Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

ŞEYMA YILMAZ

Jung bir keresinde, insanlar bilinçlendikçe. Tanrı’nın da daha bilinçli hale geldiğini söylemişti.
Reklam
“Keşke üniversiteye dönebilsem diyor musun hiç?” “Ben özlüyorum.. Sınıfta oturmayı, onca bilgiye bulanmayı özlüyorum. Önümdeki onca ihtimali hayal etmeyi de.”
Sayfa 164Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hiçbir bilgi faydasız değildir. Açacağı doğru kilidi bekleyen bir anahtardır.
12 Mart
Sevinen taraf, aynı zamanda kazanan taraf olmadığını çok geçmeden anlayacaktı.
Sayfa 425Kitabı okudu
Reklam
Talip “ Köy yanarken deli saçını tararmış “ dedi ilk olarak. Hoşuma gitti sevgilimin sözleri. Ona birinin saçlarını taraması gerektiğini, öteki türlü hayatın yaşanamaz olacağını söyledim.
Sayfa 352Kitabı okudu
Öyle ya, devletten başka kim bu kadar çok düşünebilirdi ki yurttaşını?
Sayfa 261Kitabı okudu
Öte yandan, tamı tamına aynı fikirden olmak şart mı Allah aşkına? Farklı fikirlerden olmak illa misketlerini alıp gitmeyi, başka bir yerde başka bir oyun kurmayı gerektirmez. Tasfiyeci olmayı ise hiç gerektirmez.
Sayfa 251Kitabı okudu
Sonunda biz kaybedecektik. Daha önemlisi, kazanan Türkiye olmayacaktı.
Sayfa 172Kitabı okudu
Reklam
Lale, Türkiye toplumunun bir kısmının her türlü lafa inanmaya hazır hale getirildiğinin, bir işarete bakar halde bekletildiğinin henüz farkında değildi. Yaşayacak ve görecekti.
Sayfa 169Kitabı okudu
deliler
Deliliğin bazen zamanla, bazen de posta koduyla alakalı bir şey olduğu sonucunu çıkarabiliriz. Temel kural basitçe şu: Dünya’da aklı başında görünmek istiyorsanız doğru yerde olmanız, doğru kıyafetleri giymeniz, doğru şeyleri söylemeniz ve doğru çimlere basmanız gerekiyor.
Burası başka şeylerin içine sarılmış şeyler gezegeniydi. Ambalajların içinde yiyecekler. Kıyafetlerin içinde bedenler. Gülüşlerin içinde hakaretler. Her şey başka şeylerin içine gizlenmişti.
Kadınların en çok ihtiyaç duyduğu ifadeler ise şunlardır: Ardında ne var? Göründüğü gibi olmayan nedir? Ovario’larımın derinlerinde, keşke bilseydim dediğim neyi biliyorum? Neyim öldürüldü ya da ölmeye yatıyor? Bunların her biri anahtardır. Ve bir kadın yarı ölü bir hayat sürdürdüyse, bu dört soruya verilen yanıtların bir gün üzerlerinde kanla çıkagelmeleri çok mümkündür.
Kızlara, her türlü tuhaflığı ister sevimli isterse de sevimsiz olsun görmezden gelmeleri, onları hoşa gider hale getirmeleri öğretilir. “Nazik olma”ya dönük bu ilk eğitim, kadınların sezgilerini umursamamalarına neden olur. Bu anlamda onlara bilerek yok ediciye boyun eğmeleri öğretilmiştir.
804 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.