Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Semir Aslanyürek

Semir AslanyürekSenaryo Kuramı yazarı
Yazar
Çevirmen
7.8/10
16 Kişi
78
Okunma
5
Beğeni
2.090
Görüntülenme

En Yeni Semir Aslanyürek Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Semir Aslanyürek sözleri ve alıntılarını, en yeni Semir Aslanyürek kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tarkovski de dinden bahsettiğinde, "Ve tanrı Adem'i cennetten kovduğunda, bundan sonra ekmeğini alnının terine banarak yiyeceksin!" şeklinde Mukaddes Kitap'tan bir alıntıyla sözlerine başlar. Benim kanaatimce, Tarkovski'nin dindarlığı daha çok insanın alın teriyle ve vicdanıyla ilgilidir. Din bundan ibaretse dindar olmanın bence hiçbir sakıncası yoktur!
Yeri gelmişken söyleyelim, filmin yönetmeni (Bresson) bildiğim kadarıyla, bu kadar çok tekrar çeken ikinci yönetmendir. Charlie Chaplin her plan için kırk tekrar çeken bir yönetmendir. Bresson aynı şekilde her plan için kırk tekrar çekmiştir. Öyle ki, oyuncunun tonlamasında en ufak bir yanlışlık, kamera hareketinde en ufak bir hata, onun tatmin olmaması için bir sebeptir. Özellikle de bir yakın plan çekiliyorsa o zaman daha titiz davranmaktadır. Yakın plan çekimlerinde santimetreler bile sorun teşkil edebilmektedir. Bresson kendi sanatsal düşüncesi ile icra edilen arasında tamamen hassas ve karşılıklı bir uygunluk ortaya çıkana kadar her planı defalarca tekrar etmekten çekinmiyordu.
Sayfa 82 - Agora KitaplığıKitabı okudu
Reklam
Bu adam zayıf olduğu ve korktuğu için acı çekiyor. Ayrıca, bir o kadar da savunmasız ve bu hayatı taşımakta zorlanıyor. Hayat karşısında devamlı surette yüzünü elleriyle kapatıyor. Çünkü kendisi çok temiz ve bir o kadar da samimi bir insan... Her zaman kendi kendisiyle barışık, çok doğal ve çok samimi davranıyor ama bu özelliklerinden dolayı acı duyuyor. Fakat hayatta kendisini ve karısına duyduğu sevgiyi korumak için birtakım önlemler alması gereken süreçte bir bedel ödüyor ve bu önlemler sonucunda adam bir alçağa dönüşüyor. Böylece iyi olma niteliklerini kaybediyor. Ve sizin de fark ettiğiniz gibi, bu değişiminden hemen sonra birden herkesin ihtiyaç duyduğu biri hâline geliyor. Karısı ona ihtiyaç duymaya başlıyor, onu terk edemiyor. Bir zamanlar karısı ağlayıp şöyle sızlanıyor: "Ne biçim bir insansın böyle? Hep 'beni bağışla, beni bağışla'. İşte, yüzüne tokat attım, sen yine 'beni bağışla' diyorsun." Ama geçirdiği değişimden sonra adamın bu sefer kendisi karısını tokatlıyor ve "Defol git, " diye bağırıyor. Buna rağmen karısı peşinden gitmeye devam ediyor. Bakın, Bergman'ın iyiliğin ebediyen pasif, kötülüğün de ebediyen aktif olduğu sorununu nasıl ele aldığına dikkat edin.
Sayfa 50 - Agora KitaplığıKitabı okudu
Filmde duygusallığın sağlanması ancak mantıksal ardışıklığın bozulması yoluyla mümkün olabilir.
Sayfa 23 - Agora KitaplığıKitabı okudu
bildiğim hiçbir meslek bir insanın 24 saatini, yani vaktinin tümünü talep etmez. Ama sinema sanatı, kendi çalışanından gününün 24 saatini talep eder. Sinemacının rüyaları bile kendisinin değildir.
Sayfa 15 - Gri Yayın
Sanat yapıtının adresi insan algısı ve ilgisidir.
Sayfa 51 - Pan YayıncılıkKitabı yarım bıraktı
Reklam
Bildiğim hiçbir meslek bir insanın 24 saatini, yani vaktinin tümünü talep etmez. Ama sinema sanatı, kendi çalışanından gününün 24 saatini talep eder. Sinemacının rüyaları bile kendinin değildir.
Sayfa 16 - Pan YayıncılıkKitabı yarım bıraktı
..iktidarı elinde bulunduran partiler, yönetimler vs., her türlü meslek ve sınıftan insanları kişiliksizleştirip “neden, nasıl” diye sormayan, hiçbir hak talep etmeyen, istemleri iktidarın istemleriyle çelişmeyen, robot, kaderci veya “neme lazımcı” bir toplum, daha doğrusu tek tip bir sürü yaratma çabasındadır.
Sayfa 107
..sinema zamanın üzerinde tahakküm kurma sanatıdır.
İlkel insan mağara duvarlarına bir bizonun resmini çizdiği zaman onu elde edeceğine nasıl inandıysa, günümüzün insanı da yaşamı yeniden yaratmakla ona hükmedeceğine inanmaktadır. Oysa insanoğlu hep yarattıklarının tutsağı olmuştur.
Sayfa 37
Reklam
İnsan dünyada her şeyi öğrenebilir belki, ama insanın öğrenemeyeceği tek şey düşünmektir.
Sayfa 101Kitabı okudu
"On kez işitmektense, bir kez görmek yeğdir"
Sayfa 4 - Agora Kitaplığı
Lukacs,destanın kural koyucu çocukluğuna karşın,romanı olgunlaşmış bir erkeklik biçimi olarak görür.
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.