Faruk Kazan

Arapça Morfoloji (Sarf Bilgisi) yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
1
Okunma
1
Beğeni
208
Görüntülenme

En Beğenilen Faruk Kazan Gönderileri

En Beğenilen Faruk Kazan kitaplarını, en beğenilen Faruk Kazan sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Faruk Kazan yazarlarını, en beğenilen Faruk Kazan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Allah iki şekilde varlıklarda tecelli etmiştir. Biri batıni, diğeri zahiri. Kendini hem celal hem cemal olarak nitelendirmiştir. Bizi de iki karşılıklı sıfatlara sahip varlıklar olarak icat etmiştir. Bu iki sıfatı diğer varlıklarda da yaratmıştır. Ama en belirgin bir şekilde bir arada topladığı varlık insandır. Çünkü insanda iki suret var edilmiştir. Hak sureti ve âlem sureti işte iki elden kast edilen Allah’ın bu iki suretinin tecellisidir.
Mollâ Câmî’nin genel olarak kadına bakış açısı olumsuzdur. Örneğin Salaman ve Absal adlı eserinde göre “kadın nedir?” sorunun yanıtını ararken şöyle der: Kadın, dince ve akılca eksik bir şeydir. Dünyada böyle eksik bir varlık yoktur. Eksik olduğu gibi nankör bir varlıktır. Çünkü ona yüz yıl altın ve gümüş verilse, tepeden tırnağa mücevheratla donatılsa, ipekli elbiseler giydirilip evi altın kaplarla bezense, inciden lâle kadar bütün değerli takılar takılsa, elbiseleri bu değerli madenlerle işletilip süslense de yine nankördür. Giyecek ve takılarla doymadığı gibi içecek ve yiyeceklerde doymamaktadır. Çünkü o susayınca mücevher bir kadehle ona Hızır kaynağından abı hayat dahi sunulsa ve padişahların yedikleri meyvelerden ona ikram edilse bir tartışma ve kavga sırasında tüm bu iyilikleri hiçe sayıp “A ruhumu mahveden ömrümü kısaltan adam! Senden hiçbir hayır görmedim,843 der. Yüzü saf bir levhaya benzese de o levha da vefaya ait bir sözcük yoktur. Bu sadece belli bir grup topluluk veya milletle sınırlı değildir. Bütün dünyada ondan gaddarlıktan başka bir şey gören olmamıştır. Çünkü kadın yıllarca eşinin boynuna sarılır fakat yüzünü çevirince onu unutuverir. Eşi yaşlanınca o kendine yarayacak daha güçlü daha genç birini aramaya koyulur.844
Reklam
Hayy sıfatı, bütün vücûdî sıfatların temelidir. Bu nedenle “Hayy” yedi sıfatın imamı kabul ediliyor. Çünkü ilim, irâde, kudret gibi sıfatlar “Hayy” sıfatı tasavvur edildikten sonra ancak düşünülebiliyor. Her varlığa Allah’tan kendisine kabiliyetine göre “Hayy”dan nasip verilmiştir. “Hayy” sıfatından nasiplenen varlık mizacı itidale yakın ise bu sıfatların hepsi veya çoğu insanlarda olduğu gibi açığa çıkar. Ama cemâdât ve nebâtât gibi varlıklarda mizaçları mutedil değilse “Hayy” sıfatı gizleniyor.628
Yine mutasavvıflara göre Allah, mutlak zâtı gereği bütün varlıklar ile zâtî bir beraberliği ve hepsini kuşatan bir bilgisi vardır. Bu nedenle ne dünyada ne de göklerde zerre kadar da olsa hiçbir şey O’nun bilgisinden kaçamaz. 60
Allah’ın sıfatı olan kelam, kendisinin istediği kişiye ilminin sırlarını ifade etmesi ve aktarması dışında bir şey değildir. Kur’an gibi harf ve kelimelerden oluşan ve inen kitaplar da Allah’ın kelamıdır. Ancak bu kitaplar ifade ve aktarmanın bazı suretlerindendirler. İlim, irâde ve kudret vasıtasıyla misal âleminde657 yani gaip ve şehadet âlemlerini cem’ eden berzah âleminde bazı misali surî mecallerden kendisine layık olduğu üzere açığa çıkmıştır.
Allah’ın kelamı, ses ve harf türlerinden değildir. Bilakis Allah’ın zâtına kaim ezeli bir sıfattır. Allah, bu sıfatla emreder, nehiy eder, haber verir. Bunun dışında ibare, yazı veya işaret ile delalet eder. Allah bunlara Arapça tabir ettiğinde Kur’an’dır. Süryanice olunca İncîl’dir, İbranice olunca da Tevrât olur. Farklılık anlam üzerine değil de
Reklam
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.