Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bilginin en büyük düşmanı cehalet değildir. Bildiğini zannetme sanrısıdır…
Düzensizlik zamanla artar, çünkü zamanı düzensizliğin arttığı yönde ölçüyoruz.
Reklam
Eğer evren gördüğümüzden farklı olsaydı, şimdi burada olmazdık.
Why are neutrino remnants in space so important?
Tam büyük patlama anında evrenin sıfır büyüklükte ve bu nedenle sonsuz sıcaklıkta olduğu düşünülür. Ama evren genişleyince ışımanın sıcaklığı düşer. Bu anda evren çoğunlukla foton, elektron ve nötrinolardan, ve bunların karşıparçacıklarından, bir miktar da proton ve nötrondan oluşur. Evren genişlemeyi sürdürüp sıcaklık düştükçe çarpışmaların neden olduğu elektron/karşıelektron çiftlerinin oluşma hızı, birbirlerini yoketme hızının altına düşecektir. Böylelikle elektron ve karşıelektronların çoğu birbirini daha çok foton oluşturacak şekilde yokecek ve geriye çok az sayıda elektron kalacaktır. Nötrino ve karşınötrinolar ise birbirlerini yok edemeyeceklerdir, çünkü bu parçacıklar birbirleriyle ve başka parçacıklarla çok az etkileşimde bulunurlar. (O halde bugün de varolmaları gerekir.) Onları gözlemleyebilirsek, evrenin bu çok sıcak ilk aşaması için iyi bir tanıt olurdu.
Sayfa 129 - Milliyet YayınlarıKitabı okudu
Eğer evren başlangıçta karmakarışık ve düzensiz, ya da maddenin basıncı düşük idiyse, şimdiki gözlemlerimizle saptanan sınırdan daha çok sayıda erken kara deliğin ortaya çıkmış olması beklenebilirdi. Gözlemlenebilir sayıda erken kara deliklerin yokluğu ise ancak, başlangıçta çok yüksek basınçlı ve son derece tekdüze bir evren açıklanabilir.
Sayfa 124 - Milliyet YayınlarıKitabı okudu
Şüphesiz henüz gelecekten gelen birini görmedik (yoksa gördük mü?)
Reklam
...evrenin bizim keşfedebileceğimiz ve anlayabileceğimiz bir dizi rasyonel yasa tarafından yönetildiği gerçeğini değiştirmezdi.
Akıllı insanın hali
Akıllı insan asla evlenemez,çünkü evlenirse işlerin değişeceğini bilir.
Ne olduğumuzu geçmişimiz söyler; o olmadan kimliğimizi kaybederiz
kara delikler tamamen kara değildir. Daha önce zannedildiği gibi bunlar ebedi hapishaneler değildir. Kara deliklerden bir şeyler kaçabilir, hem bu evrene hem de belli bir olasılıkla başka bir evrene. O zaman eğer bir kara deliğin içindeyseniz umutsuzluğa kapılmayın, dışarı çıkış olanaklıdır!
Reklam
Güneşimizin kütlesine sahip bir kara deliğin parçacık yayınlaması o kadar seyrek olur ki, böyle bir süreci saptamak olanaksızdır. Ancak, çok daha küçük kütleli -örneğin bir dağın kütlesi kadar- 'mini' kara delikler var olabilir. Böyle bir dağ kütlesine sahip kara deliğin yayınlayacağı X-ışını ve gama ışınları yaklaşık on milyon megawatt olur ki, bu da tüm dünyanın elektrik ihtiyacını karşılayabilir. Ama küçük bir kara delikle baş etmek kolay değildir. Onu bir güç üretim merkezine yerleştiremezsiniz, çünkü tabanı delip geçerek dünyanın merkezine yerleşir. Böyle bir kara deliğe sahip olsaydık, onu koyacağımız en emin yer, uzayda dünya etrafındaki bir yörünge olurdu.
Kara delikten ışık kaçamadığı için, uzaktaki bir gözlemcinin birinin kara deliğe düştüğünü görme şansı yoktur. Uzayda kimsenin sizin bağırdığınızı duymadığı gibi, kimse de sizin kara deliğe düştüğünüzü göremez.
John Wheeler'ın 1967 yılında ortaya attığı 'kara delik' terimi, daha önceden bu tip yıldızlar için kullanılan 'donmuş yıldız' teriminin yerini aldı. Wheeler'ın adlandırması, nasıl meydana geldiklerinden bağımsız olarak çökmüş yıldızların kalıntılarının kendi başlarına incelenmeye değer nesneler olduklarına vurgu yapıyordu. Karanlık ve gizemli bir şeyleri çağrıştıran bu yeni isim kısa zamanda benimsendi. Ancak Fransızlar, Fransız olduklarından, bu isimde sakınca gördüler. Kara deliğin Fransızca karşılığı olan "trou noir" teriminin müstehcen çağrışımları vardı. Ama bu itiraz, başka bir Frangiliz uydurma olan le weekend sözcüğüne yapılan itiraz gibi kısa ömürlü oldu. Sonunda pes ettiler. Böyle bir şampiyon karşısında kim direnebilir ki? Dışarıdan bakıldığında, kara deliğin içinde ne olduğunu bilemezsiniz. İçine televizyon setleri, elmas yüzükler hatta düşmanlarınızı atabilirsiniz ama kara deliğin tek hatırlayabildiği toplam kütlesi, dönme durumu ve elektrik yükü olacaktır. John Wheeler bu ilkeyi 'kara deliğin saçı yoktur' ifadesiyle anlatır. Fransızlar için şüphelerini doğrulayan bir ifade.
Sayfa 43 - 44Kitabı okudu
Atarcalar evrendeki en parlak ve muhtemelen bugüne kadar gözlemlenen en uzak nesnelerdir. Atarca ismi 'yıldızımsı radyo kaynakları" teriminden gelir ve kara deliklerin etrafında dönen madde diskleri oldukları varsayılır.
Sayfa 42 - Quasar: quasi-stellar radio sources -çn.Kitabı okudu
Görelik kuramında biricik bir mutlak zaman yoktur, bunun yerine herkesin, nerede olduğuna ve nasıl devindiğine bağlı olarak işleyen kendi özel zaman ölçüsü vardır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.