KAVAKLIDERE İLANI VE NECİP FAZIL ALİ GÖRKEM USERİN Çeşitli dönüşüm ve aksamalarla birlikte, 1943-1971 yılları arasında çıkan, alt başlığında kendini 'Siyasî ve Edebî Mecmua' olarak tanımlayan Büyük Doğu, ağırlıklı olarak siyasal ve ideolojik yazılara yayımlamasına karşın, yer yer şiir ve öyküye de yer verir. B. Rahmi Eyüboğlu, Z. Osman
Cemal Süreya:
"Şimdilerde Nazım Hik­met'i değerlendiren iki aşırı uç belirmiş bulunuyor: kimi yazar onu dünyanın en büyük şairi olarak anarken, kimi yazar da sadece siyasal bir bildirinin taşıyıcısı olarak görmek istiyor. Kuşkusuz bu iki ucun ikisi de siyasal bir tavırdan çıkıyor. Hele sosyalizme karşı olanların Nazım Hikmet'in üstünü çizerken ileri sürdükleri kanıtlar bütünüyle şiir dışı şeyler. Bununla birlikte Nazım Hikmet'i tapınılacak bir şair olarak görmeyi istemek de, sanırım, önce gerçekçilik açısından, onun anısına hayınlık etmek olacaktır."
Reklam
Şair Fatoş
Kendine İyi Bak Kendine iyi bak Bir veda değil elveda cümlesidir çoğu zaman O üç kelimeden çok daha fazlasını gizler içinde Kendine iyi bak Çünkü bundan sonra ben yanında olmucam olamıcam,istesemde istemesemde, Sevdim bir zamanlar seni hala seviyorum ve benden sonrada mutlu olmanı istiyorum Olurda bir gün dönersem seni iyi bulmak istiyorum Kendine iyi bak Çünkü bundan sonra kendinden başkası olmucak yanında sana bakacak,ben olmucam Kendine iyi bak ve beni düşünme Çünkü bende seni düşünmücem artık Arama sakın beni,yazma çünkü bende yazmıcam, Sil beni yüreğinden çünkü bende silecem Fakat yaşanılan paylaşılan güzel şeyler hatırına sana yürekten mutluluklar diliyorum Ve ben bir daha dönmemek üzere gidiyorum...
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
Dranas’ın, Rado’ya yazdığı mektubu okumaya başlamadan önce biraz aralarındaki dostluktan bahsedelim. Dranas ile Rado’yu, 1933’te İstanbul’da Cahit Sıtkı Tarancı tanıştırır. O sırada Cahit Sıtkı ve Şevket Rado, Ahmet Cevat Emre’nin çıkardığı Muhit dergisinde ilk şiirlerini yayınlamaktadır. Cahit Sıtkı, şiir anlayışında büyük benzerlikler gördüğü Ahmet Muhip Dranas’ı arar ve bulur. Böylece, üç genç şair, yaşamları boyunca sürdürecekleri sağlam bir dostluk kurarlar.
afganistan-1400
haydi kalk savaşçı madem mesafeler girmiş afgan cephemizle aramıza ve madem ayaklarımıza bağ olmuş yolumuzu kesmiş rotatifler teleksler holdingler karteller çok uluslu ebu cehiller
Reklam
1.000 öğeden 971 ile 980 arasındakiler gösteriliyor.