- Senden nefret ediyorum, diye fısıldadım.
- Biliyorum, dedi alçak sesle. Öyle olmayacağını söylemiştin... İnanarak söylediğini söylemiştin... Yine de nefret ettiğini biliyorum.
- Ama aynı zamanda seni seviyorum da. Hâlâ nasıl sevebildigimi bilmiyorum. Senden nefret ediyorum ama yine de seni seviyorum. Sanki... Bu iki duyguyu aynı anda nasıl hissedebilirim?
- Kolay, dedi naz. Aşkın zıttı nefret değildir , Karissa. Umarsızlıktır. Sen tutkulu birisin . Aşk ve nefret ... Birbirlerinden çok uzak değiller. İkisi de tutku ister , teninin altına işleyerek seni tüketecek birini ister. Ve sen bunu tattın, aşkım. Başka şansın yoktu.