Çocukluğumun büyük hayal kırıklığıydı mimoza. Karşıma koyar, saatler boyunca soluşunu seyrederdim. Yüreğim ezilirdi çaresizliğimden. Bu çiçeğe hem tapar hem de ondan nefret ederdim. Tüm kısa süreli güzel şeylerin sembolüydü bu çiçek benim için. Şimdi sorsan, tek kelimeyle hayatın sembolüdür derim.