Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1839 Tanzimat Fermanı ile başlayan devir, devletin toplumsal yapısında geçerli olanve meşruiyetini İslam hukukundan alan, kamu hukuku, özel hukuk, usul hukuku, cezahukuku alanlarında Müslüman ve Müslüman olmayan kitleler arasındaki eşit olmamahalini gündeme getirdi. Bu iki kitlenin eşitliği, 1856 İslahat Fermanı ile kesin olaraksağlandı ve
312 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
necip hablemitoğlu'nun 1999 yılında yazdığı kitabı. elimdeki 18. baskıyı pozitif yayınları 2016'da çıkardı. yakın siyasi tarih kitaplarını okumayı çok severim. hele cemaat meselesi gibi gündemle ilgili bir konu ise günümüzdeki olayların kökenine doğru ufuk açıcı bir yolculuğa çıkabilirsiniz. kitaba geçmeden önce yazar hakkında biraz bilgi
Köstebek
KöstebekNecip Hablemitoğlu · Pozitif Yayınları · 20181,299 okunma
Reklam
480 syf.
6/10 puan verdi
Yazar, diyalektik bir bakışla son yüz yılda Türk Silahlı Kuvvetlerine damgasını vuran iki çizgi mücadelesinden birinci çizgi olan; antiemperyalist, tam bağımsızlıkçı ve çağdaşlaşmacıların önderliğinde, İstiklal Savaşı, 27 Mayıs Devrimi ve 28 Şubat post modern devrimi yapılırken, ikinci çizginin temsilcileri olan; emperyalist işbirlikçi, mandacı ve dinci- yobazlar da, 12 Mart, 12 Eylül ve 15 Temmuz emperyalist destekli darbeleri gerçekleştirdiler, tarihi tespitinde bulunuyor...
Kartalın Başını Kopardılar
Kartalın Başını KopardılarErcan Sedefoğlu · Sergi Yayınevi · 20181 okunma
Kıbrıs’ta 44 yılda çok şeyler değişti: Artık Türk varlığı şart(2)
HUKUK VE POLİSLİK OKUMANIN NEDENLERİ 1959 rejimi yani Zürih ve Londra anlaşmalarıyla ortaya çıkan ve Kıbrıs halkının yüzde 70 Rum, yüzde 30 Türk temsilciler tarafından idare edilmesini federal sınırlar tespit edilmemekle birlikte her iki tarafın da kendi cemaat meclislerinin kurulmasına, Makarios idaresi fevkalade tepki göstermeye başladı. Bu
Duyguların ve şahsi kanaatlerin ön planda olması, İslâmi hareketleri paramparça etmiştir. Mısır'da İhvan-i Müslimin'den ayrılan hizipleri saymak bile mümkün değildir. Türkiye'de Risale-i Nur hareketi, param-parça olmuştur. Afganistan'da silahlı mücadele veren mü'minler, tek bir cemaat haline gelememişlerdir. Pakistan'da Ebû'l-A'la Mevdûdi'nin vefatından sonra, Cemaat-i İslami dört gruba ayrılmıştır. Bütün bunlar gururlu müslümanların yönlendirdiği İslami hareketlerdir. Dolayısıyla bir İslâmi hareketi değerlendirirken, o hareketin, fıkıhla ilgisine dikkat etmeliyiz. Eğer fıkha dayalı ise (ister muvaffak olsun, ister olmasın) o hareket meşrudur. Saf ve mu çcerred mânâda şuura dayanan (ve fıkhı hafife alan) hareketler; velev ki muvaffak olsalar bile, tehlike ile karşı karşıyadırlar. Zira şuurda, duygu ve hisler ön plandadır, sürekli değişim vardır.
Sayfa 377 - İnkılab
83 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.