GGB adını verdikleri bir virüs hayvanlara bulaşmış, hayvanların etlerini yiyen insanlara da bu virüs gecmistir. Aşılar, panzehirler denenmiş ama virüs mutasyona uğramıştır. Bu virüsten kurtulmak için ilk hayvanlar katledildi. Karşılarına çıkan her hayvanı öldürdüler. Hayvanlar kalmayınca insanlar, "Et ettir, nereden geldiği önemli değildir" düşüncesiyle et ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla insanları öldürüp gizli gizli yemeye başladılar. Zamanla devlet bu durumu yasal hale getirmiş, fabrikalar kurulmuş ve insan yetiştirmeye başlamıştır. Böylece nüfus ve yoksulluk azalmış, virüs de etkisini yitirmiştir. En kıymetli et ise onları yani insanları canlı canlı yemektir.
Son derece mide bulandırıcı bir kitap. İnsan eti yiyen bu insanlar deliliğin sınırında geziniyor, deli bir sessizliğin içinde yitip gidiyor. Merhamet yok, acıma duygusu sıfır. Dünya bu düzeni tutturmuş artık. Herkese normal geliyor bu durum. Sanırım bir süre et yiyemeyeceğim. Kitap amacına ulaşmış, okuyanı tiksindiriyor. Bu konuda yazarı tebrik ediyorum. Benim için oldukça farklı bir kitaptı. Beğendim açıkçası. Herkese tavsiye edemiyorum çünkü iğrenç bulduğum bölümler var. Eğer hassas bir mideniz varsa okumayın.
