Havva kolunu başının altından çekti, yarı doğruldu. Parmağının ucunu Adem’in sol göğsünün altında, kalbinin üzerinde gezdirdi. Yok, dedi, ben senin eğe kemiğinim. Bak tam şuranda benimle dolar bir boşluk. Ben olmazsam sende bir yokluk ki ne yokluk. Adem üsteledi, biz, dedi, seninle aynı özden yaratılmadık mı? Israr etti Havva. Yok, dedi bir kez daha. Aynı özden yaratılmış olsak da, uzak tutma beni kendinden. Senden başka bir ülkeden gelmiş olamam, farklı bir topraktan yaratılmış olamam. Ben senin eğe kemiğinim, öyle değilsem de öyleyim. Seninim ben, sendenim. Farklı bir yurda sürgün etme. Böyle kabul et beni.
- "Eğer bu dünyadaki en büyük amacın bilmekse, daha öğreneceğin çok şey var" dedi, "Belki de bunları benden öğreneceksin. Çünkü bazıları bilgiyi medresede, bazıları ise viranelerde ararken, ben onu başka bir yerde arıyorum. Peki sen nerede arıyorsun?". Bünyamin kararlı bir sesle cevap verdi: - "Dünyada".
Reklam
ESKİ DENİZLERDEN KİM KALDI
yani sen de denizsen be Marmara iki boğazın var diye göl demiyorlarsa sana canına okurum ben böyle işin haberin var mı ben altı boğaza birden bakarım benden sorulur Elif'imin benden sorulur dört şeytanımın karın tokluğu Senin İstanbul'un okula gider mi, kağıt kalem ister mi Çanakkale'nin çocuk felci, yatak yorgan yatması var mıdır adalarından birinin bile ah Marmara kara mıdır bahtı * yani sen de denizsen Marmara otur hesapla bak, üç kere daha denizim senden ama bana deniz diyen yok o başka dava Sarıyer'in oralara mavi bir nokta koyan yok atlaslara falan da yazılmaz tüh ki adım ne dersen de dünya tersine dönüyor Marmara seni boğazlar besliyor iki ucundan ben de altı boğazı ay ortası biten maaşla * kızıp köpürme ama hiç deniz görmesek yutardık belki Marmara
- Ne Olursan Ol -
Ne olursan ol Önce insan ol Kıymet bil Sevgini göster İçtenlikle gülümse Bakışın ömür katsın Dokunuşun seni yansıtsın
Son sayfa
ömür göz, kurfal'da gizli bahçedeyim, evet saklanıyorum. bir yandan acının kırbacıyla, arslan gibi kükreyen yaramı terbiye ediyor, diğer yandan uyanmış bahçenin tenhalığını dinliyorum. ne kadar telaşsız bir bahçe, tasasız sallanıyor dallar. kuş seslerinin fonunda. yaban otları vizesiz büyüyorlar birbirlerinin hayatında. bir küçük derecik yosun
Hepimizde Olan Hastalık
SİNEKLER OLMASA On yaşındayken şöyle diyordu: — Ah bir çantam olsa... Ah, benim de öbür çocuklar gibi kitaplarım, oyuncaklarım olsa!.. Benim de romanlarım olsa... Bak görsünler o zaman, nasıl çalışırım. Hiçbi şeyim yok. Böyle nasıl çalışayım ben?.. *** Onüç yaşına gelince, öbür çocuklar gibi kitapları, defterleri, çantası, oyuncakları oldu. Ama
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.