"Sana vasiyetim, Allah'ın kitabı ve sålih mü'minlerin yoludur. Ölümü hatırdan çıkarma, akrabana döndüğün zaman onları Allah'ın azabının şiddeti ile korkut. Herkese nasîhat et, cemaatten ayrılma. Sonra dininden uzaklaşır ve kıyâmette cehenneme gidersin. Benim ve senin için duâ et, dedikten sonra: "Allahım, bu adam beni senin için sevdiğini ve senin rızân için ziyâretime geldiğini söylüyor. Cennette yüzünü bana göster. Dârü's Selâm'a onu benimle yerleştir. Dünyada da onu koru, kaybını kendisine buldur, aza kanaat edenlerden kıl. Dünyalığını kolaylaştır, kendisini şükredenlerden kıl, ona hayırlı mükafatlar ver." diye dua etti. Sonra da:
"Seni Allah'a emanet ediyorum. Allah'ın rahmeti üzerine olsun. Seni Allah'a emanet ediyorum. Artık bundan sonra beni arama, ben şöhreti sevmem, yalnızlıktan hoşlanırım. Hayatta olduğum müddetçe, bu insanlarla çektiğim büyüktür. Seni daima hatırlar, senin için dua ederim. Sen de benim için dua et." dedikten sonra:
-"Şimdi buradan ayrıl ki, ben de ayrılayım." dedi. Bir müddet daha kendisiyle yürümek istedimse de, mümkün olmadı, ağlaşarak ayrıldık.