Allahû Teâlâ'yı bilmek ve O'na iman etmek birbiriyle iç içedir, birbirinden ayrılmazlar. Allahû Teâlâ'yı bilmek, O'na imânın ölçüsüdür. Onunla fazlalık ve noksanlık birbirinden ayırdedilir. Çünkü ilim, imânın zâhiridir, onu açar, onu ortaya koyar. İmân ise, ilmin bâtınıdr; onu parlatır, nurunu yakar. Demek ki, imân , ilmin desteği ve gözüdür. İlim ise imânın kuvvet ve lîsanıdır.