Afrikalı bir yazardan okuduğum ilk kitap. Arkadaşımın evinde kütüphanede duruyordu ve benim de o sıra elimde okuyacak bir şey yoktu, okumaya öyle başlamıştım.
"Nereye gitseler kendilerinden önce gelen Avrupalılarla karşılaşıyorlardı."
Aradan geçen zaman sebebiyle olayları netleştiremesem de kafamda, sömürgecilik ve bunun üzerine güzel cümleler barındırdığını söylemekten çekinmem.
Cennet, ödenemeyen borç karşılığı çalıştırılmak üzere verilen bir çocuğu anlatıyor. Çocuğu anlatırken o toplumu, güçlüyle güçsüzün ilişkilerini ve Avrupalının bir ülke insanlarına neler yaptığını söylemekten de çekinmiyor. Yazarının diğer kitaplarına göz atmak isterim.
CennetAbdulrazak Gurnah · ADAM YAYINCILIK · 199880 okunma
Avrupa bireyciligi ve Afrika klancılığı arasında sıkışıp kalmış her iki tarafa da aidiyet geliştirememiş kimliksiz orta sınıf afro-ingiliz krakterimizin ailesine kendisine ve hayata yabancılaşması anlatılır.
Ilk 30 sayfasına geldiğimde bırakmıştım ama okuduktan sonra utandım. Okurken o döneme gittim o aşkı, o yıkılmışlığı , o aidiyetsizliği hiçliği ve ötekilenmeyi karakterlerle birlikte yaşadm. Mutlaka tavsiye ediyorum. Kutuphanenizden olması gerekn kitaplardan biridir bu kitap...
Sessizliğe Hayranlık. Abdulrazak Gurnah.
Abdulrazak Gurnah Afrika romanının bugünkü önde gelen temsilcilerinden biri. Sessizliğe Hayranlık beni çok derinden etkileyen bir kitap oldu. Afrika ve İngiltere arasında sıkışmış kimliğini arayan bir ruh. Hikayenin sessiz ve kimliksiz anlatıcısının ruhunda yaşadığı gelgitler. Afrika'da doğup İngiltere'ye öğrenim için giden hayatının aşkını bulan sessiz anlatıcı yıllar sonra annesinden gelen bir mektup ile tekrardan doğduğu topraklara geri döner ve döndüğü anda hiç bir yere ait olamama duygusu tekrardan ortaya çıkar. Zanzibar'da geçirdiği süre zarfında insanın aitliğinin coğrafya ile sınırlı değil de kendi içinde olduğunu keşfeder. Bazı ruhlar vardır dünyaya geldiği andan göçüp gittiği ana kadar hiç bir yere ait olamaz böyle insanlar arkalarında hep yarım hikayeler bırakır. Kitabın sonuna kadar isimsiz bir anlatıcıdan dinlediğimiz bu hikaye kimlik ve aidiyet sorunun özüne ithafen anlamlı bir seçim olmuş ki bu okuru daha çok etkiliyor. Tam anlamıyla etkileyici bir eser okumanın hazineme çok değerli bir kitap daha eklemenin sevinci ile bu kitabı şiddetle tavsiye ediyorum.
İngiltere ve Zengibar arasında geçen, kendini arayış kitabıdır.
İngiltere’ye üniversite öğretimi için gitmiş ve orada bir aile kurmuş olmasına rağmen bazı eksiklikler vardır ve onları bulma içerisindedir.
Zengibar’a döndüğünde en çok sorguladığı konu yıllar önce gitmiş olan babasıdır, annesi anlattıkça babasıyla benzerliğini farkettiği satırlar beni çok etkiledi.
Melankolik havası olan anlatıcımızın Emma ile olan hikayesini de bilmek istersiniz bence, ah Emma ah..
Okurken sonunu tahmin ettiğimde içim cız etmişti ve satırlar sona erdiğinde aynı hissiyatla kitabı bıraktım.
Çok severek okudum mutlaka tavsiye ediyorum.
