154 syf.
8/10 puan verdi
·
29 saatte okudu
totem ve tabunun başlangıçtaki anlamını bulmaya çalışan bu yapıt, totem ve tabu arasındaki sıkı bağ, totem ve tabunun çocukluktaki izleri, toplumsal yaşama etkileri, dinsel simgelerin ortaya çıkmasındaki yeri, cinsel sınırlılıklardaki önemi gibi birçok konuya değinmiştir. farklı kültür ve toplumlardaki totem ve tabulara değinen sigmund freud, verdiği örneklerle ve alıntı yaptığı kaynaklarla birlikte okuru büyüleyici bir yolculuğa çıkarmaktadır. kitabı okurken ve okuduktan sonra hayatımızın birçok alanında yer alan toplumsal veya bireysel totem ve tabuların nereden geldiklerini düşünmeden edemiyorsunuz. kökenlerini düşünürken kendinizi aşılmaz dağların eteklerinde bulmanız işten bile değil. freud'un gayet basit bir dille kaleme almış olduğu bu eser, size olumlu anlamda bir şeyler katmak için burada bekliyor. okumanızı tavsiye ederim. ancak şunu söylemekte fayda var diye düşünüyorum. psikolojiye ve psikanalize özel bir ilginiz, freud'un kişiliği ve düşünceleri hakkında temel bilginiz yoksa bu kitabı okumanızı tavsiye etmem. çünkü bu durum formül bilmeden çözülmesi mümkün olmayan matematik sorularına benzemektedir.
Totem ve Tabu
Totem ve TabuSigmund Freud · Cem Yayınevi · 20196,1bin okunma
98 syf.
·
Puan vermedi
Cinsiyet,biyolojik,toplumsal,ekonomik,psikolojik vb. olarak çokça tartışılan bir konu. Freud bu çalışmasında cinsiyet meselesinin doğal olarak psikolojik yönünü tartışmaya açmış. Okurken kafamın içinde bir çok noktayı tartıştım, bir çok şey tabularıma takılıp kalarak onları geçemedi. Yazıldığı tarihe bakarsak inanılmaz tartışmalara neden olmuştur.
Cinsiyet Üzerine
Cinsiyet ÜzerineSigmund Freud · Say Yayınları · 20124,531 okunma
Reklam
237 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Bir nesneye, bir sanat eserine; bir heykele veya bir tabloya duyulan nevrotik aşkın eyleme geçirilme telaşesi, edebiyatta zaman zaman karşılaşılan bir mevzudur, ülkemiz edebiyatında ünlü bir örneği de vardır bu konunun. 'Kürklü Venüs'deki roman karakterimiz Severin'in eylemini sıradışı kılan ise karakterin aşkının kendisinin acı çekmesi ve aşağılanması ile doğru orantıda olmasıdır. Yazar Leopold Von Sacher-Masoch'un da dünya ve edebi fikirleri, her daim acı çekmenin yüklediği sözümona hazlar içeriğiyle seyir etmiştir. ''Mazoşizm'' kavramı da yazarın soyismiyle özdeşleştirilerek oluşmuştur. Aynen ''sadizm'' kavramının düşünür olduğu varsayılan yazar, 'Marquis De Sade'ın soyisminden türediği gibi. Bu iki yazarda da ''şiddet'' erotik bir objedir. İki yazar veya iki kavram birbirinin karşıtı olsa da tamamlayıcısıdır aynı zamanda. Psikiyatrinin usta ismi Sigmund Freud'a göre Mazoşizm, homoerotik unsurlar barındırıyormuş. Freud, mazoşizmin doğrudan ölüm dürtüsüyle ilişkili olduğunu söylüyor dahası Freud sevme-sevilme arzusunun mazoiştin beyninde cezalandırılma isteği ile yer değiştirdiğini savunuyor ve bütün bunlar kişide çocuklukta yaşanılan gizli veya aleni travmalardan kaynaklanıyormuş... Neyse ney, mazoşizm sapkın bir durum olsa da ben bu romanın bir başyapıt olduğunu iddia edeceğim. Ayrıntı Yayınları'nın çevirmeni Semih Uçar'ın tabirine göre Leopold Von Sacher-Masoch, yanlış anlaşılmış, bir kenara itilmiş ve en kötüsü de unutulmuş yazarlar mezarlığının sakinleri arasındadır. Bence haklı ve dediğim gibi bence bu roman bir başyapıt ve tamamıyla bir sanat eseridir. Kuvvetle tavsiye olunur...
Kürklü Venüs
Kürklü VenüsLeopold von Sacher-Masoch · Chiviyazıları Yayınevi / Littera · 2005581 okunma
112 syf.
