Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir kısım ülkeleri süper güç yapan ilim ve tekniktir. İlim ve tekniği haram eden tek ayet ve hadis gösterilemez, tam tersine pek çok ayet ve hadis, ilimde ve teknikte ilerlememizi emrettiği halde çeşitli sebeplerle Müslümanlar iki yüz senedir geri kalmış, İslam medeniyetinin esasları şunlardır : İlim, sanat, teknik ve İslam ahlakı. Özellikle parada, malda ve makamda ahlaklı olmalı. İlim, Allah'ın sıfatıdır, dinli-dinsiz kısımlara ayrılmaz ; bu sebeple okul ders kitaplarının bütünü, bir kısım ayet ve hadislerin şerh ve izahıdır. Teknik, Allah'ın Sâni sıfatına istinad eder ; sanatkâr olmak da Sünnetullah'tır, ibadettir, Eğer Müslümanlar bu anlayışı yakalarsa en kısa zamanda onlar da “süper güç” olur.
1774 Küçük Kaynarca Antlaşması'na kadar Osmanlı Devleti bugünkü Amerika Birleşik Devletleri gibi dün yanın süper gücü idi. Bu tarihten sonra süper güç olu şunu İngiltere'ye kaptırdı. Osmanlı süper güç ünvanını tam 321 yıl sürdürdü.(1453-1774) İngiltere 1815'te dünyanın en güçlü devleti oldu. Ancak bu sıfatı 130 sene taşıyabildi. İngiltere Müslü manların yaşadığı toprakları sömürgeleştirmeye baş layınca Osmanlı Hilafetinden çekinir oldu. Halife bir sözüyle buradaki insanları ayaklandırabilirdi. Bu sebep le 18. asır sonunda siyasetini Osmanlı Hilafetini zayıf latmak üzerine kurdu. İlk olarak Arabistan'da Vahabi hareketini çıkararak Müslümanları böldü ve mukaddes beldeleri tehlikeye soktu. Ardından Osmanlı Padişahla rının Kureyşli olmadığı, halife hakkı bulunmadığı pro pagandasını yapmaya başladı. İngilizler böylece İslâm coğrafyasında hem toprak hem de zihinsel bölünmeyi başlatmış oldular. Ne de olsa gücünü bölmeden ve ayrış tırmadan alan bir devletti İngiltere.
Sayfa 73 - Lopus YayıneviKitabı okudu
Reklam
Demek ki makine, kendini imal edenlerin hesaplarına uygun bir biçimde işliyordu; fakat denklemlerin içermesi de gereken, tasvir etmesi güç bir olay oldu. Herkes bilir ki, elektro-dinamik iki makine temasa geçtiğinde potansiyeli yüksek olan, diğerini yüklemektedir.
SÜVEYŞ KANALI KRİZİ VE MACARİSTAN’IN İŞGALİ
Temmuz 1956'da hâlâ Britanya ve Fransa tarafından işletilen Süveyş Kanalı'nı Mısır'ın lideri Cemal Abdül Nasır millîleştirmiştir. Amacı Nil Nehri üstüne kurulacak baraj için fon oluşturmaktır. Britanya ve Fransa hükûmetleri derhâl kanalı işgâl etmek için İsrail ile işbirliği yapmışlardır. Rastlantı eseri aynı dönemde Macaristan hükûmeti tek-parti dönemini sona erdirdiğini, Varşova Paktı'ndan çıktığını bu nedenle de Rus birliklerinin Macaristan'dan çekilmesi gerektiğini açıklamıştır. Britanya ve Fransa Mısır'ı işgal ederken Sovyet tankları Macaristan'a yürüyordu. ABD Sovyetler'in güç kullanmasını eleştirmek istiyordu ama Britanya ve Fransız paraşütçüleri Süveyş Kanalı'na yağmur gibi yağarken bunu yapamıyordu. ABD'nin karşı duruşu ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde dışlanmaları nedeniyle Britanya ve Fransa kanalı geri alma girişiminden vazgeçtiler. Tüm bunların etkileri çok büyüktü (bkz. Hourani, 1989): Britanya ve Fransa en sonunda artık bağımsız hareket edebilen süper güç olmadıklarını anladılar. Her ikisi de sistematik olarak sömürgelerinden çekilmeye başladılar. Britanya ekonomik ve güvenlik çıkarları için Avrupa'ya bel bağlamaya başladı. Batı Avrupalılar Atlantik İttifakı'nda ABD'nin baskın ortak olduğunu açıkça görmüş oldular.
Sayfa 108Kitabı okudu
I. DÜNYA SAVAŞI DERS ALMAYA YETMİYOR
AB İkinci Dünya Savaşı'nın küllerinden doğmuştur. Savaştan önce Avrupa küresel ticarete, bankacılığa ve finansa hâkimdi. Împaratorlukları tüm dünyaya yayılmıştı ve askerî gücü sorgulanamazdı. Ama Avrupalıların çatışmaları ve fikir ayrılıkları işbirliğinin getireceği bolluğu baltaladı. Barış yanlıları 1914-18 Birinci Dünya Savaşı'nın silahlı çatışmanın vahşetini ve anlamsızlığını kanıtlamaya yettiğini düşünse de, aynı mesajın kitleler tarafından anlaşılması İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ancak gerçekleşmiştir. Savaş beraberinde 40 milyon ölüm ve muazzam bir yıkım getirmiştir. Tüm ülkeler ağır kayıplar vermiş ve fiziksel olarak zarar görmüştür. Şehirler harâbeye dönmüş, tarımsal üretim yarıya düşmüş, gıda karneye bağlanmış, iletişim tamamen aksamıştır. Savaş ayrıca Avrupa'nın küresel gücüne ve etkisine neredeyse öldürücü bir darbe indirmiştir. Böylelikle büyük Avrupalı imparatorlukların sonu gelirken ABD ve Sovyetler Birliği'nin süper güç olmaya giden yolları açılmıştır.
Sayfa 105Kitabı okudu
352 syf.
·
Puan vermedi
Bir iktidar; insanları pasifize eden, düşünceleri yok sayan, tek gerçeğin iktidar olduğunu dayatan. Üç süper güç; savaş sınırlarını istekleri ölçüsünde tutan. Winston ve kardeşlik var gibi gözüken ama sadece düşüncelerden ibaret olan bir başkaldırı. Savaşın temeli yıkımdır, insan hayatının değil, insan emeğinin meyvelerinin yıkımı.. 2+2=5 !
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019166,2bin okunma
Reklam
Bugün dünyada tek süper güc varsa, bu, ABD'nin güçlü olmasından değil, diğer ülkelerin zayıflığındandır..
Sayfa 210Kitabı okudu
Baudrillard'a göre medya simülasyonu, temsil etmeye çalıştığı dünyayı "içeriye doğru patlattı": Askeri şiddet, terör ve terörizmin küreselleşmesiyle geride kaldı; cinsellik, silikonlu ve sert seks pornografisi tarafından arkadan vuruldu; moda, süper modellerle birlikte ikinci güç haline geldi.
Bir süper güç, varoluş tehdidiyle karşı karşıya kaldığında saldırganlaşır.
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.