Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1000KİTAP' TA SAHTE ALINTI TEMİZLİĞİ
Arkadaşlar, sitede en çok paylaşılan sahte alıntıları https://1000kitap.com/SahteAlintilar ile bu iletide topladık. Sitedeki bilgi kirliliğini temizlemek için bu alıntılara rastlarsanız lütfen şikayet ediniz. Ve lütfen okumadığınız, kitaplarda kendi gözlerinizle görmediğiniz alıntıları eklemeyiniz. Bu sözlerin mal edildiği kişilere ve sözlerin
⊱⋅ ─────────────────── ⋅⊰ Vazgeçiyorum be sevgili... Ama ilk vazgeçemeyişim, ilk yenilgim gibi değil bu sefer. Bu sefer hakkını vererek vazgeçiyorum senden!.. Şiirleri ağlata ağlata, imla imla kanata kanata ayrılığın gözlerini.. Sensizken alamadığım nefeslerimi sızısıyla ciğerlerime çeke çeke vazgeçiyorum.. Çünkü anladım sevgili, Bu şehrin sokakları sen kokmuyor artık. Her sokakta, her köşe başında sana rastlamıyorum. Geceleri uykusuzluğumun nedeni de sen olmuyorsun mesela. Senli rüyalara uyanmıyorum artık. Herhangi bir semtin, herhangi bir kaldırımında yanımdan geçen biriyle benzeştirmiyorum seni, işte bu tam olarak sen demiyorum. Ama maruz gör, çok sevdim seni.. Haketmediğin kadar çok sevdim... Hiçbir kelime seni tarif etmeye yetmezken, kelime kelime aradım seni yokluğunun karanlık semtlerinde. Vazgeçiyorum be sevgili.. Artık pişmanlıklarımda bile geçmiyor adın. Anladım, en dibe vurmuşum ben seninle. İçim, dışım her yanım yanmış yine de körü körüne bağlanmışım sevgine. İçinde küflenmeye yüz tutmuş sevginle avunmuşum günlerce.. Yüzüme vuran rüzgarda, kaşlarımı çatmama sebep olan güneşte bile sana dönmüş yüreğim. Nebze nebze yok olmuşum yokluğunun sıcak ateşiyle. Ah be sevgili.. Şu saatten sonra ister yanımda bit, İster çekip git Farketmez.. Dedim ya, içimde bittin sen.. ──────────────────────
Reklam
18.02.2024
Kaybettiğimiz halde bir gün döneceğine inandığımız insanlar vardır. Ansızın, kalbimize misafirmiş gibi girer ve hiç ummadığımız bir anda içimizden çıkıp gider. İşte bu yüzden sevmek bize kaybetmeyi de öğretir. Biz yolcu etmiş olsak bile, onlar bizim gidenlerimizdir. Sen de öylesin benim için. Sevmeyi senden öğrenmiştim. Benim senden önceki hayatım
Bir Bardak Çay (Kendimden)
Bir bardak çay, Yanında sigara... Birde gece Resim yoksa da hayalin var.. Benden mutlusu yok.. Çünkü seninleyim. Tüm mesafelere inat, Hüzün çökmüş çöksün dert değil.
Ölmek bu kadar kolay değil.
Ölümüm birden olacak seziyorum. Ve sen, gelip göğüs kafesimin ortasını tarumar ederken, ben yoksulluğun şakağına dayayacağım senin bana verdiğin revolveri. Sol omzumdan hırkamı al üzerine giy. Güneş’in bile üşüdüğü soğuklardan geliyorum. Talan olmuş çocukluğunu unut. Beni anımsa. Yıllara, yollara ve dahi umuduma sıktığım yedi altımışbeşlik
Yenildim Sana değil, sensizliğe Küle dönerken yokluğunun cehenneminde Yana yana sevdim seni.