5/10 puan verdi
·
8 saatte okudu
Freud'un kendi ifadesiyle başlayalım; "Bu çelişki varmış görüntüsü belki de karmaşık sorunları aceleyle ele almış olmamdan kaynaklanmaktadır." Başka bir yerde de, "din konusunun, öyle üstünkörü bir biçimde ele alınamaz bir mesele olduğunu" belirtiyor. Bunlara bakarsak, Freud'un kendisinin de bu konuda kafa karışıklığı içinde olduğunu söylemek mümkün. İnanç dayatmasının, bir noktada uygarlığın ayakta kalması için gerekli olduğunu yazıyor ama devamında inanç konusunun aşılması gereken bir yanılsama olduğunu yazıyor. Bu konuyu ele almak için niye acele etmiş bilmiyorum ama karşı olduğu "üstünkörü ele alma" işini de kendisi yapmış. Psikanaliz ile pek ilgisi olmayan inanç konusunu, kendi sahasına çekerek anlamlandırma çabasına girmiş ama beyhude bir uğraş olmuş, bana kalırsa. Dediği gibi, aceleye gelmiş olabilir veya söyleyebileceklerinin tamamı bu kadardır. Kitabın içinde doğru tespitler elbette var ama kitaptaki asıl amacını tam açıklayamamış. Kitabın bazı yerlerinde adeta "Benim dindar arkadaşlarım da var." gibi bir sempati yaratmaya çalışmış ama kitabın tamamında inançlı insanlara önyargıyla yaklaştığını ve normal olmayan bir şekilde bilimi kutsadığını görüyoruz.
Bir Yanılsamanın Geleceği, Neden Savaş
Bir Yanılsamanın Geleceği, Neden SavaşSigmund Freud · Say Yayınları · 20221,667 okunma
112 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Freud'un okuduğum ilk kitabı olmasına rağmen hiç yabancılık çekmedim. Sanki tanıdığım bir yazarı okuyormuşum gibi hissettirdi. Bu yönüyle sıkmayan akıcı bir dille yazılmış sade bir kitap diyebiliriz. Kitap 10 bölümden oluşuyor. İlk 2 bölüm din kavramından önce insanların uygarlıktan anladığı ve uygarlığın ne olması gerektiğini tartışırken diğer bölümlere geçtikçe Tanrı özel inceleme konusu oluyor ve devamında da Din kavramı ele alınıyor. Dinin bir yanılsama olduğunu savunan ve kendine göre fikirlerle destekleyen, Freud bunun yerine bilimi koymamız gerektiğini iddia ediyor. Ancak yine kendisinin kendine sorduğu şu soru beni o ana kadar söyledikleri konusunda tekrar düşünmeye itti. Peki dini kaldırdık bilimi koyduk yerine. Bilimin yanılsama olmadığını nerden bileceğiz ? Veya ilerde bir yanılsama olmayacağını nasıl anlayacağız ? Freud bunada diyor ki: Bilim hiç bir zaman din gibi değişmez olmamıştır. Şu an bilemediği şeyi, şu anki bilgisiyle bilemiyordur. Yeterli zaman verilirse bilim herşeyi çözecektir. Kişisel fikrim bu kitabın din kavramına tamamen karşıt bir görüşten yazılmış olduğudur. Kitabı okurken etkilenebileceğinizi düşünüp ona göre okumanızı tavsiye ederim. Din konusunda yeterli bilgi sahibi olmayanlar kitaptan farklı şeyler anlayacaktır. Bu ayrıma dikkat etmekte fayda var diye düşünüyorum.
Bir Yanılsamanın Geleceği, Neden Savaş
Bir Yanılsamanın Geleceği, Neden SavaşSigmund Freud · Say Yayınları · 20221,667 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
#Freud okumaya lise yıllarımda merak salmıştım. Okuduklarımı tam anlamlandıramasamda kuramı yavaş yavaş öğrenmeye çalışıyordum. Sanırım bu yıllar sindirerek okumamda önemli adımlar oldu . Uygarlığın Huzursuzluğu ; 8 bölümden oluşan , psikolojiyi ve sosyolojiyi temel alarak insanın davranış eğilimlerini açıklamaya çalışan bir kitap . Ve huzursuzluğu uygarlığa dayandırıyor . İnsanın yaşamdaki amacı nedir ? İnsan için mutluluk nedir ? gibi soruları okurun zihnine yerleştiren #kitap daha uygar olmaya meyleden insanın yarattığı evrende aynı zamanda huzursuzluğu da yarattığını anlatıyor. Devirler ,medeniyetler , insanlar gelip geçiyor ama evrendeki içgüdü hep aynı .. Bilmediğimiz ve farklı olana ulaşmak. Ucu bucağı ,sonu olmayan istekler ve döngüde hep huzursuzluk ... Sadece psikoloji sevenlerin değil birey/toplum ilişkisini anlamak ve insanların yaşam gayesini bulmadaki çabasını anlamlandırmak isteyen herkesin okuması gereken bir #kitap bence . Dinin yaşamdaki anlamı , vicdanın varlığı , ego ve süper egonun yarattığı eğilimlerin insan davranışlarındaki önemi ve suçluluk duygusunu anlamak adına doyurucu bir #okuma oldu benim açımdan. Tavsiye ederim .
Uygarlığın Huzursuzluğu
Uygarlığın HuzursuzluğuSigmund Freud · Cem Yayınevi · 20183,048 okunma
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.