Abdulrazak Gurnah, postkolonyal edebiyatın önemli temsilcilerinden biriymiş.
Abdulrazak Gurnah 17 yaşında Zanzibar'dan İngiltere'ye göç etmiş.Kitaplarına kendi deneyimlerini yansıttığı söyleniyor.
Terkediş, Zanzibar'ın özgürlüğünü kazandığı ancak kargaşanın devam ettiği bir dönemde Mombasa'nın küçük bir sahil kasabasında geçiyor.
Kitabın ilk bölümünde yerli halktan Rehana ile İngiliz Pearce arasında yaşanan kabul görmeyen bir aşk anlatılırken, kitabın ikinci bölümünde üç kardeşin öyküsü anlatılmaya başlıyor.Kardeşlerden biri olan Amin'in aşık olduğu Cemile, Rehana' nın torunudur.İki bölüm arasında böylece bağlantı sağlanmış.Kardeşlerden Raşit eğitim için Zanzibar'dan İngiltere'ye gider.Kendi ülkesinde geleceği olmadığını düşünen Raşit İngiltere'de de açık bir şekilde ayrımcılığa uğrar.
Sömürgecilik sonrası yaşanan kimlik sorunu, arada kalmışlık güçlü bir şekilde anlatılmış kitapta.İyi ki okudum dediğim kitaplardan biri oldu Terkediş.
Hiç tanımadığım bir yazarın, Murat Belge önsöz yazdığı için ve arka kapak yazısından da etkilenerek aldığım kitabını su içer gibi üç günde okuyuverdim. İletişim Yayınları'ndan basılması da satın almamda bir diğer etkendi.
Öncelikle, önsöz oldukça fazla spoiler içeriyor. Nacizane önerim önce romanı okuyup önsözü sonsöz yerine okumanız.
İngiltere
Zanzibar asıllı bir Afrikalının İngiltere deki yaşamı ile başlayan kitap 20 yıl sonra ülkesine gitmesiyle aitlik, kimlik, adalet gibi kavramları sorguladığı bir yolculuğa dönüşür. Kendi kendine konuşmaları /konuşamadıkları kimi zaman bencil , kimi zaman ikiyüzlü ama hep dürüsttü hissiyatı bıraktı bende.Gerek dili gerekse yüzleşmeleriyle sakin zamanlarda keyifli okumalar...
Oldukça zevkli bir postkolonyal edebiyat okumasıydı. Zanzibar’ın sömürge dönemi, bağımsızlık çabası, bunların toplumda sebep oldukları sürükleyici bir dil ile sunulmuş. ‘Kötü beyaz adam’ tarifinden öte bir içebakış söz konusu. Tarihsel süreç dışında kahramanın psikolojisi etkileyici bir şekilde tahlil edilmiş. En başarılı olduğunu düşündüğüm kısımlardan biri de oldukça farklı kişi türlerinin ustalıkla buluşması ve işlenmesiydi. Önsözün kitabın bitimi itibariyle okunmasını tavsiye ederim.
Son Hediye... Zanzibarlı yazar Abdulrazak Gurnah'ın kaleminden etnik kimlik, köken ve aile temaları etrafında çarpıcı bir anlatımla kurgulanmış harika bir yapıtla karşınızdayım. Yazarın okuduğum ilk kitabı. Hem kitabın konusu hem de yazarın üslubunu çok beğendim. Eser kültürel kimlik sorununu roman kahramanı olan Abbas, onun eşi Meryem ve çocukları Cemal ve Hanna'nın gözünden her birinin kendi hikayesini gözler önüne seriyor. Etkileyici, çarpıcı ve sürükleyici bir anlatı...
Keyifli okumalar...
Son HediyeAbdulrazak Gurnah · İletişim Yayıncılık · 2017146 okunma
Son Hediye, etnik kimlik, köken ve aile temaları etrafında dokunmuş bir kültürel sentezin romanı.
Kitap İngilterede göçmen olan Abbas ve onun hiç bahsetmediği kökenlerini, bir rahatsızlık geçirmesi sonucu anlatma isteğine karşı koyamamasıyla başlar...
