İlk Peyami Safa okumamı daha bilindik eserlerinden ziyade Yalnızız eseri ile yapmış olmak önemli benim için. Okumaktan keyif aldığım, Türk klasikleri favorilerimin başını çekebilecek nitelikte ve okuma zevkime hitap eden bir eser. Yazarın akıcı üslubunun yanında yer yer felsefi aktarımlarda bulunduğu pasajları anlamak için ikinci kez dönüp okumam gerekse de halimden memnundum, beni zorlayan kitaplar bana göre çok daha kıymetli. 1950lerde basılmamış gibi çağ atlayan aktarımları ve ruh tahlilleri hayran kalınası. Kitap başlangıçta aile içi çekişmelerle sürecek hissiyatı verse de ilerledikçe mevzunun daha derin olduğu gözleniyor. Kendine özgü düşünceleri, entelektüel kişiliği, yaşı gereği farklı tecrübelere sahip olan, olaylar arasındaki neden-sonuç ilişkisini fark eden ve ayrıntıları görebilen zekâsıyla Samim karakteri ise; sevdiğim kitap karakterleri arasındaki yerini aldı. Samim’in ütopik dünyası, hayatın gerçeklerinden kaçıp sığındığı ideal mekânı Simeranya’sının kurgudan ibaret olmamasını erişilmiş dünya olmasını dilerdim.
Eser manevi değerler üzerine de düşündürüyor. Manevi değerlerin zayıflaması sonucunda insanın sürükleneceği çıkmazın, materyalist yaklaşımlarla çözümlenemeyeceği vurgulanmakta(?) Bunların yanında tüm sorunların kaynağı olarak ruhsal problemleri göstermesi ise dikkat çekici bir başka kısım.
Psikoloji ve felsefe severlere tavsiye edilir.