Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Güneş eskisi gibi yine hiçbir zaman penceremize gelmedi ve Tanya bir daha hiçbir zaman uğramadı semtimize..
Sayfa 259 - +1 KİTAPKitabı okudu
İnsan, sevgisini daima birilerine yüklemek ister. Bazen bu sevgiyle onu ezdiğini, sevilen kimsenin hayatını zehirlediğini düşünmez bile. Oysa biz, Tanya'yı sevmek zorundaydık; ondan kendisini sevmemize izin vermesinden başka bir şey isteyemezdik. Çünkü sevecek başka kimsemiz yoktu.
Sayfa 249 - +1 KİTAPKitabı okudu
Reklam
Şafak Türküsü
Beni burada arama anne Kapıda adımı sorma Saçlarına yıldız düşmüş Koparma enne, Ağlama. Kaç zamandır yüzüm tıraşlı Gözlerim Şafak beklerdim Uzarken ellerim
512 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Daha önce #küçükkati1 ve #küçükkati2 kitaplarını okuduğum yazarımızın bu kez #umutköprüsü1 eserini kendi doğum gününde hediye etmesi ayrı bir güzellik oldu benim için . Kaçarak evlenen iki aşık genç insanın hayatındaki zorlukları derinlemesine anlatan kitabımızda Romen Sebastian ve Macar Anna'nın ailelerine karşı dik duruşlarını, aşklarına nasıl sahip cıktıklarını, iki halkı nasıl birleştirmek için çabaladıklarını okuyacağız. İki halk arasındaki çatışmaya rağmen Sebastian ve Anna evliliklerini sürdürebilecek mi ? Sebastian'ın abisi polis müdürü Gainni'nin zalimlikleri bitecek mi ? Anna'nın arkadaşı Tina ve kocası Martin Gainni'nin zalimliklerini ortaya çıkartabilecek mi ? Sebastian'ın evlatlık kardeşi Costi'nin hikayesi beni çok etkiledi. Engelli olan Costi ve Tanya iliskisi nasıl sonuçlanacak ? Olayların akışı o kadar güzel ki sizi o anları yaşadığınızı hissettiriyor. Çok kaliteli, akıcı bir anlatımla yazılmış roman. Umut köprüsü'nün ikinci kitabını okumak için can atıyorum. Elinize, kaleminize sağlık.
Umut Köprüsü 1
Umut Köprüsü 1Osman Akdere · Elpis Yayınları · 202112 okunma
Başına gelen her şey ve senin onları nasıl karşıladığın, tekâmülün için bir fırsattır. Ve başına ne gelirse gelsin, herhangi bir şarta bağlı olmadan karşılık beklemeksizin vermek, acıyla baş edebilmenin ilk adımıdır sevgili Tanya.
Ne kötü huyun var Tanya, hep boş şeyler üzerine felsefe yapıyorsun! Yağmur yağar felsefe, parmakların ağrır felsefe, soba tüter bir başka felsefe. Böyle boş şeylerin felsefesini duyunca elimde olmadan, öğrenimin her insana yaramadığını düşünüyorum...
Reklam
''Ama Tanya,insana asıl işkence edenin değiştiremeyeceği şeyler olduğunu bilmiyor musun?''
Sayfa 128Kitabı okudu
416 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Richard Laymon
Richard Laymon
Lunapark
Lunapark
yazarın ilk okuduğum kitabı ve nasıl değerlendirmem gerektiği konusunda gerçekten kararsızım. Gerilim eseri olduğu yazıyor açıklamasında ama belki fazla dedektiflik belgeselleri izleyen ve korku oyunlarında takılan biri olduğum için gerilimi son 30 sayfasına kadar hissetmedim. Evsiz insanlara farklı bir bakış açısı getirilmiş; kanibalizm, vandalizm ve ahlaksızlığın hissedildiği bir kitap Lunapark. Evsizlerin korku saldığı bir kasabada birkaç gençten oluşan ''serseri avcılığı'' yapılmaktadır. Gençler, serserileri avlayarak kentten kovmaya yönelik eylemlerde bulunuyorlar ancak bir gün birini öldürmeye kadar ileriye gidiyorlar ve psikolojik sorunları olan lider Tanya'nın problemleri davranışları yüzünden ekip bir yok oluşa sürükleniyor. Ürünü amazondan almıştım ancak bana ilk basımından gönderim yapıldığı için kitap sararmış sayfalara sahip ve eski kokuyor. Başka bir yerden almanız durumunda okuyabileceğiniz değişik bir macera kitabı.
Lunapark
LunaparkRichard Laymon · E Yayınları · 199818 okunma
Yaşasın 8 Mart Yaşasın Sosyalizm
Boğuluyor nazlı, boynu kuğu kuşunun. Fakat dikildi ayaklarının ucunda partizan ve hayata seslendi İNSAN: “- Kardeşler hoşça kalın. Kardeşler kavga sonuna kadar. Duyuyorum nal seslerini geliyor bizimkiler!” Cellat bir tekme attı makarna sandıklarına. Sandıklar yuvarlandılar. Ve Tanya sallandı ipin ucunda
Yaraya dokunmak acıtır insanı tanya,kendinde dokunsan başkasıda dokunsa acıtır.Bazen bir başka acıda kendi acını yok etmek istersin.Rodrigo'nun kederi senin kederine denk düştüğü için ağlıyorsun şimdi,bunu biliyorum, onun acısında kendi acını yok etmek istiyorsun.