Reklam
SON, SON DEĞİL, SON DEĞİL BİLE DEĞİL
Mümkünsüz. Mümkün değil. Namümkün. Bizi anlatan bu kelimeyi daha farklı şekillerde de kullanabilirdim biliyorum. Sözlüklerdeki anlamı toplumca çok da bilinmeyen kelimeleri, zamanında senin yokluğunun sancısında geldiğim kültürel yükselme bilinsin diye sürekli kullanmak istedim ama artık buna ihtiyaç duymaktan vazgeçtim. Seni anlatabiliyor olmam
imkansızlık
İmkansızdın, Ulaşılmazdın, Yasaktın Biliyordum... Sessiz Sakin Adımlarla Yine Uzandı Elim Yürek Kalemime... Söylenecek Söz Yazılacak Kelime Bulmaya Çalışıyorum.... Nasıl Yazabilirim ki Benim Olmayan Seni? Bana Bıraktığın Yalnızlığı, Sensizliği, Tutmak İsteyipte Tutamadığım Ellerini, Seni Kaybetmekten Deli Gibi Korktuğumu, Çaresizliğimi Nasıl
Henüz uzaktan gördüğümde hissettim. Orası senindi. Senin evindi. Canımın en içi Sait.. Sait Faik Abasıyanık.. Görkemli değil ama zarafet timsali. Büyük değil ama ruhu görkemli. Çiçek gibi bir evdi. Daha adımımı atar atmaz girişte karşıladın beni, otıruyordun. Her zamanki gibi fazlaca düşünceli ve yüzünün çizgilerine oturmuş bir hüzünle bir yere
Vazgeçiyorum be.. Ama ilk vazgeçemeyişim,ilk yenilgim gibi değil bu sefer. Bu sefer hakkını vererek vazgeçiyorum senden!.. Şiirleri ağlata ağlata, İmla imla kanata kanata ayrılığın gözlerini.. Sensizken alamadığım nefeslerimi sızısıyla ciğerlerime çeke çeke vazgeçiyorum.. Çünkü anladım. Bu şehrin sokakları sen kokmuyor artık. Her sokakta,her köşe başında sana rastlamıyorum. Geceleri uykusuzluğumun nedeni de sen olmuyorsun mesela. Senli rüyalara uyanmıyorum artık. Herhangi bir semtin,herhangi bir kaldırımında yanımdan geçen biriyle benzeştirmiyorum seni ,işte bu tam olarak sen demiyorum. Ama maruz gör, çok sevdim seni.. Haketmediğin kadar çok sevdim!… Hiçbir kelime seni tarif etmeye yetmezken,kelime kelime aradım seni yokluğunun karanlık semtlerinde. Vazgeçiyorum be.. Artık pişmanlıklarımda bile geçmiyor adın. Anladım, en dibe vurmuşum ben seninle. İçim, dışım ,her yanım yanmış yine de körü körüne bağlanmışım sevgine. İçinde küflenmeye yüz tutmuş sevginle avunmuşum günlerce.. Yüzüme vuran rüzgarda,kaşlarımı çatmama sebep olan güneşte bile sana dönmüş yüreğim. Nebze nebze yok olmuşum yokluğunun sıcak ateşiyle. Ah be . Şu saatten sonra ister yanımda bit, İster çekip git Farketmez.. Dedim ya, içimde bittin sen..
