“Ben müşteriyim siz de satıcı, öyle göz kararıyla karides satıldığı nerede görülmüştür?” “Eeh… Balina değil, orkinos değil, sinarit değil. Alt tarafı 250 g karides alacaksın arkadaş, tutup bir gazetelik laf ediyorsun.” “Böylece alıyorsan ne âlâ! Almazsan keyfin bilir…” “Bari kâğıdını değiştirin, bu kese kâğıdı ıslak.” “Zatınızın teşrif edeceğini bilselerdi karidesler ıslanmamak için şemsiye kullanırlardı. Ama bizim kâğıtları beğenmiyorsan seninkilere sararız…” “Bırakın onları notalarım onlar: Bestem, bestelerim; keman partisi, çello partisi, viyola partisi…” “Halk Partisi, Adalet Partisi, Bölükbaşı Partisi… Seninki gıygıycı galiba. Kusura bakma Şopeeenn!” “Ben Şopensem siz de balıkçı güzelisiniz, anladınız mı? Vazgeçtim almaktan, karidesleriniz de sizin olsun!”
Sorularımı bitirip veda etmek üzere ayağa kalktığımda dedi ki: -"Biraz daha oturunuz lütfen." Oturdum. Şöyle bir konuşma geçti aramızda: -"Soracağınız sorular bitti mi?" -"Bitti Paşam." -"Bu vatan içine düştüğü bu felaketten nasıl kurtarılır, istiklaline nasıl kavuşturulur? diye bir soru
Reklam
- Fakat nasıl olur? Benim onlardan hiçbir çıkarım yok. Siz onları niçin mezardan çıkarmak istiyorsunuz? Çiçikov, ihtiyarın meseleyi anlamadığını düşünerek konuyu detaylıca anlatmak zorunda kaldı. Birkaç kelime ile ona canları devir veya satışın kağıt üzerinde olacağını ve çanların yaşıyorlarmış gibi gösterileceğini açıkladı. Yaşlı kadın gözlerini iri iri açarak ona baktı: - Ya siz ne yapacaksınız oluyor onları? - Orası benim bileceğim bir şey. - Fakat onlar ölü! - Onların yaşadığını kim söyledi ki? İşte bu yüzden ölüler size zarar veriyor, çünkü onlar için vergi ödüyorsunuz. Ben sizi, yükten, vergi ödemekten kurtaracağım. Anladınız mı? Sizi yalnızca kurtarmıyorum, üstelik on beş ruble de para veriyorum. Anlaşabildik mi? Yaşlı kadın tane tane konuştu: - Doğrusu anlayamadım. Şimdiye kadar hiç ölü can satmamıştım.
Sayfa 46 - İskeleKitabı okudu
Geri147
473 öğeden 471 ile 473 arasındakiler gösteriliyor.