Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Hukuk sistemi masumiyet ile suçluluk arasındaki temel farkı tanır. Psikiyatri sistemi ise tanımaz: Kişisel sorumluluk kavramını gururla reddeder."
Mutluluğumdan yahut mutsuzluğumdan yana bir şikâyetim yok. Mutlu olduğum zamanlar daha dışa dönük oluyor, insanlarla çok şey paylaşabiliyorum. Hüzünlü olduğum zamanlarda içimin titreyişlerine kulak kesiliyor ve şiir yazabiliyorum. Her iki durumun da ilahi bir bağış olduğuna inanıyorum. Fazladan taşıdığımı söyledikleri beş on kilo ile aram gayet iyi. Kanser yaptığını bilsem bile günde beş altı sigara tellendirmeden edemiyorum. Bütün bunlar için ilaç almaya hiç niyetim yok. Aynen Thomas Szasz gibi düşünüyorum: Hayat çözülmesi gereken bir sorun değildir. Her gün olabildiğince akıllıca, olabildiğince bütün ve olabildiğince duyarlılıkla yaşanması gereken bir şeydir hayat. Katlanmamız gereken bir şeydir. Onun çözümü yoktur.
Reklam
Mutluluğumdan yahut mutsuzluğumdan yana bir şikâyetim yok. Mutlu olduğum zamanlar daha dışa dönük oluyor, insanlarla çok şey paylaşabiliyorum. Hüzünlü olduğum zamanlarda içimin titreyişlerine kulak kesiliyor ve şiir yazabiliyorum. Her iki durumun da ilahi bir bağış olduğuna inanıyorum. Fazladan taşıdığımı söyledikleri beş on kilo ile aram gayet iyi. Kanser yaptığını bilsem bile günde beş altı sigara tellendirmeden edemiyorum. Bütün bunlar için ilaç almaya hiç niyetim yok. Aynen Thomas Szasz gibi düşünüyorum: Hayat çözülmesi gereken bir sorun değildir. Her gün olabildiğince akıllıca, olabildiğince bütün ve olabildiğince duyarlılıkla yaşanması gereken bir şeydir hayat. Katlanmamız gereken bir şeydir. Onun çözümü yoktur.
Sayfa 93 - Timaş yayınlarıKitabı okudu
Hayır. Bu karıştırma tüm alanlarda öyledir.
"Bir şeyin adını bilmeyi o şeyi bilmekle karıştırmak gazetecilikte, politikada ve psikiyatride yaygın bir hastalıktır."
Sayfa 42
1853 yılında, İngiliz pratisyen hekim Robert Brudennel Carter öncü bir yapıt olan Histerinin Patolojisi ve Tedavisi’ni yayımladı.
Reklam
Tıp bilimi ve tıp pratiği çok farklı iki girişimdir.
“Akıl hastalığı” denilen hastalıklar, başından beri, hekimlerin kendi uydurdukları varsayımsal hastalıklar için somatik belirtiler ya da belirleyiciler bulmaktaki başarısızlıklarının simgesiydi.
Hasta olduğuna inanılan herkes bir “hümoral dengesizlik”ten muzdarip olarak görülüyordu.
Yine de, ne kimyacılar ne de aşçıların mesleklerini icra etmek için lisansa ihtiyaçları yoktur.
Reklam
Kimler sadece reçeteyle alınabilecek uyku haplarını elde etmek için, söz gelimi uykusuzluk gibi bir “semptom” uydurmadı?
Hipokrat (yklş. İ.Ö. 460-377), Galen (129- yklş.199) ve Paraselsus (1493-1541) gibi sansasyonel hekimler ve “okul” kurucuları yarattı.
Bu bağlamda, belli bir davranış şablonunun bir hastalığın nedeni ya da sonucu olabilecekken, bizatihi davranışın ise tanım gereği bir hastalık olamayacağı ne kadar vurgulansa azdır.
Empirik bilime dayalı bir uzmanlık alanı olarak modern tıbbın doğum tarihi, genellikle, Alman patolog Rudolf Virchow’un (1821-1902) Fizyolojik ve Patolojik Histolojiye Dayalı Hücre Patolojisi adlı çalışmasının yayımlandığı 1858 yılı olarak kabul edilir.
Son olarak, resmen tasdik edilmiş teşhisler her türden yasal kovuşturmada delil yerine geçer ve tıbbî geçerlilikleri sorgulansa bile bu pek ender yapılır.
976 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.