Geriye dönmemek için gemilerini yakan Tarık bin Ziyad, İspanya'ya çıkarken yabancı bir mekâna değil, Allah'ın, insanoğlunun tümüne ortak bir yaşama alanı olarak sunduğu arzının yeni bir parçasına çıktığı inancında idi ve bu inanç, İspanya'da kısa bir süre sonra tarihin gördüğü en müsamahalı medeniyet zenginliğinin doğmasını sağladı.