Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.11
Kitabı severek okudum.
Küçük kasaba hikayelerini, "erkekkk" erkek ana karakterleri, güçlü kadın karakterleri sevenlerin zevk alarak okuyacakları bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Erkek ana karakter Rhett bir rodeocu, boğalara biniyor. Kadın karakter Summer ise Rhett'in menajerinin kızı ve babasıyla aynı yerde çalışıyor. Rhett bir olayla başını biraz belaya sokuyor ve Summer'ın Rhett'e bir süreliğine bakıcılık yapması gerekiyor.
Küçük kasaba barlarında yapılan dansların, rodeoların yapıldığı arenalardaki tezahüratların, yavaş yavaş oluşan aşkın akımına kapılarak okunuyor.
Ayrıca başta çok sevimli, çok tatlı diyorsunuz ama bir yerden sonra kitaba bir biber basmışlar...auvvv... Ağzınız yanar :D Epey ateşli bir kitap oluveriyor. :)
"Vauvvv" diyerek bir solukta okunan, akıcı kitaplardan biri. Yalnız benim genel olarak umutlu olmamdan kaynaklı mı bilmiyorum kitabın sonlarına doğru hayal kırıklığına uğradım, şurası şöyle olur, diye tahmin ettiğim yerlerin hiçbiri de öyle olmadı. Ama verilen öğütler olsun, kitapta verilen mesaj olsun, oldukça etkileyici.
Keyifli okumalar dilerim.
Kitabı okumaya başladığınızda sayfaları nasıl bu kadar hızlı geçtim diyebileceğiniz bir anlatım tarzı hakim, en azindan ben sıkılmadım. 64. Sayfaya kadar geçmişteki karanlık olayları derin devleti yapılan suikastları ele almakla geçen bir bölüm. Zaten aşağı yukarı herkes tarafından bilinen şeylerin fazlasıyla açıklanmış bölümleri mevcut. Kitap bildiğimiz şeyleri anlatıyor olabilir ama tam bir merak koridoru gibi her sayfa her konu başlığı uuvvv dedirtecek cinsten:) Okumaya devam
Vauvvv. Çok sürükleyici, beklenmedik son. İyi bir gerilim kitabından beklediğim her şey. Ama işin aslı Dr. Lecter'ın daha fazla payı olmasını, Kızıl Ejderi daha çok yönlendirmesini vs. beklerdim. bazı merak noktalarının kalmış olması ise ayrı bir zevk oluşturdu bu kitapta. Kuzuların Sessizliğini okumayı dört gözle bekliyorum.
Düşler Evi
Brenda Joyce
vay canına gerçekten bu kadarını beklemiyordum . Ki brenda danin kaleminden farklıydı nefes almadan merakla okudum çoğu sayfaları .
(Sopi olabilir )
Başlarda sıkıldım ve saçma geldi inanılmaz kızdım hatta . Kardeşinin sevdiği adama hissedilen çekim ve arzu . Ama hikaye aşkı aşıyor bence gizemle yoğrulmuş resmen . İsabel hikayesi ve o yaşanılan yazılan o şeyler hayretle okumama sebep oldu fantastik olaylar . Bildiğiniz hayaletler vuvvvv..
Beş yüze yakın sayfa su gibi gitti bende acayip saçma olmasına rağmen . Ama bazı yerlerde tutku katmaya çabalamasi alakasız olmuş gerçi kitabın neresi normaldi orası da tartışılır ama ben beğendim kesinlikle değişik okunabilir farklı bir roman sonuna kadar ne olacak gerçek mi ? Kim ne şimdi ne oldu diye okuyorsunuz . Ben beğendim kısaca farklılık isteyenler için tavsiye ederim
Borges...vauuvvv diyorum ve saygıyla selamlıyorum seni! Bir iletişim yayinlari klasiği olarak çok güzel bir önsoz ile başlıyor kitap. Kitaplara olan düşkünlüğünu, yaşı ilerledikçe kör olmasını okuyunca, Cemil Meric geliyor insanın aklına. Sonra Borges başlıyor anlatmaya!
Aslinda konuşmaları yazıya dökülmüş, bu nasıl bir bilgi birikimi bu nasıl bir donanım? 7 gecelik bu konuşmalar 7 ayri konudan oluşuyor. İlahi Komedya, Binbir gece Masalları, Budizm, Kabala, Karabasanlar, Şiir, Körlük!
Belki bircok kişi bana katılmayacak ama bence Borges'in bu kitap için dili de Cemil Meriç'i anımsatıyor.
Ben kitabi Borges'i tanımak isteyen herkese ısrarla tavsiye ederim. Keyifli okumalar dilerim.
