Cenk Çalışır Sözleri ve Alıntıları
Cenk Çalışır sözleri ve alıntılarını, Cenk Çalışır kitap alıntılarını, Cenk Çalışır en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hepimizin karısı nişanlıyken melekti oğlum, sen nikahtan sonra tanışacaksın Lucifer'la.
Sayfa 152 - Nemesis KitapKitabı okudu
Ölüm gidenin değil, kalanınmış. Kaç kere öldüm? Ölmediğim bir günüm bir ânım oldu mu? Rüyalarımda bile öldüm. Daha kaç kere gömülebilirim?
Sayfa 75 - Maceraperest KitaplarKitabı okudu
Bir erkek kaç yaşında olursa olsun her zaman bir babaya ihtiyacı oluyordu.
Sayfa 66 - Nemesis KitapKitabı okudu
umarım bir ev ve yuva arasında farkı öğrendiğinde yuvanda olursun. evinde değil.
Zafer meydanlarından galip ayrılan komutanların mutluluğu buruk olmalı. Yoksa ölenler ve öldürdükleri için üzülmeyen komutan, hangi zaferi kazanmıştır?
"Aslına bakarsan hepimiz kötüymüşüz. Sadece bazılarımız daha az ya da daha çok kötüymüşüz. Yani 'mutlak iyi' kavramı, ütopik bir yaklaşım olarak kabul ediliyor. Her zaman, her yerde, her durum ve şart altında, herkese göre iyi! Böyle biri yok. Bu ideal bir fikirden öte bir şey değil."
Sayfa 279Kitabı okudu
Kendi çaremi kendim bulacaktım.
İnsanın içinde bir melek ve bir şeytan olduğu söylenir ya, o iki sesin kalp ve mantık olduğunu o günlerde anladım.
Sayfa 57Kitabı okudu
Mutlu muyum? Hayattan istediğim bu mu? Ya da ben ne istiyorum? Onlar için önemli değildi. Kızları için kafalarında bir hayat vardı. O yaşanacaktı. O kadar.
Sayfa 85Kitabı okudu
Elinden gelenin en iyisini yapacaksın.
gözlerini kapalı tutardı her öpüşünde. bu kapalı gözleri severdim. dudakları ve gözleri aynı anda kapanır, açılırdı. o kısacık arada ben öpülmüş olurdum.
Sayfa 238Kitabı okudu
bana bir kere bile seni seviyorum dememişti. o iki kelimeyi söylememişti belki ama İnegöl'e mobilya almaya gittiğimizde "ucuzlara bakma, üzerlerinde uzun yıllar oturacağız" demişti.
Sayfa 43Kitabı okudu
Hiçbir şey söylenmemiş ama çok şey anlatılmış, hiçbir şey sorulmamış ama bütün cevaplar alınmıştı.
Sayfa 94Kitabı okudu
Bireysel akıllar ve bireysel zevkler çok nadir toplum önünde sergilenir. İnsan özünde oyuncudur. Maskesini takar, hayatın kendisine biçtiği rolü oynar.
“Çünkü büyümek demek, aslında değişmek, farklı düşünmek demekti.”