Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Halide Edip Hanım'ın (Adıvar) Maliye Nazırı Cavid Bey'e Beyrut'tan gönderdiği mektup (1 Mart 1917) * Muhterem Cavid Bey, Evvelâ yeni senenizi tebrik ederim sonra da nâzırlığınızı. Ben Şam'da iken Talât Paşa Hazretleri'nin Cemal Paşa'ya telgrafına rağmen bu havadise inanmadım. Bütün Suriye vilâyetleri valileri ile
Anlatabileceğim hiç bir şey yok hayatımda Hissettiklerimin, sizin bahsettiğiniz şeylerden farklı olmaları onları sizin duyabileceğiniz ilginç şeyler yapmıyor. Adina tecrübe denilen bir çok deneyimim oldu. Her defasında sonuç büyük bir anlamsızlık. Değer verdiğiniz tüm eşyalar bana ağırlıktan başka bir şey hissettirmiyor. Büyük bir
Reklam
Anlatabileceğim hiç bir şey yok hayatımda. Hissettiklerimin, sizin bahsettiğiniz şeylerden farklı olmaları onları sizin duyabileceğiniz ilginç şeyler yapmıyor. Adına tecrübe denilen bir çok deneyimim oldu. Her defasında sonuç büyük bir anlamsızlık. Değer verdiğiniz tüm eşyalar bana ağırlıktan başka bir şey hissettirmiyor. Büyük bir çabayla, olmadığınız insanların hayatlarını yaşamaya çalışmanızdan iğreniyorum. Gösterişli değil bendeki hayat. Basit ve sıradan. Kişilik bir anlam ifade etmiyor modern zamanlarda. Gördüğüm herkes neredeyse aynı şeyleri anlatıyor ve aynı saçma kaygıları dillendiriyor. Ömürlerini bir eşyaya sahip olmak için heba ediyorlar. Bir saatin dönüşünü takip ederek geçirilen mahkumiyetler. Biyolojik hiç bir düzen kalmadı ne hayatın içinde ne de bedenlerimizde. Acıkınca değil saati geldi diye yeniyor yemekler. Uykumuz geldiğinde değil uyumamız gereken saatte yatağa giriliyor. Uyanmadan kalkıyoruz yataktan. Nasıl anlamlı olsun böyle bir hayat. Bir evin, barınma gereksinimini giderdiği bir çağda yaşamıyoruz. Bir eşyanın yeterliliği hiç bir zaman yeterli olmuyor. Daha iyisini tüketmek daha iyi bir yaşam zannediliyor. Eşyaları üretenlerin bizlere ilk sattığı ona olan sahte ihtiyaç duygusu. Artık insanların ağızları değil, eşyalarının markası konuşuyor. Saygı bireye değil, onun sahip olduğu eşyalara veriliyor. Açlığımız hiç bir zaman dinmeyecek.
ağzının kenarındaki kan kim bilir kimin yüreğidir; uzansam o saklanır göğsünde, koyu bir ölüm yürür saçlarından. dayasam ellerimi duvarlar yok, ansızın bir avın ortasındayız, koştukça uzar mağaralar, oklar fırlatılır çarşılardan. ağzının kenarındaki dünya kim bilir kimin silahıdır; açılır kıyıları gölün, uykumuz iner sularından. Ülkü TAMER
Küçük bir uyarı...
Akıllı telefonlarla ilişkili uykusuzluk, ışığın melatonin salınımını azaltıcı etkileri nedeniyle gerçekleşiyormuş. Uykumuz gelmediği için telefonla ilgilenmiyoruz, telefonla ilgilendiğimiz için uykumuz gelmiyor :) Annelerimiz yine haklı, bilimsel verilere de gerek yok, anne diyorsa doğrudur👌🤭
109 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.