Bırakıp gittin beni bütün kapılardan
Bütün çöllerde tek başıma kodun beni
Şafakta arayıp öğle vakti yitirdiğim
Vardığım hiçbir yerde değildin.
Sensiz bir odanın sahrasını nasıl anlatsam Hiçbir şeyin seni andırmadığı bir pazar kalabalığını
Denizde dalgakırandan da boş boşluğunu bir günün
Seslenip de senden cevap alamadığım sessizliği
Bırakıp gittin beni kalarak olduğun yerde hareketsiz
Her yerde bırakıp gittin beni gözlerinle
Düşlerin yüreğiyle bırakıp gittin beni
Yarım kalmış bir cümle gibi bırakıp gittin Gelişigüzel bir nesne bir şey bir iskemle gibi Yazla birlikte biten bir kısa tatil
Çekmecede bir kart gibi bırakıp gittin
Düşen hep ben oldum en küçük kımıldanışında senden
Başını çevirdiğin için ağladığımı görmedin hiç Bana bakıp görmediğin için
Ben yokken içini çektiğin için
Ayağına düşen gölgene acıdın mı hiç sen
Ah, kimselerin vakti yok
Durup ince şeyleri anlamaya
Kalın fırçalarını kullanarak geçiyorlar
Evler çocuklar mezarlar çizerek dünyaya
Yitenler olduğu görülüyor bir türkü açtılar mı
Bakıp kapatıyorlar
Geceye giriyor türküler ve ince şeyler
.....
Durup ince şeyleri anlamaya
Kimselerin vakti olmasa da
Okulların kadın öğretmencikleri
Tatil günlerini çoğaltsalar da
Kutsal nemiz varsa onun adına
Gözlerimiz için bağlar dokusalar da
Birikimler ve çizgiler gitgide gitgide
Açmaya ilk yaz çiçekleri
Bir gün birileri öte geçelerden
Islık çalarlar yanıt veririz
Kim sevmez dağlara tırmanmayı,
Kim sevmez sonsuza kadar kayalıklar arasında yaşamayı.
Çok şey var da… Ama sadece pek azını istiyorlar burada.
Günün uyanmasını mesela ve gülüşünü bir çocuğun,
Atıyor kalbi hayatın ve geçiyor bir gün daha,
Tükeniyor ömür zamanda.
Ve bir buğday, hurma ağacı kadar büyümeye niyetli,
Niyetli büyümeye daha da yukarıya.
Ve
Ah, kimselerin vakti yok
Durup ince şeyleri anlamaya
Kalın fırçalarını kullanarak geçiyorlar
Evler çocuklar mezarlar çizerek dünyaya Yitenler olduğu görülüyor bir türküyü açtılar mı
Bakıp kapatıyorlar
Geceye giriyor türküler ve ince şeyler
Memelerinde biraz irin, biraz balık ve biraz gözyaşı
Bir dev oluyorsun deniz deniz deniz sisin dere
İLKYAZ
Ah, kimselerin vakti yok
Durup ince şeyleri anlamaya
Kalın fırçalarını kullanarak geçiyorlar
Evler çocuklar mezarlar çizerek dünyaya
Yitenler olduğu görülüyor bir türküyü açtılar mı
Zaman zaman kitap önerisi isteyen arkadaşlarım oluyor. Ben de refleks olarak hemen 1K'de okuduğum kitaplara göz atıyorum uzun uzun. Bir süre sonra yorucu ve zaman alıcı olan bu duruma karşı "ne yapmalı" düşüncesiyle bir süredir aklımda olan bu listeyi yapmaya karar verdim. Şimdiye dek okumuş olduğum 370 kitap içinden benim için
Kum Güzeli - Ulus Baker
En elde edilmemiş şiirdin sen. Kuşluk vakti yazılanlardan
Bıkkın bir rahibin, bir sabah, yorgun bir vezirin akşamın alacakaranlığında muhtemelen yazacağı
Masadan doymadan kalkmış gibi okunmalı,güzelsin...
Uzaktan zor seçilebilir bir harf
Hayır hayır! Şimdi anlıyorum
Gizli bir rakam, Kabala'dan kumun üzerine
Kum Güzeli
"En elde edilmemiş şiirdin sen. Kuşluk vakti yazılanlardan… Bıkkın bir rahibin, bir sabah, yorgun bir vezirin akşamın alacakaranlığında muhtemelen yazacağı… Masadan doymadan kalkmış gibi okunmalı… güzelsin…
Uzaktan zor seçilebilir bir harf… Hayır hayır! Şimdi anlıyorum… Gizli bir rakam, Kabala’dan… kumun üzerine çizilen…
Merhaba arkadaşlar @ngkabal son çıkan kitabını da #okudumbitti Diğer iki kitabını da okumuş ve sevmiş biri olarak bu kitabı daha çok sevdiğimi itiraf ediyorum. Kesinlikle bence serinin en iyi kitabı şuanda bu kitap Kitabın konusuna gelirsek bir kere şimdi böyle sarı cıvıl cıvıl karnaval falan okuyunca öyle aklınıza yaz eğlenceleri falan gelmesin