Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
OKUDUĞUN KİTABIN HAKKINI VER
Bir kitabı okuyup direk rafa kaldırmak kitaba karşı sergilenmiş aşağılayıcı bir tavırdır. Çünkü kitaplar sıradan, kullanıp atılan bir nesne değil, her biri bir ekoldür, üniversitedir. Ben bir kitaptan faydalanabildiğim kadar faydalanırım, üzerinde kafa yorar, irdeler, sıkar suyunu çıkarırım 😊 Nasıl mı? ✔️Kitabın ilgi çekici yerlerini/alıntılarını renkli kalemlerle işaretlerim. (Bazıları kıyamaz bunu yapmaya ama bu kitaplarınızın size ait olduğunu hissettirir ve aranızda duygusal bir bağ oluşturur😊) ✔️Yazar hakkında bilgi/anekdot toplarım. (Unutmayın ki bir kitap yazarından bağımsız düşünülemez) ✔️Kitabın (eğer varsa) ingilizcesini bulur okurum. ✔️Kitabın (eğer varsa) uyarlandığı filmi/diziyi izlerim. ✔️Kitap hakkında yazılmış farklı bakış açılarını, eleştirileri, yorumları gözden geçiririm. ✔️Ve bir ajandaya kitap hakkındaki tüm bilgi birikimimi, yorumumu aktarırım. Çünkü söz uçar yazı kalır👍 Bu şekilde hem okuduğum kitabı unutmam hem de kitabın ve yazarın hakkını vermiş olurum. İyi bir okuyucu da ancak bu şekilde yol alabilir. Zira marifet "bu ay 10 kitap okudum aferin bana" demek değildir. Zulanda ne var? Kendine ne kattın? Hayatta her ne yapıyorsak layığıyla, hakkını vererek ve severek yapalım. Sevgiler ❤️
Aradan geçen 80 yıla rağmen ikisi de hiç unutulmadı…
Bursa cezaevinde Nâzım Hikmet, Orhan Kemal’le aynı koğuşta kalmaktadır. Koğuş masasının üzerinde Orhan Kemal’in (asıl adı ”Mehmet Raşit Öğütçü”) bir roman başlangıcını görür. Okur. Ayağında takunyalar koşarak avluya çıkar Nâzım Hikmet. Orhan Kemal’e soluk soluğa sorar, “Siz mi yazdınız bunu?” Orhan Kemal çekinerek, “Evet” der. Nâzım Hikmet büyük
Reklam
Cesare Pavese: üzerine bir inceleme.
Depresif, karamsar, melankoli, içedönük bir kişiliği vardı. Hiç unutmam pavese: yaşama uğraşı kitabında intihar ile ilgili şunları söyler; “intiharı düşünen bir insan için en kötü şey kendisini öldürmesi değil, bunu düşünüp yapmamasıdır. İntihar düşüncesine yol açan manevi çöküntü kadar aşağılık bir şey yoktur.” Pavese: 30 mart 1938’de, daha henüz
İyi ki varsın Allah'ım
"Bak ne diyor Yaradan; Ah edip isyan etmeye gerek yok. Ey kulum! Sen bana havale et. Bir gün sen unutsanda, kanadını kıranı ben unutmam."🥀
Bir Süper Kahraman Öğretmenin Hikayesi
İçlendim... İlkokula başladım, minicik gövdeme boyum kadar çantayı taktılar, mavi önlüğüm, al yanaklarım ve başımın tepesinde iki yana açılmış iki şemsiye misali saçlarımla okul yolunu tuttuk annemle. Sınıftan içeri girdik, kalbim Kamran yakın mesafede duran Feride misal Ramazan davulu gibi atıyor. Belki de abartıyorum, o yaşta atsa atsa
Ömrümün Defteri Böyle Kapansın
Bu iletimi değerli https://1000kitap.com/osmanyalciner ' e ithaf ediyorum. Bu fukara sadece edebiyat değil, sinema hastasıdır aynı zamanda. Dolayısıyla artistlerin de. Evini bilmediğim artist çok azdı bir zamanlar. Bayramlarda evlerini ziyaret eder el öperdik. Zeki Müren’e Cağaloğlu yokuşunda rastlamıştık. Arabasının önüne attık
Reklam
Unutsun beni demişsin, bu bana imkansız geliyor. Çünkü unutmam için önce seni hatırlamam gerekiyor. Ben seni hiç unutmadım ki.
Cemal Süreya
Cemal Süreya
İyi geceler sokak lambasına tünemiş kumrular.
KAYBETMEK Max Payne' in şöyle bir lafı var hiç unutmam: the trouble of loving you, was the fear of losing you ( seni sevmenin sıkıntısı seni kaybetme korkusuydu ) Avucunda su tutmak gibidir. Garip bir heyecan ve hırsla yapılır. Parmaklarını ne kadar bitiş etsen de arasından akar.. İnatla avucunda su tutma isteği insanoğlunun yel
Cemal Süreya Senin çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara içinde kalsın dizlerim; yüreğim kadar acımaz nasıl olsa. Şems-i Tebrizi Düzenim bozulur, Hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
Ah Ulan Rıza
Neden halâ gelmedi, yoksa Saati mi şaşırdı bu hıyar? Gerçi hiç saati olmadı ama En azından birine sorar. Cebimde bir lira desen yok, Madara olduk meyhaneye! Ah eşşek kafam benim,
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.