Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

SEVGİ Ç.

SEVGİ Ç.
@sevgimisevgi
188 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
53 günde okudu
Simyacı
SimyacıPaulo Coelho
8.2/10 · 206,5bin okunma
Reklam
SEVGİ Ç.
Bir kitabı okumaya başladı
Biz Adam Olmayız
Biz Adam OlmayızAziz Nesin
8.6/10 · 909 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Du bakali n'olecak
-Çantamdan anahtarı çıkarıp bizim dairenin kapısını açtım, girdim içeri, o da girmez mi? -Harif da yallah içeri? -Evet -Du bakali n'olecak... Aman anlat çabuk Nacmiya... -Eve gelince yatak odasına girip elbet soyundum. O da soyunmaz mı? -Ne diyorsun Nacmiyaa... Du bakalı n'olecak? -Soyununca yatağa girdim. Olur şey değil, o da benimle yatağa girmez mi? Fıtık Amca kızgın demirle dağlanmış gibi haykırır: -Ayvaaaaah! Du bakalim n'olecak? -Ben de yatakta ne olacak diye merak ediyorum. --Aman Nacmiyaa, vallahi meraktan şatlayacak ban... Söyle şabuk, ne oldu Nacmiya? -Hiiç canım... Bir şey değilmiş, ben de boşu boşuna merak etmişim. Boncuk boncuk ter döküyordu Fıtık Amca. -Yok yahu... Peki, ne oldu Nacmiyaa? Ne yaptı? -Aynen senin her gece yaptığını...
En Büyük Numara
Nuri’nin yetenekleri saymakla bitmez. Bunca yeteneğine karşın para kazanan bir insan olamamıştır. Yaptığı işin en iyisini yaptığına göre başarılı, ama hiç bir işinden para kazanmadığına göre de başarısız biridir.
Reklam
128 syf.
6/10 puan verdi
·
23 günde okudu
Batan Güneş
Osamu Dazai
Osamu Dazai
Öncellikle Osamu Dazai'nin intihar notunu okudum aslında bu kitapta. Kadına bakış açısı hem "insanlığımı yitirirken" adlı kitabında hem "batan güneş" te hoşuma gitmedi açıkcası. Japon kültüründe kadının 2. sınıf olduğunu bilmeme rağmen okurken daralıyorum. ama başka bir insanın gözlerinden de hayata başka bir pencereden baktığım için de mutlu oluyorum. osamu'nun gözlerinden hayat gerçekten çok berbat. yerleşememiş bu dünyaya. öylece almış başını gitmiş sonra...hoşçakal osamu!
Batan Güneş
Batan Güneş
Batan Güneş
Batan GüneşOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 20232,553 okunma
Batan Güneş
Dünyaya güvenmiyorum. Sadece serseri diye yaftalanmış kimseler benim dostumdur. yaftalanmak... İşte beni böyle gerin çarmıha, böyle öldürün herkes beni yargılasın. Ben yine de şunu söyleyeceğim onlara: siz hiç kimse tarafından yaftalanmamışken çok daha tehlikeli değil misiniz?
Çünkü Tanrı’yı da öldürürüm diye korkuyorum.
Tanrı’dan vazgeçtim. Ölmekten vazgeçtim. Çünkü ölürsem ve yukarıda beni ödül ve ceza sisteminin bekçileri bekliyorsa çok büyük kavgalar etmem gerekecekti. Ölmek istemiyorum. Çünkü Tanrı’yı da öldürürüm diye korkuyorum. Ve böyle bir vefata benim dışımda kimse dayanamaz. Platon’un mağara istiaresine karşılık ben de kuyu istiaresini yazdım: doğdukları andan itibaren düşen insanların, yanlarından hızla geçen fırsatlara ve başka insanlara tutunup tırmanmalarını ve bunu sadece doğdukları andaki yüksekliklerine erişebilmek için yaptıklarını anlattım. Ancak ellerini ağızlarına sokup, parmaklarını ısırıp hiçbir şeye tutunmamaya kararlı olanları da anlattım. Ve sordum, Tanrı’nın yukarıda mı yoksa aşağıda mı olduğunu. eskiden poker oynardım. Şimdi de, Tanrı’nın aşağıda, kuyunun dibinde olduğuna oynuyorum.
“Eğer okuyamasaydım kimsenin ne düşündüğünü bilemezdim. Dünyanın döndüğünden habersiz olurdum. Ve her şeyi kendim keşfederdim. Cehaletimi bilemek harika olurdu. Ve tırnaklarımla kazıyarak öğrenebildiğim çok az ama bir o kadar da keskin ve kesin bilgiyle ölür giderdim. Kafamda hiçbir kuşku olmazdı. Sadece kesinlikler cirit atardı bedenimde. Hak ederek elde ettiğim, sadece düşünerek ulaştığım kesinlikler…”
Ah şu hikâyeciler! Yararlı, hoş, güzel şeyler yazacaklarına en gizli saklı şeyleri kazıp çıkarırlar!.. Keşke yazı yazmalarını yasaklayabilseydim. Ne bu canım, okursun, okursun... dalarsın düşüncelere. Daha ne olduğunu bile anlayamadan kafana bir sürü garip düşünce doluşuverir. Keşke topunun yazmasını yasaklayabilseydim, keşke!
Reklam
Aşk, kutsal, sadık aşk her şeye kadir değil midir? Ah hayır! Mezarın içinde ne kadar tutkulu, ne kadar günahkâr ve isyankâr bir yürek saklı olursa olsun üzerinde büyüyen çiçekler bize masum gözleriyle sakin sakin bakarlar: Onlar bize sadece sonsuz huzuru değil, "kayıtsız" doğanın büyük huzurunu değil, sonsuz barışmayı ve sonsuz yaşamı da anlatırlar...
Şaşırtıcı iş, insanoğlu hâlâ sözcüklere inanıyor. Örneğin ona aptal deseler ve dövmeseler üzülür; akıllı deseler ve para vermeseler, memnun olur."
Herkes imtiyazlıydı. Bu dünyada imtiyazlılardan başka kimse yoktu. Ötekileri de günün birinde mahkûm edeceklerdi. Eğer, adam öldürmekle suçlanıp da annesinin cenazesinde ağlamadığı için idam edilirse, ne çıkardı bundan?
Bana hâlâ Tanrıdan söz etmek istiyordu, ama ona doğru ilerledim, son defa olarak çok az vaktim kalmış olduğunu anlatmayı denedim. Bu vakti de Tanrıyla kaybetmek istemiyordum.
122 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.