"Küp içindekini nasıl sızdırıyor ise, ben de içimdekileri sızdırıyorum Tanrım; duydukların küpün, benim küpümün sızdırdıklarıdır. Ya sızdırmadıklarım Tanrım, sızdıramadıklarım..?"
"Kayıp çocuk ölü çocuktan iyidir, diye düşünülen zaman diliminde... Oysa yıllar geçtikçe bu değişecek ve bir gün şöyle diyecekti: "Bari cesedini bulayım!" O zaman da ölü çocuk kayıp çocuktan iyidir, diyecekti."
"Ne de olsa savaş denilen eylem, devletin açıkladığı gerekçeler doğrultusunda bireyin canını vermeyi kabul etmesiyle mümkündü. Bireyi savaşa göndermek devlet otoritesinin en yüksek perdeden kullanımıydı. Buna karşılık bireyin de devlete en yüksek perdeden güvenini gerektiriyordu. Ama zaman içinde, bu konuda o kadar çok aldatılmıştı ki bireyin devlete güveni kalmamıştı. Savaş gibi bir ölüm-kalım meselesinde bile yalan söyleyebiliyorsa devlet bireyi her konuda aldatabilirdi."
"Çok uzak bir geçmişte yaşanan bir petrol krizi sırasında devlet tarafından kullanılan teşvik edilmiş olan bisiklet, bugün artık trafikte geçiş üstünlüğüne sahip bir ulaşım aracıydı." i
"Tuttukları dilek için bile para verir insanlar. Havuzlara, kuyulara para atarlar. Dileğini bile satın almaya alışmış birine de barış hediye edilmez, satılır."
"Çok uzaklarda 15 yaşındaki kızlar ellerindeki telefona bakarak yürüdükleri için kaldırımdaki direklere çarparken, köy meydanından geçerken başını kaldırıp etrafa bakması yasaklanmış olan Zerre de bazen bir ağaç dalına çarpıyordu."
"İnsanların bir damla su için göç yollarında birbirini boğazladığı bir evrenden insanların indirimde olan bir telefon için mağazalarda birbirini boğazladığı farklı bir evrene açılan, boyutlar arası bir kapıydı o kamp."