Bir âlime, 'Bu dünyada rahat var mıdır?' diye sordum; 'Ya deli, ya sarhoş ya da divane olmalı' dedi. - Nizâmü'l-Mülk
Nizamü'l-Mülk'ün tabiriyle: "Hem nasihat, hem hikmet, hem destan, hem Kur'an tefsiri, hem peygamber sözleri, hem peygamberler kissasi, hem geçmiş adil padişahların maceralarıdır. Bizden evvelkilerden haber verirken kalanlardan meyveler devşirir. Uzun olmasına uzun, lakin özlüdür ve adil hükümdara yaraşır ya zılmıştır." diyerek kitabının esasında bir el kitabı olarak hazırladığının ipuçlarını verir.
Reklam
Nizamü'l Mülk / Siyasetname
Liyakatli ve tecrübeli bir köle, bin evlattan evladır.
Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Nizamü'l Mülk : Siyasetname
Meselelere dair istişare eylememek kişinin muhakemeden yoksunluk ve başına buyruk olmaklık alametidir.
Sultan Melikşah'ın Ölümü ve Selçuklu Devleti'nin Duraklama Dönemi
Büyük Selçuklu Devleti'ni Çin'den Boğaziçi'ne, Akdeniz'e Kafkaslardan ve Aral gölünden Hint Denizi ve Yemen'e kadar genişleterek dünyanın en büyük imparatorluklarından biri haline getirmiş olan Melikşah, otuzsekiz yaşında 20 Kasım 1092'de Bağdat'ta zehirlenme sonucu öldü. Aslında onun hedefleri, devletinin sınırlarını çok daha uzaklara götürmekti. Sultan Melikşah'ın zehirlenerek ölümü, kendisinden bir ay kadar önce 14 Ekim 1092'de, devletin yaklaşık otuz senedir vezirliğini yapmı olan Siyasetnâme sahibi Nizâmü'l-Mülk'ün de İsfahan-Bağdat yolunda Ebü Tahir Arrani adlı bir İsmaili fedaisi tarafından öldürülmesi, Selçuklu ailesi fertleri arasında bir türlü önü alınamayan iktidar mücadelelerine eklenince, sonuçta Büyük Selçuklu Devleti önce durakladı, sonra da parçalanmaya yüz tuttu.
Bitmez Türk'e olan düşmanlık
İmparatorluğun kurulduktan sonra daha ziyade yerleşik İran halkına dayanan bir İslâm-Türk Devleti haline gelmesi ve kuruluş sırasında büyük rol oynayan göçebe Türkmen/Oğuz kitlelerinin ihmal edilerek, adeta, devlet teşkilatı dışına itilmesi karşısında vicdanen rahatsız olan Nizâmü'l-mülkun onları devlete ısındıracak tedbirler getirmesi, ondaki hak ve hukuk anlayışına delil olarak alınabilir. Bütün bu müspet taraflar yanında, hatunların devlet işlerinde rol oynamalarına karşı çıkması gibi, Türk devlet geleneklerine aykırı düşen fikirleri de vardır. Başında bulunduğu mülki teşkilat mensuplarının haklarını ve nüfuz alanlarını korumayı hedef alan fikirleri, devletin bir Türk Devleti olduğu görüşü ile bağdaştırılamaz. Nizâmü'l-mülk, İranlıların haklarını savunurken, Selçuklu ordusunu sadece Türk unsurundan değil, muhtelif kavimlerden meydana gelen karma bir ordu haline getirilmesi tezini savunması, askeri teşkilat kadrolarını işgal eden Türkler'in devletteki nüfuzlarını kırmaya yönelik bir manevra olarak kabul edilebilir.
Mehmet Altay Köymen'in önsözünden – Türk Tarih Kurumu
Reklam
35 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.