Reklam
Tanya, senin memleketini sevdiğin kadar, ben de seviyorum memleketimi. Seni astılar memleketini sevdiğin için, ben memleketimi sevdiğim için hapisteyim. Ama ben yaşıyorum, ama sen öldün. Sen çoktan dünyada yoksun, zaten ne kadar az kaldın orda: on sekiz senecik. Doyamadın güneşin sıcaklığına bile. Tanya, sen asılan partizan, ben hapiste şair. Sen kızım, sen yoldaşım. Resminin üstüne eğiliyor başım: kaşların incecik, gözlerin badem gibi, ama renklerini fotoğraftan anlamam mümkün değil. Fakat yazıldığına göre koyu kestaneymişler. Bu renkte gözler çok çıkar benim memleketimde de. Tanya, saçların ne kadar kısa kesilmiş, oğlum Memet' inkilerden farkı yok. Alnın ne kadar geniş, ay ışığı gibi, rahatlık ve rüya veriyor insanın içine. Yüzün ince uzun, kulakların büyücek biraz. Henüz çocuk boynu boynun: henüz hiçbir erkek kolu sarılmamış anlıyor insan. Ve püsküllü bir şey sarkıyor yakandan: süsünü sevsinler mini mini kadın. Arkadaşları çağırdım, bakıyorlar resmine. Tanya, senin yaşında bir kızım var. Tanya, kız kardeşim senin yaşında. Tanya, senin yaşında sevdiğim kız. Bizim memleket sıcaktır bizde kızlar tez kadınlaşır. Tanya, senin yaşında kızlarla okulda, fabrikada, tarlada arkadaşız Tanya, sen öldün, ne kadar namuslu insanlar öldürüldü ve öldürülmekte, ama ben, söylemesi ayıpmış gibi geliyor bana, ama ben, yedi yıldır kavgada hayatımı tehlikeye koyamadan hapiste de olsa bal gibi yaşıyorum.
Sayfa 465Kitabı okudu
Tanya, senin memleketini sevdiğin kadar ben de seviyorum memleketimi. Sen komsamolkaydın, genç komünisttin, ben 42 yaşında ihtiyar komünist, sen Rus, ben Türk, ama ikimiz de komünistiz.
KÜÇÜK TANYA'NIN SAVAŞ GÜNLÜĞÜ
İşte küçük Tanya'nın, dokuz sayfa tutan küçük günlüğü: 1. ( Kardeşim) Jenya, 28 Aralık günü, saat 12.30 da öldü. 1941. 2. Büyükannem, 25 Ocak günü saat 3'te öldü 1942.3. (Kardeşim) Lera, 17 Mart günü, sabah saat 5' te öldü. 1942. 4. Vanya Amca, 10 Mayıs günü, saat 4'te öldü. 1942. 5. Liyoşa Amca, 10 Mayıs günü, saat 4'te öldü. 1942. 6. Annem, Mayıs'ın 13'ünde, sabah saat 7.30'da öldü. 1942. 7. Bizim Saviçevler ailecek öldü. 8. Herkes öldü. 9. Tek yaşayan Tanya.
43 syf.
·
Puan vermedi
''Sağlıklı ve normal olmak istiyorsan, git sürüye katıl!'' Alıntısını yaptığımız söz kitabın özeti mahiyetindedir. Kovrin isminde bir felsefe doktoru görmüş olduğu bir keşişle fikir alışverişine tutuşur. Bu keşiş sıradan bir din görevlisi değil tamamıyla halüsinasyondur. Kovrin hayali keşişle yaptığı gizli sohbetlerde huzur bulur. Ancak eşi Tanya durumu öğrenince işler değişir. Tanya'ya göre Kovrin delirmiştir. Çünkü sıradan insanlardan farklı bir yol izlemiş, sıradan insanların yaptığını yapmamıştır. Kovrin gördüğü keşişin bir sanı olduğunu bilir. Ancak onunla yaptığı sohbetlerden o kadar haz alır ki keşişin gitmesini istemez. Bu durum evliliğini etkileyince mecburen tedavi olmayı kabul eder. Ancak aklını başına alması yani sıradan bir insan olması evliliğini sonlandırmasına neden olur. Kovrin'in hayatında artık Tanya'ya yer yoktur. O halde keşişi son bir kez misafir etmenin de bir mahsuru olmayacaktır. Zihinde kalın.
Kara Keşiş
Kara KeşişAnton Çehov · İş Bankası Kültür Yayınları · 20226,8bin okunma
43 syf.
·
Puan vermedi
Kara Keşiş
Kara Keşiş
gören bir felsefe doktorunun büyüklük hezeyanıyla vasat bir akademisyen olmasına karşın kendisini filozoflarla karşılaştırması, hayatına giren otoriteyi (kayınpederi) reddedişi, Tanya'nın (karısı) hastalığını fark etmesi...
Kara Keşiş
Kara KeşişAnton Çehov · İş Bankası Kültür Yayınları · 20226,8bin okunma
1.113 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.