280 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 günde okudu
Yapacağım bu inceleme içimi en fazla burkan inceleme olacaktır. Zira bu kitabın yazarı Prof. Dr. Salim Koca 2012 yılından itibaren pek çok şey öğrendiğim, Türk tarihi ve kültürü konusunda ufkumu en fazla genişleten, doktora tezimi hazırlarken danışmanlığımı yürüten; ancak tezimin son hâlini göremeden uçmağa varan kıymetli hocamdı. Kendisi Türk
Selçuklular'da Ordu ve Askeri Kültür
Selçuklular'da Ordu ve Askeri KültürSalim Koca · Berikan Yayınevi · 200514 okunma
Batur/Bahadır Adına Dair
Türkçe'de kahramanlık ifade eden başka isimler de vardır. Bunlardan biri de "bagatır" (bahadır) veya "batur"dur. Tarihî kayıtlara göre "bagatır" sözü, ilk defa M. Ö. 209-174 yılları arasında Hun tahtında bulunan büyük Hun hükümdârının adı olarak görülür. Bu isim başlangıçta "Mete" (Mei-tei) şeklinde yanlış okunmuş ve dilimize de yanlış olarak yerleşmiştir. Bu kelimenin aslı ise "boğa"dır. Bagatır, "boğa" sözüne Türkçe "-tır" ekinin ilavesiyle oluşmuştur... "Bagatır" sözünün bir diğer şekli de Dede Korkut Destanının kahramanlarından birinin ismi olan "boğaç"tır. "Bagatır"daki "-tır" eki ile "boğaç"taki "-ç" eki aynı fonksiyona sahiptir. Bilindiği gibi "boğa" güç ve kuvveti temsil eden bir hayvandır. Dolayısıyla "bagatır" genellikle "güçlü, kuvvetli, yiğit, cesur ve cengaver" kişilere verilen bir isimdir. Bu isim, Türkiye Selçuklularından itibaren Türkler arasında tıpkı İlhanlılarda olduğu gibi "bahadır" şeklinde yazılmış ve söylenmiştir.
Sayfa 237 - Berikan YayıneviKitabı okudu
Reklam
Boyuna Kefen ve Kılıç Asmak
Eski Türklerde, girdiği mücadelede başarısızlığa uğrayan kişilerin "börkü (başlık) baştan çıkarıp koltuk altına alma, kuşağı çözüp boyuna asma, galibin silahının (kılıç) altından geçme" gibi davranışlar, özür dilemek anlamına gelmekte olup, her biri birer teslim ve itaat sembolü idi. Bu anlayış ve gelenek kuşağın yerini "kefen ve kılıç" almak suretiyle İslamî dönemde de devam etmiştir.
Sayfa 223 - Berikan YayıneviKitabı okudu
XII. yüzyılın başlarında Anadolu'da küçük savaş birlikleriyle faaliyet gösteren Selçuklu beyleri ve komutanları Bizans ordusu ile karşılaştıklarında geceleri her yerde ateş [kamp ateşi] yakarak, karşı tarafa daima büyük bir ordu izlenimi vermeye çalışmışlardır.
Sayfa 219 - Berikan YayıneviKitabı okudu
Tuğu tersine çevirme de [savaşta] saf değiştirme anlamına gelmekteydi.
Sayfa 218 - Berikan YayıneviKitabı okudu
Savaş esnasında, askerlerin karşı kuvvet karşısında tek tek veya toplu olarak mızrak çevirmeleri, savaşı kesme ve saf değiştirme alâmetiydi.
Sayfa 217 - Berikan YayıneviKitabı okudu
Reklam
47 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.