Abbas ne doğduğu yere ne de kaçıp geldiği bu ülkeye ait hisseder. Bu hisle bende kendimi çok bağdaştırdım, doğduğun tanıdık simaların arasında bile kendin olamamak ait olamamak....
Kitapta ailenin bütün üyelerinin hayatları hakkında, göçmenliğin geçmişin bilinmezliğinin onların üzerindeki etkisini görebiliyoruz.
Aile üyeleri doğdukları yere ait olmak isterken, ön yargılar sömürgeci düşünce buna engel oluyor....
Genel olarak etnik köken, aitlik gibi kavramların güzel işlendiği tavsiye edebileceğim zevkle okuduğum bir kitap oldu..
Son HediyeAbdulrazak Gurnah · İletişim Yayıncılık · 2017146 okunma
Göç, kimlik karmaşası, aidiyet, yabancılık ki bu yabancılık kimi zaman vatandaşı olduğu ülkede bile dışlanıp, yargılanmak gibi sonu gelmez sorunlar üzerine çok katmanlı, güçlü bir yapıt..
Anlatım da ise genel itibariyle sade ve yalın bir dil, yanısıra,, anlatıcıyla, anlatılanın yer değiştirdiği, çokça bilinç akışı tekniğinin gözlemlendiği bir Kara Kıta Hikayesi..
Deniz KenarındaAbdulrazak Gurnah · İletişim Yayıncılık · 2021209 okunma
Sessizliğe Hayranlık, etnisite, ırk, cinsiyet ve ulus meselelerini çokkatmanlı bir anlatıyla ele alan bir başyapıt.
Sessizliğe Hayranlık’ın sessiz ve isimsiz anlatıcısı, üniversite öğrenimi için geldiği İngiltere’de yerleşip aile kurmasına karşın yıllardır aidiyet sorunu yaşamaktadır. Bu sorunu anavatanı Zanzibar’a dönerek çözmeyi deneyen “sessiz anlatıcı”, anavatanında karşılaştığı ruhsal ve manevi engellerle birlikte sorunun mekânla veya coğrafyayla sınırlı olmadığını anlayacaktır. Kuşaktan kuşağa devrolan bir kimlik ve aidiyet sorununu sınırları ve milliyetleri kateden bir anlatı içinde sunan Sessizliğe Hayranlık insanlığın evrensel ütopyasına yönelik bir umut kıvılcımı.
“Abdulrazak Gurnah’ın bugünkü Afrika romanının önde gelen temsilcilerinden biri olduğunu düşünüyorum.” Murat Belge
“Irk, ihanet ve kimlik meselelerini böylesine güçlü ve satirik bir içgörüyle sunan çok az roman var.” Carolıne Gascoıgne
Not:Yazar 2021 Noel Edebiyat ödülü aldı
Abdulrazak Gurnah'ın ustaca yazılmış romanı Cennet birçok bakımdan, Avrupalıların pek tutmadıkları Doğu Afrika'nın karmaşık kültürünü derinliğine tanımak için çıkılmış bir yolculuk gibi: Karanlığın yüreğiyle bir yüz yüze geliş."
- Peter Sherwood
"Abdulrazak Gurna'ın Cennet'i çok katmanlı, güçlü, güzel ve garip. Birbirinden farklı şeyleri bir araya getiriyor: Mit, halk öyküsü, Tevrat ve Kuran geleneği..."
- Anita Mason
CennetAbdulrazak Gurnah · ADAM YAYINCILIK · 199880 okunma
Şükretmek mi sevginin başlangıcıydı, sevgi mi şükretmenin? Önemli değildi aslında; sonuçta insanı uzun vadede mutsuz eden şeyler kelimeler değillerdi. İnsanın mutsuz eden anılardı, solmak bilmeyen, yerinden oynamayan karanlık anlar.
#abdulrazakgurnah #kumdanyürek
Pazartesi günü okumaya başladım Kumdan Yürek kitabını. Tanışma kitabım oldu
