Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ernesto Laclau

Ernesto LaclauHegemonya ve Sosyalist Strateji yazarı
Yazar
8.2/10
33 Kişi
74
Okunma
17
Beğeni
2.599
Görüntülenme

Ernesto Laclau Sözleri ve Alıntıları

Ernesto Laclau sözleri ve alıntılarını, Ernesto Laclau kitap alıntılarını, Ernesto Laclau en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Lacan, iki entelektüel tutum olarak "düzenbaz" ile "budala" arasında bir karşıtlık geliştirdi: Sağcı entelektüel bir düzenbazdır, verili düzenin varlığını o düzenin kanıtı sayan ve zorunlu olarak felakete yol açan "ütopik" planlarından ötürü solu alaya alan bir konformisttir: solcu entelektüel ise budaladır, mevcut düzenin yalanlarını açıkça, ama konuşmasının performatif etkinliğini askıya alacak biçimde ortaya seren bir saray soytarısıdır.
Sayfa 357 - Hil YayınlarıKitabı okudu
olumsallık nedir?
Metafizikte kullanılan bir kavram olan olumsallığı kısaca, zorunlu ve imkansız olmayan şey olarak tanımlayabiliriz. Olumsallık, bir bağlılık eylemi içerir. Yani zaman ve nedensel olarak başka bir varlığa, olaya bağlıdır, zorunluluktan var olan değildir. Ortaya çıkabilen fakat ortaya çıkışı kesin ve zorunlu olmayan, bir doğa yasası tarafından gerektirilmeyendir.Bu kavram aynı zamanda epistemolojik olarak da kullanılır. Bu alandaki kullanımı da temelinde metafizik anlamına paraleldir. Epistemolojide, dış dünyayla ilgili olan ve mantıksal yollarla değil, deneyimsel yollarla kazanılan ve bu nedenle kesin olmayan -muhtemel doğru olan- bilginin özelliğini ifade eder.
Reklam
Sözcüklerin 'gerçek anlamlandırması' ile uyandırdıkları imgeler ara­sındaki ayrışmanın mümkün olabilmesi, bazı retorik araçları gerekti­rir. Le Bon 'a göre, bu araçlardan üç tane vardır: Onaylama, yineleme ve bulaşma. ''Saf ve basit olan onaylama, her tür muhakeme ve ka­nıttan arındırılmış olarak bir fikrin kalabalıkların zihnine sokulması en emin araçlarından biridir.
Sayfa 38
“Eşitliğin, politik dünyaya girdiği kadar, sonunda diğer alanlara da girmeyeceğine inanmak olanaksızdır. İnsanları tek bir konuda ebediyen eşitsiz, diğer konularda ise eşit olarak düşünmek mümkün değildir; belli bir anda, bütün konularda eşit hale geleceklerdir. "
In each case, the different stages of what has become known as 'modernity' were conceived as moments of transition towards higher forms of consciousness and social organization, holding the promise of a limitless future.
Sayfa 3 - Verso, 1990.Kitabı okuyor
Reklam
[We] far from perceiving in the 'crisis of reason' a nihilism which leads to the abandonment of any emancipotary projects, we see former as opening unprecedented opportunities for a radical critique of all forms of domination, as well as for the formulation of liberation projects hitherto restrained by the rationalist dictatoeship' of the Enlightenment.
Sayfa 4 - Verso, 1990.Kitabı okuyor
Öyleyse eşdeğerlik zinciri zorunlu biçimde çifte bir rol oynamaktadır: Taleplerin tikelliklerinin ortaya çıkışını mümkün kılarken, aynı zamanda onları zorunlu bir yazım yüzeyi olarak kendisine bağımlı hale getirmektedir.
Sayfa 141 - Epos, 2007Kitabı okudu
Wittgenstein'dan beri dil oyunlarının hem dilsel alışverişleri hem de bunların ilişik olduğu ey­lemleri kapsadığını biliyoruz. Sözedimi kuramı da, toplumsal kurum­ sallaşmış yaşamı kuran söylemsel diziler araştırmasını yeni bir taba­ na oturtmuştur. Chantal Mouffe ve ben, söylemleri bu anlamda, hem dilsel hem de dilsel olmayan öğeleri eklemleyen yapılanmış bütün­ lükler olarak tanımladık. Bu bakış açısından hareket ve ideoloji arasındaki ayrım, yalnızca umutsuz olmakla kalmaz, aynı zamanda il­gisizdir - önemli olan, toplumsal bir gücün veya hareketin genelde politik performansını ortaya koymasına aracılık eden söylemsel dizi­lerin belirlenmesidir.
Sayfa 27
Okumak ve dönüşüm :
. İdeal olarak, okuduklarımızda kendimizi kaybederiz, sadece kendimize dönmek için, dönüşüme uğrar ve daha geniş bir dünyanın parçası oluruz, kısacası, düşüncemizde ve eylemimizde daha eleştirel ve daha yetenekli oluruz. .
Reklam
Nesnenin birliği, ona ad vermenin geri dönüşlü etkisidir.
Sayfa 127 - Epos, 2007Kitabı okudu
(…) relations of production are not intrinsically antagonistic.
Sayfa 16 - Verso, 1990.(Preface)Kitabı okuyor
Faşist bir rejim, en az liberal bir rejim kadar, demokratik talepleri özümleyip eklemleyebilir.
Sayfa 144 - Epos, 2007Kitabı okudu
Conceived as a form, capitalist relations of production are not intrinsically antagonistic. It should be remembered that capitalist relations of production consist of a relationship between economic categories, of which social actors only form part insofar as they are Träger (bearers) of them.
Sayfa 9 - Verso, 1990.(Preface)Kitabı okuyor
Every age adopts an image of itself- a certain horizon, however blurred and imprecise, which somehow unifies its whole experience.
Sayfa 3 - Verso, 1990.Kitabı okuyor
216 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.