Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bağ-ı dehrin hem hazanın hem baharın görmüşüz Biz neşatın da gamın da rüzgârın görmüşüz. Biz bu dünya bahçesinin hem sonbaharını hem de ilkbaharını görmüşüz. Sevincin de üzüntünün de yaşandığı zamanları görmüşüz URFALİ ŞAİR NABİ
Bâğ-ı dehrin hem hazânın hem bahârın görmüşüz Biz neşâtın da gâmın da rûzgârın görmüşüz Çok da mağrûr olma kim meyhâne-i ikbâlde Biz hezârân mest-i mağrûrun humârın görmüşüz Top-ı âh-ı inkisâra pây-dâr olmaz yine Kişver-i câhın nice sengîn hisârın görmüşüz Bir hurûşiyle eder bin hâne-i ikbâli pest Ehl-i derdin seyl-i eşk-i inkisârın
Reklam
Urfalı Şâir Yûsüf Nâbî
“Bâğ-ı dehrin hem hazânın hem bahârın görmüşüz. Biz neşâtın da ğamın da rûzgârın görmüşüz.” (Zaman bağının baharını da gördük, güzünü de; üzerimizden neş’e rüzgârları da geçmiştir gam fırtınaları da.)
Urfalı Şâir Yûsüf Nâbî
Döneminin Osmanlı sultanlarıyla yakın ünsiyeti bulunan, bugünkü tabirle kanka mesafesinde olan merhum Nâbî'nin evi dönemin paşası Çorlulu Ali Paşa tarafından yıktırılıp maaşı kesilince merhum Nâbî de kendisine bu gazeli yazmış. Edebiyatçılar derler ki keşke Nâbî'nin yüz evi daha olsaydı ve hepsi de yıktırılsaydı da elimizde böyle yüz eser daha
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.