir. Descartes önce her şeyden şüphe etmiş, sonra böyle demiştir «-Fakat şüphe etmekte olduğum hususta şüphe •edemem. Öyleyse varım ki şüphe ediyorum, şu halde ben varım! » demiştir. Sonra da «düşünüyorum o halde varım!» cümlesiyle tanındı, ünlendi
DOSTOYEVSKİ VE VAROLUŞÇULUK Dostoyevski, «Tanrı olmasaydı her şey mubah olurdu.» diye yazmıştı. (İşte bu söz, varoluşçuluğun Çıkış noktasıdır.) Gerçekten de, Tanrı yok ise her şey yeğ­dir (mubahtır), hiçbir şey yasak değildir. Bu demektir ki insan, kendi başına bırakılmıştır. Ne içinde dayanacak bir destek vardır, ne de dışında tutunacak bir dal. Artık hiçbir özür, dayanak bulamayacaktır yaptıklarına. Varoluş özden önce gelince, verilmiş ve donmuş bir insandan söz edilemez elbet. Önceden belirlenmiş, donmuş bir doğa açıklanamaz çünkü. Başka bir deyişle, gerekircilik (determinisine), kadercilik yoktur burada, kişioğlu özgürdür, insan özgürlüktür.
Reklam
"Var olan her şey, nedensiz ortaya çıkar, zavallılığı yüzünden varoluşunu sürdürür ve rastgele ölür. … Varoluş, insanın sıyrılamadığı bir doluluktur."
Geri168
689 öğeden 681 ile 689 arasındakiler gösteriliyor.