Reklam
..Benim Sevmelere Gebe Yıllarımdın Sen... Düşünmediklerimiz, aklımıza gelmedikler ve de tahmin etmediklerimizdir asıl canımızı yakan... O da olduktan sonra, bu da oluyormuş der, geçer gideriz ve onun da değeri bu kadarmış deriz daha sonra... Duvara benziyor bu, O da yıkıldıktan sonra, ah, ah, ben ne yaptım deriz... Ahlarla, vahlarla geçen zaman
——- Kelimelerimizi cümlelerimizi umursamazsak neyi umursayacağız? Sözcüklerimizin hiç bir önemi olmuyor bazen .. o ağır ithamlar, o sanki denizin sürekli dalgalarıyla temizlendiği sahil kumlarına yazılmış gibi.. bir dalga vuruşuyla temizlenen o silik acıtmak için söylediğimizi düşündüğümüz birbirimiz adına .. bazılarının içinde doğruluk
Vazgeçiyorum be sevgili.Ama ilk vazgeçemeyişim, ilk yenildim gibi değil bu sefer.Bu sefer hakkını vererek vazgeçiyorum senden.Şiirleri ağlata ağlata, kanata kanata ayrılığın gözlerini.Sensizken alamadığım nefeslerimi sızısıyla ciğerlerime çeke çeke vazgeçiyorum.Çünkü anladım sevgili. Bu şehrin sokakları sen kokmuyor artık. Her sokakta, her köşe başında sana rastlamıyorum.Geceleri uykusuzluğumun nedeni de sen olmuyorsun mesela. Senli rüyalara uyanmıyorum artık. Herhangi bir semtin, herhangi bir kaldırımında yanımdan geçen biriyle benzeştirmiyorum seni, işte bu tam olarak sen demiyorum. Ama maruz gör, çok sevdim seni. Haketmediğin kadar çok sevdim. Hiçbir kelime seni tarif etmeye değmezken, kelime kelime aradım seni yokluğunda. Vazgeçiyorum be sevgili. Artık pişmanlıklarımda bile geçmiyor adın.Anladım, en dibe vurmuşum ben seninle.İçim, dışım, her yanım yanmış yine de körü körüne bağlanmışım sevgine.İçinde küflenmeye yüz tutmuş sevginle avunmuşum. Yüzüme vuran rüzgarda, kaşlarımı çatmama sebep olan güneşte bile sana dönmüş yüreğim. Nebze nebze yok olmuşum, yokluğunun sıcak ateşiyle. Ah be sevgili. Şu saatten sonra ister yanımda bit, ister çekip git farketmez. Dedim ya, içimde bittin sen.
ilk vazgeçemeyişim, ilk yenilgim gibi değil bu sefer. Bu sefer hakkını vererek vazgeçiyorum senden!.. Şiirleri ağlata ağlata, imla imla kanata kanata ayrılığın gözlerini.. Sensizken alamadığım nefeslerimi sızısıyla ciğerlerime çeke çeke vazgeçiyorum.. Çünkü anladım sevgili, Geceleri uykusuzluğumun nedeni de sen olmuyorsun mesela. Senli rüyalara uyanmıyorum artık. Herhangi bir semtin, herhangi bir kaldırımında yanımdan geçen biriyle benzeştirmiyorum seni, işte bu tam olarak sen demiyorum. Ama maruz gör, çok sevdim seni.. Haketmediğin kadar çok sevdim... Hiçbir kelime seni tarif etmeye yetmezken, kelime kelime aradım seni yokluğunun karanlığında. Vazgeçiyorum be sevgili.. Artık pişmanlıklarımda bile geçmiyor adın. Anladım, en dibe vurmuşum ben seninle. İçim, dışım her yanım yanmış yine de körü körüne bağlanmışım sevgine. İçinde küflenmeye yüz tutmuş sevginle avunmuşum günlerce.. Yüzüme vuran rüzgarda, kaşlarımı çatmama sebep olan güneşte bile sana dönmüş yüreğim. Nebze nebze yok olmuşum yokluğunun sıcak ateşiyle.
Açelya 1.
( Derin daktilonun başında yazmaktadır. Açelya’nın sesi fonda duyulur, Derin kahvesini içer. ) AÇELYA – Ne yazıyorsun aşkım?. DERİN – Seni… AÇELYA – Ama ben buradayım, arkanda… DERİN – Evet biliyorum, hissediyorum. AÇELYA – Yazma, dön bana… ( Derin arkasına döner, göremeyince daktilonun başına döner… ) DERİN – Bak yoksun işte, susuyorsun,
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.