İnsan, aslında en güzel şekilde yaratılmış mükemmel, muhterem bir varlıktır. Hiç bir kimseye sövülmesi caiz değildir. Bilhassa ağza sövülmesi büyük bir günahtır. "Tazîr" cezasını ve tövbe etmeyi gerektirir. Hatta bazı fıkıh âlimlerine göre bir müminin ağzına sövülmesi küfrü gerektirir. Zira müminin ağzı iman ve Kur'an yeridir, onun ağzına söven, -haşa- Kur'an'a sövmüş gibi olur. Bu sebeple iman ve nikâh tazelenmelidir.
Sayfa 564 - Kerahiye ve İstihsan, 42Kitabı okudu
Kesinlikle..
Hasan-ı Basrî şöyle demiştir: “Bazı insanları bağışlanma ümidi oyaladı. Sonunda bu dünyayı tevbe etmeden terk edip gittiler. Böyle birinin 'Ben Allah'a karşı hüsn-ü zan taşıyorum' sözü yalandır. Eğer o Allah'a karşı hüsn-ü zan taşımış olsaydı mutlaka iyi ameller işlerdi.”
Reklam
Tevbe'nin anlamı geriye dönüştür. Musibetleri doğuran önemli etkenlerden biri günahlar olduğuna göre, başa gelene kahretmek yerine, günahlardan pişman olmak ve onlardan vazgeçmek elbette daha isabetlidir. Yoksa günahlar onu işleyene eninde sonunda dönüş yapan bir bumerang olur.
Sayfa 254Kitabı okudu
Muhammed Taki Osmâni şöyle dedi: "Ümmetin istenmeyen birtakım durumlarla karşı karşıya kaldığı şu günlerde çoğumuz genellikle değerli zamanımızı güncel hadiselerle ilgili haberleri tartışarak, okuyarak ya da dinleyerek boşa harcıyoruz. Yapmamız gereken en önemli şeyi unutuyoruz: Allaha dönmek! Yaşadığımız olumsuz hadiseler hatalarımızın bir neticesi. Dolayısıyla eksiklerimizi kabullenmeli, tevbe etmeli ve kararlılık göstererek Allah Teala'nın merhametine, yardımına ve rehberliğine sığınmalıyız. Zorluklarla başa çıkmak için gereken güç, kuvvet ve cesaretten yoksun olduğumuzu idrak etmeliyiz."
Hâlâ vaktimiz varken tövbe etmeye niye bu kadar gaflet içerisinde yaşıyoruz ki.. Hepimizin huzuruna varacağımız Rabbimize karşı sorumlulukları yerine getirecek başka bir ömrümüz yok, üstelik günler çabuk geçiyorken bundan öğüt almalıyız.. Fırsatların verildiği zaman dilimini iyi kullanmamız gerek.. Allah'a ortak koşmayarak bir tek ona ibadet ederek ve Rasulüne ittiba ederek.. Cehennem ehline söylenecek şu ayet insan ömrünün ne kadar da biricik ve kıymetli olduğunu öğütlüyor aslında.. Size, öğüt almak isteyenin öğüt alacağı kadar ömür vermedik mi? Hem size uyarıcı da geldi." (Fâtır, 37)
Dön bak dünyaya
Saat 9 civarı sol kolumda hiç bilmediğim bir ağrı başladı. Dirseğin yukarısından yavaş yavaş aşağı indi. Kolu avuçlayıp bırakma isteği uyandıran bir şey, yaptım geçmedi. Masanın başından kalktım, oğlumun yanına geçtim. Jenga çubuklarıyla dikkatimi dağıtmaya çalıştım. Ağrıya uyuşukluk eklendi, 4 yaş oğlumdan da aynısını istedim yaptı yine geçmedi.
Reklam
1.000 öğeden 281 ile 290 arasındakiler gösteriliyor.