Gerçek aşkın ne olduğunu bilmeyenler önüne gelen şehvetli arzuları aşk zannederler. Oysa öyle bir şey söz konusu bile olmaz. Neden mi? Kitaptaki konuyla kısaca örnek vereyim: Arzuya düşkün birine aşık olan kahraman âmâ olan biriyle evlenir. Âmâ olan gerçekten sevmeyi bilen , saygılı olup güveni verebilen gerçek bir aşıktır. Ki evliliğin temelindeki sağlam kolonlar da bu üç maddedie. Sevgi, saygı ve güven. Kahraman, âmâ olan ile evlenmesine rağmen şehvetine düşkün olan ile oluyor. Bilmiyor ki bu onu rezil eder. Lâkin gelin görün ki yürekten seven hep kaybeder aynen karnında çocuğu olan bu âmâ olan gibi. Bu kadar masum bir sevgiye sahip olmasına rağmen kahraman kişi , kendini asan bu masum kızın cansız bedenine bile sahip çıkmaz, ki arzusu tavan yap biri dururken.
Sizlere soruyorum aşk hangisidir?
Kitap sade ve akıcı. Konusu olarak verdiği ders kulağa kupe olacak türden. Fakat içinde benim hiç hoşuma gitmeyen bazı argo kelimelerin kullanılması, okurken bırakma isteğim oldu çoğu kez. İkinci baskısı olursa bu sözcükler kullanılmazsa kitap bence daha iyi olacak. Okuyucu derin nefes alır.
İnsan Tabiatını Tanıma
Alfred Adler
𝐊𝐨𝐥𝐭𝐮𝐠̆𝐚 𝐑𝐚𝐡𝐚𝐭𝐜̧𝐚 𝐎𝐭𝐮𝐫, 𝐆𝐞𝐯𝐬̧𝐞 𝐯𝐞 𝐃𝐞𝐫𝐢𝐧 𝐁𝐢𝐫 𝐍𝐞𝐟𝐞𝐬 𝐀𝐥. . .
𝐒̧𝐢𝐦𝐝𝐢 𝐂̧𝐨𝐜𝐮𝐤𝐥𝐮𝐠̆𝐮𝐧𝐚 𝐈̇𝐧𝐞𝐥𝐢𝐦 . . .
Sen bizim çocukluğumuza inmeden önce biz senin çocukluğuna inelim. Bakalım sende neler var 
