Prof. Dr. Norman Stone (d. 1941 Glasgow, İskoçya) Yakınçağ'da Orta ve Doğu Avrupa tarihi konularında uzman İskoç tarihçidir.
Babasının savaşta ölmesi üzerine Glasgow Academy'ye burslu olarak kabul edildi. 1959-1962 yılları arasında Cambridge'de okuyan Stone, master çalışlmasını 1962-65 yıllarında Viyana ve Budapeşte’de, Orta Avrupa Tarihi üzerine yaptı. 1965’ten itibaren Cambridge'de Rus ve Alman Tarihi okutmanlığı yaptıktan sonra Trinity College'de çalıştı. 1984'te Oxford'da Modern Tarih profesörü oldu. 1984-1997 yılları arasıda Oxford Üniversitesi'nde yakınçağ tarihi konusunda profesör olarak ders verdi. Daha sonra Bilkent Üniversitesi'nde görev yaptı. Hala Bilkent Üniversitesi'nde görevine devam etmektedir.
Norman Stone'un Wolfson Ödülü’ne layık görülen The Eastern Front 1914-1917 (1975) dışındaki eserleri: "Hitler" (1980), "Europe Transformed 1878-1919" (1983) ve "The Atlantic Revival 1970-1990" sayılabilir. Norman Stone'un bilimsel çalışmalarının odak noktasını, geçmiş ve günümüzdeki Rus-Türk ilişkileri oluşturmaktadır.
1985'e kadar Britanya basınında sürekli yorumlarda bulundu. Aynı zamanda Frankfurter Allgemeine Zeitung ve The Wall Street Journal gazetelerinde yazdı. 1987-1992 yılları arasında The Sunday Times gazetesinde düzenli köşe yazarı olarak makaleler yazdı. 1987-1990 yılları arasında İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher’a dış politika danışmanlığı yaptı.
Norman Stone; Almanca, Rusça, Macarca, Lehçe, Fransızca ve Türkçe biliyor. Stone, yaşamını Türkiye ile İngiltere arasında geçirmektedir.
Enflasyon dışarıdan bakıldığında oldukça kötü bir şeydir. Eğer biriktirdiğiniz paranın değerini bilmezseniz ve size ödenen paraya güvenemezseniz dürüst ticaret geriler, mübadele yeniden hortlar ve bu durumdan yalnızca fahişeler ve soyguncular kârlı çıkar. Bankacılarsa bu ikisinin bir kombinasyonu haline gelir (Berlusconi'nin Corriera della Sera adlı gazetesinden, Berlusconi alışılmışın dışında şeyler yapmaya başladığında, ayrılan ünlü İtalyan editör Indro Montanelli, yaşlı büyükbabasının ölüm döşeğinde şu sözleri söyleyip öldüğünü anlatıyor: Dürüst bir insan fahişelerle bile işbirliği yapar ama asla ve asla bir bankacıyla yapamaz).
Avrupa'nın yolları, köyleri, kiliseleri, köy gelenekleri, küçük kasabaları vardı. Buna karşın Rusya tıpkı Victor Hugo'nun Moskova'dan geri çekilmesi hakkında söyledikleri gibiydi: "bir beyaz ovanın hemen ardından bir başka beyaz ova."
Arjantin İspanya' dan bağımsızlığını kazandığında yoğun bir yerli nüfusa sahipti. Günümüzde ise göstermelik küçük bir grup dışında, Latin Amerika'da yerli nüfusun bulunmadığı tek ülke Arjantin' dir.
Yeniçeriler’in imha edilişi tarihe “hayırlı bir iş” anlamında “Vaka-i hayriye” olarak geçti. II. Mahmut bunun şerefine Tophane civarına, Boğaz’ın liman bölgesine mükellef, neredeyse rokoko tarzı sayılabilecek bir cami yaptırdı. İsmi “zafer” anlamına gelen Nusretiye’dir.
Özellikle sanayi devrimi ve teknolojik gelişmelerin topluma sirayeti ile politik havanın süreç içerisinde nasıl şekillendiği, Avrupa’yı ve ardından tüm Dünyayı ardı ardına Büyük Savaş’lara nasıl getirdiği anlatılmış.
Norman Stone kitabında Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluş yıllarından Türkiye Cumhuriyeti'nin yaşadığımız son dönemine kadar olan tarihsel gelişmeleri akıcı bir dille sunuyor. Son derece yalın bir anlatımla olayları özetliyor, ama yorumlarını da bizden esirgemiyor.
Tarihi, hele bu kadar uzun bir dönem için, sıkılmadan okumak benim gibi tarih sevenler için bile zor; ama Norman Stone yazım dili ile kitabını bir roman kıvamında okutmayı başarmış.
Türkiye tarihini de, İslamiyet tarihini de yabancı yazarlardan okumayı sevmişimdir hep, dogmalardan uzak bakabildiklerine inandığım için. Bu kitapta da aynı zevki yakaladım. Pekiştirmek için üst üste 2 kez okuduğum bu kitap bir başucu kitabı olmaya aday.
.
Sayın Stone kitaba savaş öncesinde Avrupa'nın durumunu izah ederek girizgah yapıyor. Açıkçası bu bölümde bilhassa Almanya'nın bakış açısını ve durumunu çok güzel anlatmış. Akabinde yıllara göre taksim edilmiş savaş evrelerini okuyoruz. Doğrusu bu bölümler girişe oranla biraz daha durgun. Ayrıca anlamak için coğrafya bilgisine ihtiyaç duyuluyor. Zira standart bir Türk için "Almanların Ypres tepelerini almasının önemi" pek bir şey ifade etmez diye düşünüyorum. Kitabın sonlarında yer alan haritalar bu sorunu kısmen çözse de yeterli değiller. Üşenmeyip telefondan haritalara bakmak lazım, ben üşendim :)
Hülasa I. Dünya Savaşının batı cephelerini öğrenmek için okunabilecek bir kitap. Doğu cephesine ne mi oldu? Onu ben de bilmiyorum. Kitabın adı Dünya Savaşı ama muhtevası Avrupa Savaşı olmuş. Zira kitabın doğudan anladığı Almanya'nın doğusu yani Rusya cephesi. Gerisi kitapta yok, okuyacak olanların bilgisi olsun.
Saygılarımla.
Etimoloji İçerikli Youtube Sayfamıza Göz Atmak İçin ↓
youtube.com/channel/UCf5PEm...
Norman Stone Margaret Thatcherin də məsləhətçiliyini etmiş, Rusiya, İngiltərə, Türkiyə tarixi, eləcə də Birinci və İkinci dünya müharibələri ilə bağlı bir çox kitabın müəllifidir.
Bu kitabda isə Birinci dünya müharibəsində, müharibədən əvvəl və sonra baş verən hadisələrin arxa planı təsvir olunmuşdur.