Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Korhan Atay

Korhan AtayKatina'nın Elinde Makası yazarı
Yazar
8.2/10
16 Kişi
51
Okunma
2
Beğeni
1.454
Görüntülenme

Korhan Atay Gönderileri

Korhan Atay kitaplarını, Korhan Atay sözleri ve alıntılarını, Korhan Atay yazarlarını, Korhan Atay yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
514 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 günde okudu
Merhaba, Tam 18 yıl önce bir kitapçının kendisine karşı yaptığım iyilik için verdiği bir hediyeydi aslında benim gözüm başka bi kitaptaydi ama adam satılmayan bu kitabı üzerindeki tozunu üfleyip bana vermişti. Ben de eve gelip bir köşeye attim. Şimdi yıllar sonra okuyacak bir kitap bulamayınca 18 yıldır köşede duran bu biyografiyi nihayet okudum. Bir röportaj kitabı olduğu için ve ern önemlisi seyfi dursunoğlunun samimi ve komik cevapları ile hemen okunan bir kitap oldu. Eski İstanbul ve o meşhur gazino anılarını okumak hayli keyifliydi lakin bir yerden sonra hep aynı sorular sorulmayacak başlanmış seyfi bey de anlamış olacak ki kitabın sonuna doğru ay cocuklar çok sıkıldım şeklinde bir cevap vermiş:)) Fotograflar ile de tacçandirilan kitabı seyfi bey in ölümünden sonra okumak da ayrı bir hüzünlüydü.
Katina'nın Elinde Makası
Katina'nın Elinde MakasıKorhan Atay · Alfa Basım Yayım Dağıtım · 200436 okunma
Reklam
Serteller’in seslerini duyurmaya çalıştıkları son nokta ise 4 Aralık 1945 yılında tarihe adını Faşistlerin Baskını olarak geçiren Tan Baskını olmuştur. Tan gazetesinde yazan Serteller Görüşler isimli açıkça, sansürsüz ve gerçeklerin yazıldığı yazılarını yayımlamış bunun üzerine karşıt görüşler asıl hedeflerine Sabiha Sertel’i alarak Tan Baskınını gerçekleştirmişlerdir. Güç kullanılarak medyaya karşı yapılan bu baskından Zekeriya Sertel, şu şekilde bahseder: “Göstericiler, baltalarla matbaa kapısını kırıp içeri girdiler. Makinaları balyozlarla kırdılar. Binanın camlarını indirdiler. İçindeki eşyayı kırıp döktüler. Sonra ellerinde kırmızı boya şişeleriyle ‘Serteller nerede’ naralarıyla bizleri aramaya koyuldular. Amaçları, bizi çırılçıplak soyup üzerimize kırmızı boya dökmek ve akabinde önlerine katıp sokaklarda ‘İşte kızıllar’ diye sergilemekti.”
Zekeriya Sertel hayat arkadaşı Sabiha Sertel ile birlikte Resimli Ay dergisini çıkartmış ve bu dergide Nazım Hikmet’e de yer vermiştir. Nazım Hikmet’i bu zamanda yakından tanımış ve fikirlerine ortaklık etmiş, böylece yaşadıkları sürgün hayatı da ortaklık kazanmıştır. Nazım Hikmet ile ilgili olan “Mavi Gözlü Dev” kitabında Nazım Hikmet’i büyük bir saygı ve içtenlikle anlatmıştır.
Türkiye’ye geri döndükleri zaman Zekeriya Sertel, Basın Yayın Genel Müdürü olmuş fakat yazdıkları sürekli olarak yarım bir şekilde ve sansür uygulanarak yayımlandığı için, kendini ifade edemediğini düşünerek istifa kararı almıştır.
Serteller, Halide Edip’in yardımıyla 1919 da  New York’a gitmişler ve Zekeriya Sertel burada yayımlanan The Times  isimli gazetede Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili doğruluk taşımayan bir yazıya denk gelmiştir. Işığı her zaman doğruya tutan Sertel, bu yazının üzerine gazeteye bir mektup yazarak bu mektupta haberin doğru olmadığını ve nasıl böyle bir yazı yazılabileceğini sorgulamıştır. Bu başkaldırısı takdir görmüş olacak ki başyazarlarla görüşmeye çağrılmış, ve Kurtuluş Savaşı hakkında yazdığı bir yazı gazetede yayımlanmaya hak kazanmıştır.
Reklam
Zikri'den Zekeriya'ya
Zekeriya Sertel 1890 yılında Usturumca’da doğmuştur ve asıl adı Zikri’dir. Fakat hayata başkaldıracağı önceden belli gibi kendi iradesiyle, henüz lise yıllarındayken ismine dahi karşı gelerek Mehmet Zekeriya şeklinde değiştirmiştir. Selanik Hukuk Fakültesine başladığı zamanlarda Osmanlı’nın Selanik’i kaybetmesi üzerine İstanbul’a göç etmiş ve İstanbul’da Hukuk okumaya devam etmiştir. Gazetecilik hayatına 19 yaşında Selanik’te başlamış ve bu zamanı “Ben gazeteciliğe ilk olarak bu küçük gazetede başladım… …Hayatımı kazanmak zorundaydım.” şeklinde nitelendirmiştir. İstanbul’a gittiğinde ise yine boş durmamış ve Tasvir’i Efkar gazetesinde yazmaya başlamıştır. Küçük yaşlarında gazeteciliğe gönül vermiş olması ilerleyen zamanlarda doğru ve yanlışı ayırt etmesine olanak sağlamış, ışığı hep doğrudan yana çevirmiş fakat bu ışığın doğruyu herkese göstereceği anlaşıldığında, ışığın sadece kendi taraflarında durmasını isteyen bir kesim tarafından hoş karşılanmamıştır.
Katina
Bir haberde 136 çeşit yemek yapabildiğiniz yazıyor. Nasıl saydınız bunları? Onu yazan gazeteci düşünsün. Aslında fazlasını bile bilirim. Yemek kitabı yazmayı düşünür müsünüz? Hayatta düşünmem. Almaz kadınlar zehirleniriz diye. Ay. Füsun Önal gibi, oturup oturup kitap yazıyor... Ama çok detay biliyorsunuz. Mesela kahveye, köpürdükten sonra soğuk su damlatıp bir taşım daha kaynatınca çok köpüklü olacağını kimsenin bildiğini sanmıyorum. Ben dün denedim çok başarılı oldu. Aman, sizin kadınlığınız yoksa ben ne yapayım.
102 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.